Cannons translate Turkish
824 parallel translation
Prepare all cannons to shoot.
Tüm bataryalar, atışa hazırın olun.
All cannons prepare to fire!
Ana topları ateşe hazırlayın!
Connect all cannons to main ship.
Tüm bataryaların gücünü ana motora bağlayın.
good to go on all cannons.
Doğrudan hedefleme ve manuel nişanlama tüm bataryalarda hazır!
While the cannons of Fontenoy thundered in the distance, a young man in a modest room...
Uzakta Fontenoy'un toplarının patladığı sırada mütevazı bir odada bulunan bir genç...
cannons, planes, tanks, submarines.
Toplar, uçaklar, tanklar, denizaltılar.
On September 8th, Allied cannons were trained on Naples.
8 Eylül'de Müttefik topları Napoli'ye nişan aldı.
Sure they did and I wish they'd pay us for all those cannons.
Tabii katkıları oldu, keşke o topların bedelini bize ödeselerdi.
In grace whereof, no jocund health that Denmark drinks today but the great cannons to the clouds shall tell, and the King's carouse the heavens shall roar again, re-speaking earthly thunder.
Bunu kutlamak için Danimarka'da bugün, her içilen kadehle toplar atılsın ve kralın keyfi, heybetli sesiyle duyulsun gökler gümbürdeyerek.
And let the kettle to the trumpet speak the trumpet to the canoneer without the cannons to the heavens, the heavens to earth!
Hadi, davullar borulara seslensin, borular toplara, toplar göklere, gökler yere!
Though their arrows fall like hail from the sky and their spears be a ring of steel and their cannons speak and strike like the thunderstorm from heaven, yet they shall be ours!
Okları gökten dolu gibi yağsa mızrakları bir çelik halka olsa ve topları gök gürültüsü gibi gürleyip vursa bile bizim olacaklar!
The only safe way would be for all of you to drag out your cannons... and bang away at the same instant like a firing squad.
Tek güvenli yol, silahlarınızı çıkarmak... ve idam mangası gibi aynı anda ateş etmektir.
All of us hold out our cannons and let him have it.
Hepimiz silahımızı doğrultup ateş edelim.
We'll cut her to pieces. Man your cannons.
Onu parçalara doğruyacağız.
Man the cannons!
Topların başına!
I happen to know a couple of live cannons playing the subway the last week.
Geçen haftadan beri metroda çalışan bir kaç cepçi tanıyor olabilirim.
Thousands of cannons look like that.
Binlercesi böyle görünür.
I tell ya, all these cannons have their own way of doing things.
Size söylüyorum, her cepçinin kendi yöntemi vardır.
I'll give you the names of eight cannons that fit the job.
Bu tanıma uyan sekiz cepçinin adını vereceğim.
For another 20 I'll give you the name of the stoolie who knows everything about cannons.
Bir 20'liğe cepçiler hakkında her şeyi bilen bir gammazın adını veririm.
I give Tiger the name of eight cannons, but that creep that was with him... he fingered your picture like a shot.
Tiger'a sekiz kişinin adını verdim ama yanındaki sürüngen... Resminden seni hemen tanıdı.
Or would you like us to haul in 21 cannons from the Eastern Front and give them a 21-gun salute?
Onları 21 pare top atışı eşliğinde gömmemizi mi yoksa 21 kere havaya ateş etmemizi mi tercih ederdiniz?
For a couple of cannons, you guys sure are polite.
İki haydut için, oldukça kibarsınız.
- Even cannons fired!
- Hatta top atışları!
The cannons are loaded, Mr. Harris.
Toplar dolu Bay Harris.
Lucky for you that we didn't bring any cannons.
Topumuz olmadığı için şanslısın.
Class-A fortifications with log-barrel cannons. Must be the "scarecrow strategy."
Sanırım A sınıfı uzun namlulu top tatbikatlarını bostan kargalarını korkutmak için yapmışız.
You can go with these cannons of yours.
Bombardıman yapmaya gidebilirsiniz.
Yes, yes, and we manufacture cannons, rifles, pistols, powder, high explosives, and the like.
Evet, evet, top, tüfek, tabanca... barut, patlayıcılar ve sair şeyler üretiyoruz.
Shoot the cannons.
Ateşleyin topları.
Gunners, to the cannons! Fire!
Topçudan tuzağınıza!
The krauts must have cannons or something.
Lanet Almanların topları falan var herhalde.
She is charming, but like the cannons.
Ne çekicidir, top gibi bet sesiyle
If cannons'necks aren't for kissing... why do the trenches'arms embrace them?
Topların boyunları öpmek için değilse Siperlerin kolları neden kucaklıyor onları
Listen to the cannons!
Top seslerini dinleyin.
Turn the cannons on them!
Topları onlara doğru çevirin.
Left on the ground 30 cannons, 150 guns and 1,300 trucks.
30 top, 150 makinalı tüfek ve 1300 kamyonu bırakıp kaçtılar.
We need enough room for the cannons.
Daha kuvvetli silahları denemek için.
You sell cannons? - Yes.
- Siz büyük silah satıyor musunuz?
Defensive cannons.
- Evet. Patlayıcılar bile satıyoruz.
I'll send 50 of my best boys there with cannons.
En iyi 50 adamımı üstüne salacağım.
If they didn't have to lug cannons with them.
Yanlarında gülle taşımak zorunda değillerse.
" Cannons to the right of them, Cannons to the left of them,
Sağlarına toplar, sollarına toplar...
And here they have four cannons without wheels.
Ve burada tekerlekleri olmayan dört adet topları var.
He wouldn't come downhill with an army of 10,000 cannons.
Yanına 10.000 top almadan aşağıya inmez.
What kind of cannons do you know? Mostly light artillery.
Çoğunlukla hafif toplar.
And courage like old Fritz? ? Cannons rumbling by one by one?
Toplar birer birer gümbürdüyor.
At least two cannons.
En az iki top gördüm.
Quick, load the cannons!
Ateş!
There will be more cannons.
- Kalmam.
I'll be happy, when there will be no wars and no cannons.
İtin!