English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ C ] / Carmichael

Carmichael translate Turkish

502 parallel translation
- My names Carmichael, doctor of divinity in the service of mankind.
- Adım Carmichael, insanlığın hizmetinde bulunan bir ilâhiyat doktoruyum.
You interest me, Mr Carmichael.
İlginç birisiniz, Bay Carmichael.
Very grave charge. I dont know the Chinese woman but the other lady...
Bu oldukça ağır bir suçlama Bay Carmichael. Çinli kadın için bir şey diyemeyeceğim ama diğer kadına gelince...
Mr Carmichael, I think you should consider your dinner unimportant.
Bay Carmichael, bana sorarsanız yemeğinizin bu olaya kıyasla bir hayli önemsiz kaldığını anlamalısınız.
Mr Carmichael, I shall do my very best to convey that to him.
Bay Carmichael, bunu ona aktarmak için elimden gelenin en iyisini yapacağım.
You dont mean to say that the eloquence of Dr Carmichael has worked this miracle?
Sakın bu mucizeyi Doktor Carmichael'ın telkinlerinin sağladığını söyleme.
Mr Carmichael, when I made your acquaintance yesterday, you volunteered an amazingly correct diagnosis of Shanghai Lily and I see no reason for you to have changed it.
Bay Carmichael, dün sizinle tanışma zevkine eriştiğimde Şanghay Zambağı hakkında şaşılacak derecede doğru bir teşhiste bulunmuştunuz ve şimdi bu görüşünüzü değiştirmenizin nedenini anlayamıyorum.
Mr Carmichael, it may seem odd for me to use your language but its purely a question of faith.
Bay Carmichael, bunu sizin sözlerinizle söylemek tuhaf gelebilir ama bu tamamıyla bir inanç meselesi.
Mr Carmichael tells me you prayed for me last night.
Bay Carmichael dün gece benim için dua ettiğini söylüyor.
- Welcome to Shanghai.
- Şanghay'a hoş geldiniz Bay Carmichael.
Goodbye, Mr Carmichael.
Hoşçakalın Bay Carmichael.
This is my granddaughter, Essie, and this is her husband, Mr. Carmichael.
Bu, torunum Essie ve bu da eşi Bay Carmichael.
That's Grandpa, and that's Alice's father, her sister and her husband, Ed Carmichael.
Büyükbaba, Alice'in babası, kız kardeşi ve onun eşi Ed Carmichael.
Alice's sister and Mr. Carmichael her husband.
Alice'in kardeşi ve eşi... Bay Carmichael.
Ed Carmichael, and I haven't done anything.
Ed Carmichael, ben bir şey yapmadım.
NURSE : Miss Carmichael, please. Dr. Petersen is ready for you.
Bayan Carmichael, Dr. Petersen sizi bekliyor, lütfen gelin.
- Harry will take you, Miss Carmichael.
- Harry sizi götürür, Bayan Carmichael.
Come on, Miss Carmichael. Silly fool.
- Haydi, Bayan Carmichael.
Come, Miss Carmichael.
- Gelin Bayan Carmichael.
Murchison must be really out of his mind to assign Carmichael to you.
Mercheson, seni Carmichael'la konuşturmak için delirmiş olmalı.
You can't treat a love veteran like Carmichael without some inside information.
Onun gibi bir müdavimi biraz temel bilgin olmadan tedavi edemezsin.
You're exactly like Miss Carmichael.
Ben de Bayan Carmichael gibi hissediyorum.
Joy Carmichael.
Joy Carmichael.
Is this Joy Carmichael?
Joy Carmichael mı?
- Susan Carmichael.
- Susan Carmichael.
I'm Susan Carmichael.
Adım, Susan Carmichael.
Say, where'd you get that cash, Miss Carmichael?
Bu parayı nereden buldunuz Bayan Carmichael?
Miss Carmichael, you seem like a very nice young lady... I'm going to give you some advice.
Bayan Carmichael, siz çok hoş bir genç hanıma benziyorsunuz... size biraz tavsiyede bulunacağım.
You know Mr. Carmichael, the General Manager of Lloyïs.
Bay Carmichael'ı tanırsınız, Lloyd'sun genel müdürü.
- Read them that message, Mr. Carmichael.
- Mesajı okuyun, Bay Carmichael.
Why didn't you send them to Pursey or Carmichael?
Peki neden Pursey ya da Carmichael'a göndermedin?
It's the old Carmichael place. Yeah.
- Carmichael'ların eski evi.
- And to Mr. Carmichael.
Ve Bay Carmichael'ın.
To escape a pitiful and painful decline to death through the auspices of Mr. Carmichael.
Acılar ve ağrılar dolu ölümden, Bay Carmichael'ın yöntemleriyle kurtulmak.
A bit more wine, Mr. Carmichael?
Biraz daha şarap Bay Carmichael?
- You distrust Carmichael?
Carmichael'a güvenmiyor musun?
Fear Carmichael?
Carmichael'ı duydun.
Have you informed Mr. Carmichael, as I requested?
İstediğim gibi Bay Carmichael'a haber verdiniz mi?
So... the time has come, Mr. Carmichael.
Zamanı geldi Bay Carmichael.
Best hurry, Mr. Carmichael.
Çabuk olun Bay Carmichael.
You may proceed, Mr. Carmichael.
Devam edin Bay Carmichael.
- Please, Mr. Carmichael, not now.
Size yalvarıyorum Bay Carmichael, şimdi olmaz.
- That will do, Mr. Carmichael.
- Yeter artık Bay Carmichael.
- End the control, Mr. Carmichael!
Kontrol etmeyi bırakın! Bırakın Bay Carmichael.
- That will do!
- Yeter Bay Carmichael!
- Is Mr. Carmichael upstairs?
- Bay Carmichael yukarıda mı?
- I'm here to order you, Mr. Carmichael...
- Size emrediyorum - - Anlayamadım.
- I shall count to three, then I shall kill you. - Elliot!
Bay Carmichael, 3'e kadar saydıktan sonra, sizi öldüreceğim.
I wish for her to marry Mr. Carmichael. - No!
Onun Bay Carmichael ile evlenmesini istiyorum.
However, I will make a bargain with you, Mr. Carmichael.
Ancak sizinle bir pazarlık etmek istiyorum Bay Carmichael.
No. Not unless you end his torment.
Hayır Bay Carmichael, buna bir son vermediğiniz sürece olmaz.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]