English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ C ] / Cartier

Cartier translate Turkish

225 parallel translation
I can't wait to get back to Paris to buy you all the jewels in Cartier's.
Cartier'deki mücevherleri sana almak için Paris'e geri dönmeye sabırsızlanıyorum.
I'm not in love with Cartier's. I'm in love with you.
Cartier'le değil, seninle aşk yaşıyorum.
- Cartier.
- Cartier.
- Cartier's.
- Cartier'de.
Has Cartier ever made a mistake in any of our bills before?
Cartier bizim faturalarımızda daha önce bir hata yapmış mıydı?
If Cartier doesn't admit that this whole thing is a terrible mistake —
Eğer Cartier tüm bunların berbat bir hata olduğunu kabul etmezse -
Sure, we have bait : by Cartier!
Tabii ki var. Yem, Cartier'dan hem de.
Cartier delivered the ring, I hope.
Umarım Cartier yüzüğü getirmiştir.
You should pop into Cartier's and get your wife a bauble for her wrist.
Cartier'de durup karına bileğine takacak bir şeyler almalısın.
I just wish Cartier's were open. I'd buy you something very lavish.
Cartier açık olsaydı sana çok pahalı bir şey alırdım.
Cartier? Send them up, please.
Garson, lütfen hepsini yukarı getir.
- I had Cartier send this around.
- Cartier'den yolladılar bunu.
- It's at the Cartier Hotel.
- Cartier Hotel'de.
He's to meet you at the Cartier Hotel in the private dining room.
Cartier Hotel'de özel yemek salonunda sizinle buluşacak.
He won't be able to pick you up at the studio but he will meet you at the Cartier Hotel later if he can.
Sizi stüdyodan alamayacak ama eğer yapabilirse sizinle daha sonra Cartier Hotel'de buluşacak.
Since when do little tarts from the casbah have Cartier watches?
Kasba kızları ne zamandır Cartier saat takıyor?
Since we're not stopping in Paris, I have a beautiful Cartier watch...
Rahip haklı. Madem Paris'e gitmiyoruz, güzel bir Cartier satıyorum.
Marie-Louise Cartier.
Marie-Louise Cartier.
Sixteen-jewel, gold-plated, made by Cartier.
On altı ayar, altın kaplama, Cartier malı.
- Made by Cartier?
- Cartier malı mı?
- Made by Cartier.
- Cartier malı.
Why the fuck it don't say no Cartier?
Neden Cartier olmadığını söylemiyorsun?
- It's not a fucking Cartier.
- Bu lanet Cartier değil.
Sixteen-jewel, Cartier, gold-plated.
On altı ayar, Cartier, altın kaplama.
1 golden Cartier, 1 golden bracelet, 1 pair of skirt buttons decorated with diamonds,
1 altın Cartier, 1 altın bilezik, 1 çift, elmasla işlenmiş etek düğmesi,
Okay, gotta go to Cartier, pick up the ring.
Cartier'ye gidip yüzüğü almalıyım.
Cartier closes in half an hour.
Cartier yarım saat içinde kapanacak.
Oh, hey, hey, you stole that from Cartier.
Onu Cartier'den çaldın.
Your mother's car was stolen from Cartier.
Annenin arabası Cartier'de çalındı.
Beautiful merchandise. Gucci, Cartier, Louis Vuitton.
Gucci, Cartier, Louis Vuitton.
One of the most generous. Cartier.
Son değil ama en cömerdi.
How do you do? I'm Deloris Van Cartier.
Ben Deloris Van Cartier.
Ms. Van Cartier, you're Vince LaRocca's girlfriend, right?
Vince'in sevgilisi misin?
Deloris Van Cartier.
Deloris Ven Cartier.
Look, Ms. Van Cartier, we have agreed to conceal and protect you, which we will do to the best of our ability.
Bn. Van Cartier, sizi saklamayı kabul ettik.. .. elimizden geldiğince yapmaya çalışacağız.
- I can't hear this. - Deloris Van Cartier.
Bunu duymamalıyım.
Quarter of a mil, dead or alive.
Deloris Van Cartier. Ölü ya da diri getirene çeyrek milyon.
Her real name is Deloris Van Cartier.
Gerçek adı Deloris Van Cartier.
Van Cartier.
Van Cartier.
"And now, ladies and gentlemen, the Stars Desert Inn Hotel, Las Vegas, presents the final performance of the incomparable singing sensation, Miss Deloris Van Cartier."
Bayanlar baylar, Las Vegas Stars Desert oteli gururla sunar... otelimizdeki son gösterisini yapacak olan... şarkılarıyla gönüllerimizi fetheden, Bayan Van Cartier.
Deloris Van Cartier.
Deloris Van Cartier.
Your new watch, a quality forgery of Cartier, was most likely purchased through the North African black market!
Yeni saatinizde kaliteli bir taklit. Büyük ihtimalle Kuzey Afrika'daki seyyar satıcılardan alınmış.
Cartier.
Cartier.
From Cartier's, too.
O da Cartier.
Solomon must have got his diamonds from Cartier, like everybody else.
Solomon da elmaslarını herkes gibi Cartier'den almış olmalı.
- I mean, if I go into Cartier...
- Yani, ben Cartier'e gitsem...
Cartier is waiting.
Cartier bekliyor.
It was wired from your bank in Toronto, and Cartier has agreed to issue the cheque in exchange.
Toronto'daki bankandan çekildi, ve Cartier karşılığında çeki vermeyi kabul etti.
My name is Abigail Cartier-Rousseau.
İsmim Abigail Cartier-Rousseau.
Valentino...
Valentino. Cartier.
Cartier...
Tiffany.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]