English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ C ] / Carved

Carved translate Turkish

1,365 parallel translation
It was hand-carved by my Uncle Gunther before he died of polio.
Çocuk felcinden ölmeden önce Gunther amcamın yaptığı bir kemandı.
You had my name carved into a tombstone!
Bir mezar taşına adımı kazdırdın!
I'd say somebody has gained knowledge of the language that's carved in the cave.
Sanırım birisi mağara duvarındaki dili öğrenmiş.
I carved a picture of John Elway into the leather on the front.
Önüne Johm Elway'in bir resmini kazıdım.
It's that-that big circular object... uh, symbols carved on it. It's right outside the dome.
Üzerinde semboller olan büyük dairesel nesne.
There, see, it's carved.
Ama benim erkekliğimi alamayacaksın. Gördün mü?
It's carved with my manhood.
Hindiyi erkekliğimle kestim!
The only thing left was a single word found carved in a tree :
Bulunan tek şey, bir kelimeymiş.
He has a face that looks like it was carved by angels.
Keskin çizgilerle dolu bir yüzü var.
The motifs were carved near the victims.
Bu işaretler cesedin olduğu duvara kazınmıştı.
He carved three Ms before the albatross got him.
Albatros onu vurmadan önce 3 M harfi kazıdı.
And of course his power was carved up by the rest of us.
Ve tabii ki, sahip olduğu güç tarafımızdan yavaş yavaş yok edilmişti.
This is proof, Sam, of your research, carved in stone.
Bu kanıtı, Sam, araştırman kesin kanıtlandı.
Years ago, they might have given you a lobotomy... carved out a piece of your brain like a rotten part of an apple.
Yıllar önce, sana, elmadan çürük kısmın çıkarıldığı gibi... beyinden parça alma olayı da verebilirlerdi.
In other words you were carved up to help my father live longer.
Baska deyişle Sen babamin daha uzun yasamasina yardim etmek icin yaratildin
Carved by hand.
El oyması.
You carved it too deep!
Çok derin oymuşsun!
I carved a mallet-head out of a spruce chunk, augered a hole in it and fitted a handle to it.
Büyük bir ağaç parçasının etrafını temizledim, üzerinde bir delik açtım ve bir sap ekledim.
A carved memory that will ever be
Kazınmış bir hatıra olarak, daima yüreğimde.
There are four disks that fit perfectly into the slots carved into the Rambaldi box.
Rambaldi Kutusu'nun üstündeki oyuklara tam oturan 4 disk var.
Came down to my basement for a visit while I was getting carved. Offered to get me out.
Göğsüm oyulurken beni ziyaret etmek için bodrum katına gelmişti.
Thin grooves carved into the canine's enamel.
Diş minesinde ince izler var.
It would be found carved in rock near the oldest human settlements.
En eski insan yerleşimlerinden birinin yakınında bir kayanın altına kazılı olurdu.
This table is hand-carved.
Bu masa el oyması.
All of the woodwork was hand-carved by a Union soldier... that the owner, Mrs. Tinley, took pity on and nursed back to health.
Ahşaplar, sahibi Bayan Tintly'nin acıyıp sağlığına kavuşturduğu asker tarafından oyuldu.
Last time you sat on our couch, your mesomorphic frame carved a crater in it.
Koltuğumuzda son oturduğunda mezomorfik hatların yüzünden üzerinde on santimlik krater oluştu.
I can't rest until I've carved them up!
Onları parçalara ayırmalıyım.
You have a little birdie carved on your arm. That tells me you have a high tolerance for humiliation.
Kolunda bir civciv dövmesi olduğuna göre komik duruma düşmeye alışkınsın.
That's not the first trident you've seen carved in the neck of a victim, is it?
Bu, bir kurbanın boynunda gördüğün ilk mızrak değil, değil mi?
She had a trident carved on the side of her neck.
Boynuna, mızrak işareti kazınmıştı.
I saw this trident carved into the neck of the victim at the crime scene and told no one.
Olay yerinde, kurbanın boynuna mızrak işareti kazındığını gördüm, ama kimseye söylemedim.
She had a high blood-alcohol level and a trident carved into the side of her neck.
Kanında yüksek oranda alkol vardı ve boynunun kenarına mızrak işareti kazınmıştı.
You strangled Janice Santos, put her in a Navy uniform. carved a trident in her neck, inserted semen from the first murder in her vagina.
Janice Santos'u boğdun, donanma üniforması giydirdin boynuna mızrak işareti yaptın, ilk katilin spermlerini vajinasına koydun.
Parts of three separate bodies, carved up with almost surgical precision.
Cerrahi operasyonla parçalara ayrılmış üç ceset.
We found this next to the carved face of a girl.
Bunu, kızın oyulmuş suratının yanında bulduk.
I was attacked in my home by a man who raped me and carved up my face.
Evimde bir adamın saldırısına uğradım. Bana tecavüz etti ve yüzümü doğradı.
We found this next to the carved face of a teenage girl.
Bunu, genç bir kızın oyulmuş suratının yanında bulduk.
You know, growing up, there were just certain things that were just carved into stone.
Biliyorsun, büyüdükçe belli başlı şeylerin kesin doğru olmadığını görüyorsun.
He and his jock buddies held me down while he carved "faggot" on my ass with a penknife.
Takım arkadaşlarıyla birlikte, çakıyla kıçıma "ibne" yazmışlardı.
During the 14th century, a more gothic style would take root in England, however, introducing intricately carved wooden sculpture- -
Ancak 14. yüzyılda İngiltere'de daha gotik bir tarz kök salmaya başlar.
How am I supposed to be calm when he's been carved up and burnt to a crisp?
O kesilip biçilirken ve ocağa atılırken nasıl sakin olabilirim?
Carved by centuries of wind and rain, Geezer Rock will soon be more than just a place for teens to have sex and commit suicide.
Rüzgâr ve yağmurun yıllarla beraber şekillendirdiği "Moruk Kaya" çok yakında zinacıların ve intihar edenlerin yeni mekânlarından olacaktır.
As well as shavings left from arrows being carved.
Sivriltilmiş ok talaşları da vardı.
They've carved out a home along the water's edge.
Yuvalarını su kenarları boyunca yapmışlardır.
I carved it.
Başardım.
The guy had never carved a thing before in his life. lt took him five years.
Adam hayatı boyunca hiçbir şey oymamıştı. Bunu 5 yılda bitirdi.
- Oh, so you carved it up?
- Sen de onu böldün öyle mi?
Look, you carved up my nice smooth ice.
Benim güzel pürüzsüz buzumu parçalara ayırdın.
At the temple there is a poem called "Loss" carved into the stone.
Tapınakta bir taşın üstüne "Kayıp" adlı bir şiir kazıIıdır.
In the Iast three years, Nova communications... have carved a widening niche in the telecommunications market.
Nova iletişim, son üç yılda... telekomünikasyon piyasasında giderek genişleyen özel bir alan yarattı.
HIS INITIALS ARE CARVED ON ONE OF THE SHELLS.
Midyelerden birinde adının baş harfleri kazılı.
carver 129

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]