Casey translate Turkish
5,449 parallel translation
- Casey, grab the chains!
Casey, zincirleri kap!
Casey Donahue.
Casey Donahue.
- Bigfoot, this is Leo, Casey, and April.
Koca Ayak bu Leo, Casey ve April.
- They took April and Casey!
- April ve Casey'i aldılar!
- Casey jones was born ready.
- Casey Jones doğuştan hazır.
April!
Casey!
Hurry! Casey, come on!
Casey, hadi!
Time for casey jones to play some offense.
Casey Jones için biraz hücum oynama zamanı.
- Casey, raph, no!
- Casey, Raph, hayır!
- April, Casey, giant talking turtles, I've been awake for 40 years for no good reason.
- April, Casey, dev kaplumbağalar, 40 yıldır sebepsiz yere uyanıktım.
! - Just pull over, casey.
- Sadece kenara çek, casey.
- Nobody forces casey jones off the road!
- Kimse Casey Jones'u yoldan zorlayamaz.
- Nobody forces casey jones off the road, huh?
- Kimse casey jones yoldan zorlayamaz, ha?
- Casey, it's not worth it.
- Casey, buna değmez.
[casey grumbling] - Hey, armpit, hand me the 1 / 4-inch socket.
- Hey, koltuk altı, bana 1 / 4 inç yuva ver.
For casey jones to break some speed records?
Bazı hız rekorlarını kırması için çocuklar hazır mısınız?
- Casey's car is light-speed, yo!
- Casey'in arabası ışık hızında, yo!
- Casey, you okay?
- Casey, sen iyi misin?
- Casey, are you okay?
- Casey, sen iyi misin?
- Speed demon--2, casey jones--zip.
- Hız canavarı--2, casey jones--0.
- And that's gotta be casey jones, right?
- Ve onu yapanın da Casey Jones olması gerekli, değil mi?
With this baby, casey jones can't be beat!
Bu bebek ile birlikte, Casey Jones yenilemez!
- Roger that, casey!
- Anlaşıldı, casey!
Casey... Ho... We got him!
Casey... onu yakaladık!
- That'll show ya not to mess with casey jones!
- Ona Casey Jones ile başa çıkamayacağını göstereceğim.
- Never gonna happen, casey jones!
- Öyle bir şey olmayacak, casey jones!
- And I get you, casey jones- - The only driver worthy of my competition.
- Ve sen, casey jones- - bana rekabet edebilecek tek sürücüsün.
- [cackling] See ya at the finish line, casey jones!
Bitiş çizgisinde görüşürüz, Casey Jones!
- I got it this time, casey!
- Bu sefer bende, Casey!
Casey, Dawson, can I talk to you two, please?
Casey, Dawson. İkinizle görüşebilir miyim Iütfen?
Casey, right there. Check it out.
Casey şuna bir bak.
All right, Casey, cribbing's set.
Tamam, Casey, takozu kurun.
Casey, Severide, we're going to lose this building.
Casey, Severide, binayı kaybedeceğiz.
Casey, Dawson, are you clear on the roof?
Casey, Dawson, çıktınız mı?
Casey, you two good on the roof?
Casey, çatıda iyi durumda mısınız?
Where's Lieutenant Casey?
Teğmen Casey nerede?
Casey!
Casey!
Chief, I know I put Dawson and Casey in a tight spot up there but I...
Şef, Dawson ve Casey'yi kritik bir noktaya koydum, biliyorum ama...
Casey's just gonna tell me to close it.
Casey de bana sen kapat diyecek.
Casey's venting the roof so he can look out for her?
Çatıya Casey ile çıkması ona göz kulak olacağı anlamına mı geliyor?
'Cause you insisted on working under Casey and now here we are.
Çünkü sen, Casey'nin altında çalışmak için tutturdun, şimdi de böyle oldu.
Okay, so, take me off of Casey's hands and let me shadow you on calls.
O zaman, al beni Casey'nin altından görevlerde de senin emrin altında olayım.
You insisted on working under Casey.
Casey'nin altında çalışayım diye tutturan sendin.
Okay, so take me off of Casey's hands, and let me shadow you on calls.
Tamam, al beni o zaman Casey'nin ellerinden, senin emrin altında çalışayım.
Casey!
Bu komik değil.
- Casey!
Casey!
Casey!
- Ralph, ne oldu?
[engine starts, backfires ] [ engine purring] - you guys ready
- Casey Jones'un
[engine starts] - Casey, wait!
- Casey, bekle!
Okay, we're good, case.
Hazırız Casey.
Casey and I got engaged last night.
Dün gece Casey ile nişanlandık.