Catania translate Turkish
79 parallel translation
Remember the picture we took once in Catania? Seems like it was just yesterday. Look at'Ntoni in his sailor's uniform.
Catania'ya gelişimiz resim çektirişimiz sanki dün gibi...
We should sell the fish in Catania ourselves... instead of fattening them!
Tuttuklarımıza güç bela bakıyorlar. O kadar uzak olmasaydı tuttuklarımızı Catania'ya götürürdük.
Why are you going? To get cement. He's going to Catania to find a wife.
Yarın çimento almak için Catania'ya gidiyorum.
The sea ofTrezza would have to be as big as all Catania.
Trezza Catania kadar büyük değil!
Right. Take the co-op's van to Catania... and take this letter to the police commissioner.
Kooperatifin arabasını Catania'ya gönder ve bu mektubu komisyoncuya ver.
Miss Lucia, excuse me for taking the liberty... but I heard that'Ntoni was just released from jail in Catania.
Bayan Lucia, af edersiniz fakat az önce Antoni'nun Catania'da serbest bırakıldığını öğrendim.
Then we'll sell it in Catania!
Ve doğrudan Catania'ya satış yaparız!
The Valastros are off to Catania to mortgage their house for cash. It's their only property, their only hope for winning a better future.
Valastrolar sahip oldukları tek mal varlıkları olan evlerini daha iyi bir gelecek için umut olması amacıyla ipotek ettirmek için Catania'ya doğru yola çıkıyorlar.
Back from Catania?
Catania'dan mı?
Yes, I'm back from Catania! Should we call you "boss" now?
Artık seni "Efendi" Antonio diye mi çağırmalıyız?
We're here to foreclose on your mortgage and seize the house. We're from the Fidani Bank in Catania, the bank that gave you the loan.
Biz Fidani Bankası'ndan geliyoruz, hak alma talimatıyla ilgili olarak.
What is it? Concetta says the bankers from Catania have brought the bailiff.
Concetta Catanialıların yanınızda olduklarını söylüyor.
Grandfather became ill... and they're taking him to Catania... to the Santa Marta Hospital.
Büyükbaba çok hasta. Catania'daki Santa Marta Hastanesi'ne götürülmesi gerekiyor.
I may go to Catania or Siracusa.
Catania'ya ya da Siracusa'ya giderim.
That one where he asks you to return to Catania, and to think about marrying.
Catanya'ya dönüp orada evlilik konusunu düşünmeni isteyen mektup.
My seducer son had to arrive from Catania, to make him jealous.
Onun kıskanması için, baştan çıkarıcı oğlumun Catania'dan gelmesi gerekiyormuş.
That way all dancers that come to Catania... are at his friends'disposal.
Bu şekilde Catania'ya gelen tüm dansçılar... onun arkadaşlarının hizmetinde.
To the new deputy ´ s brilliant political future, whom all Catania watches full of pride and hope.
Tüm Catania'nın umut ve gurur dolu izlediği, yeni vekilin, parlak siyasi geleceğine.
The most handsome boy in Catania.
Catania'daki en yakışıklı çocuk.
And that his future father-in-law is from one of the best families in Catania.
Ve müstakbel kayınpederinin Catania'nın en iyi ailelerinden birinden olduğunu da.
This is the way we do it in Catania.
Catania'da şöyle yaparız.
You already know that in Catania... everybody meddles in the affairs of others.
Zaten Catania'da herkesin... başkalarının işlerine burnunu soktuğunu bilirsiniz.
Do you know why I was federal of Catania?
Neden Catania'da olduğumu biliyor musunuz?
When I left Catania, I lost everything.
Catania'dan ayrıldığımda, her şeyi kaybettim.
The miserable life in Catania is the lesser evil.
Catania'daki sefil hayat kötünün iyisi.
I want that all Catania knows... that Alfio Magnanno, at the age of 60, still has women.
Tüm Catania'nın bilmesini istiyorum... 60 yaşındaki Alfio Magnano'nun hala kadınları var.
All Catania knows it.
Bütün Catania bunu biliyor.
Attended a high school run by nuns in Catania.
Catania'da, rahibelerce yönetilen bir okula gönderildi.
That same week, in Catania, the trial of Mariannina Terranova was starting, who had committed a crime of passion.
Aynı hafta Catania'da... aşk cinayeti işleyen Marinana Terranova'nın... davası başladı.
Mariannina had taken a train and gone to empty her gun into the body of her beloved as he left a movie theater in Catania.
Marianna bir trene binmiş... ve sinemadan çıkan adamın üzerine... silahını boşaltmış.
I bought her that dress in Catania and took her for a stroll for a specific reason.
Bu elbiseyi ona Catania'dan ben aldım. Ve özellikle giymesini istedim.
I went to Catania.
Catania'ya gittim.
I came all the way from Catania to find out what you intend to do.
Onca yolu niyetinin ne olduğunu öğrenmek için geldim.
Rocky Pennisi from Catania...
Catania'dan Rocky Pennisi...
Mikey Corrado from Catania...
Catania'dan Mikey Corrado...
And if they wish admittance... to avoid the village of Catania... but to come at once.
Ve içeri girmeye hak kazanmak istiyorlarsa Katanya köyünden uzak durup derhal gelsinler.
All that is left of the village of Catania.
- Katanya köyünden geri kalanlar.
He'll land in Syracuse and drive north to Catania. Possibly even Messina.
Siraküza'ya çıkıp Kuzey Catania ve Messina'ya ilerleyecek.
It's true, Montgomery met the toughest resistance there at Catania.
Montgomery'nin, Catania yakınında, işgalin en sert direnişiyle karşılaştığı doğru.
Fly to Catania.
Catania'ya git.
For instance, the day Mattei left Catania there was no airport security!
Örneğin, Mattei'nin Catania'dan ayrıldığı gün havaalanında güvenlik görevlisi yoktu!
I'd like to investigate to find out if anyone working in the Catania airport employee or mechanic left his job the day after or even the same day the plane crashed.
Catania Havaalanı'nda çalışan işçi veya teknisyenlerden uçak kazasından sonra veya hatta aynı gün işinden ayrılan var mı diye araştırıp ortaya çıkarmak istiyorum.
He was planted in the airport at Catania to wait for orders.
Emirleri beklemek üzere Catania'daki havaalanına yerleştirildi.
In Panorama it says regarding an investigation at Catania airport...
Catania havaalanındaki soruşturmaya ilişkin olarak Panorama da diyor ki...
Worse than in Catania.
Catania'dakinden bile kötü.
Have you been in Catania?
Hiç Catania'ya gittin mi?
" The events in this film take place in Italy...
Bu filmde anlatılan hikaye, Catania'ya fazla uzak olmayan...
Sicily, to be more precise... in the town of Acitrezza, not far from Catania, on the Ionian Sea.
Ionio kıyısındaki Sicilya, Aritrezza'da geçer.
When I'm ready, I won't need to go to Catania to get married.
Evliliği kaldıracak bütçem olsaydı, Catania'ya gitmeme gerek olmazdı!
- I'm from the province of Catania.
- Romalı değilim, Catania eyaletindenim.
- Catania!
- Doğru, ama biz trendeyiz.