Cherub translate Turkish
110 parallel translation
My lovely little cherub.
Benim tatlı küçük meleğim.
Apparently the little cherub has heard or seen something.
Galiba küçük melek bir şeyler duymuş ya da görmüş.
I'm a squirrelly cherub.
Ben ucubik bir melekmişim.
What would my little cherub like to do this evening?
Melek yüzlüm bu gece ne yapmak ister?
Tell me, Cherub by the graceful wings, are you in a bad mood?
Söyle bakalım muhteşem kanatlı melek kendini kötü mü hissediyorsun?
For your information, I'm not a cherub, and I don't have any wings.
Bilginiz olsun diye söylüyorum, ben melek değilim ve kanatlarım da yok!
Drop those, cherub, and I'll break both your arms.
Düşürürsen meleğim, iki kolunu da kırarım.
I see a cherub that sees them.
Tanıdığım bir melek var, o anlıyor.
I'm a squirrelly cherub.
Duydun mu Frisbee?
He was blond and he had the face of a cherub, and we all laughed.
Sarışındı, melek gibi yüzü vardı, hepimiz güldük.
Don't you believe it, cherub.
Buna inanma güzelim.
Hello, Cherub to Blue Chicken.
Alo, Melek'ten, Mavi Tavuğa.
Cherub to Blue Chicken.
Melek'ten, Mavi Tavuğa.
Cherub here.
Melek konuşuyor.
Cherub to Blue Chicken.
Melek'ten Mavi Tavuğa.
Cherub to Caligula.
Melek'ten Caligulaya.
Cherub to Caligula.
Melek'ten, Caligula'ya.
Cherub to Caligula.
Melekten, Caligulaya.
Thy... thy cherub.
Zat-i âliniz çok nurani!
We'll have lace on the cherub.
Heykeli dantelle donatacağız.
That kind, playful little cherub is a killer.
O nazik, nur yüzlü adam bir katil.
Hark, do I hear the voice of a darling little cherub at the window?
Dur, pencereden sevgili küçük bir meleğin sesini mi duyuyorum?
ls that a cherub?
Bu bir melek mi?
Yes, a cherub.
Evet bir melek
I see a cherub that sees them.
O amacı bilen bir melek görüyorum.
Like an overgrown cherub.
Aşırı büyümüş bir meleğe.
With those cute little cherub guys up there.
Yukarıdaki şu küçük tatlı meleklerle.
Viceroy Fizzlebottom, a hearty cherub of a man... "
"Viceroy Fizzlebottom, içten, melek gibi bir adam..."
A little cherub.
Minik melek.
The King has often told me he cannot abide the cherub.
Kral bana sık sık meleklere katlanamadığını söylerdi.
Now can you make me a little cherub that squirts water?
Bununla bana tutuklama emri çıkarabilir misin?
I see a cherub that sees them.
Tanıdığım bir melek var, o anlar.
Are you hungry, my cherub?
Acıktın mı, meleğim?
I'll fill page after page, my cherub.
Sayfalarca yazarım meleğim.
Forgive the intrusion, cherub.
Ani ziyaretimi bağışla meleğim.
A cupid mask, Iike a cherub.
Bir melek maskesi, bebeğe benzeyen.
God's favorite cherub... come with me... and I will release you of your suffering.
Tanrı'nın en sevdiği kulu... gel benimle... Izdırabını yok edeceğim.
Ah, the brand label appears to be "little cherub"
At kılından yapılmışlar sanki.
Behind the wheel this cherub becomes a demon!
Direksiyonun başına geçince bu melek şeytana dönüveriyor.
I'm guessing it wasn't a chubby little cherub?
Tombiş bir bebiş olduğundan şüpheliyim.
- No time for rest, cherub :
- Dinlenmeye vakit yok, melek.
Oh, yeah. A cherub lad has separated himself from his friends.
Oo evet. melek yüzlü bir oğlan arkadaşlarından kendini sıyırdı.
The cherub walks away.!
Melek yüzlü gidiyor!
Round two goes to the cherub.
İkinci round melek yüzlünün.
The cherub looks at Candy.
Melek yüzlü Candy'ye bakıyor.
Cherub looks for his friends.
Arkadaşlarına bakıyor.
The cherub is alone.
Melek yüzlü yalnız.
The cherub crosses the street...
Melek yüzlü karşıya geçiyor.
The cherub gets in the car.
Arabaya biniyor.
( Elsie ) And Duke Andrew's little nephew, Viscount Ludlow, affectionately known as "James of the Cherub Cheeks,"
Ve Dük Andrew'in küçük yeğeni, Vikont Ludlow, bilinen sevimli haliyle "Melek Yanaklı James,"
I fell in love with Charlie Manson the first time I saw his cherub face on TV.
Charlie Manson'un nur yüzünü TV'de gördüğüm ilk anda ona aşık oldum.