English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ C ] / Choke

Choke translate Turkish

1,947 parallel translation
Hey, I didn't choke, all right?
Ben lafı gevelemedim, tamam mı?
And since you're gagged, you'll start to fucking choke!
Boğazını tıkayacak ve boğulmaya başlayacaksın.
But don't choke him, either.
Nefesini de kesme.
There's a good chance you'll choke on your own vomit.
Kendi kusmuğunla boğulursun falan.
We're going to pull out the choke.
Jigleyi çekmeliyiz.
I'm gonna choke you out with your own scarf.
Kendi fularınla boğar, öldürürüm.
Wrap that thing around your neck and choke you the fuck out.
O şeyi boynuna sarar ve boğa boğa gebertirim seni.
Choke on that horn, man!
Üfle şu boruyu adamım!
Choke on it, motherfucker.
Umarım boğulursun, göt herif.
Got to stick this tube down his throat, or he'll choke to death on his own blood.
Bu boruyu boğazına saplamalıyız yoksa kendi kanında boğulup ölecek.
They wake up in the middle of the night screaming, trying to choke you in your sleep.
Gecenin bir yarısı çığlık atarak uyanırlar, seni uykunda boğmaya çalışırlar.
Don't you think you choke him leave?
Onu hayal kırıklığına uğrattığını düşünmüyor musun?
If it were up to me I'd choke you with my bare hands and bury you in the fucking desert.
Eğer elimden gelseydi seni kendi ellerimle boğar ve gider ıssız bir yere gömerdim.
We're not trying to choke each other with commitment.
Birbirimizi bağlılıkla boğmak istemiyoruz.
Don't choke, Daddy.
Boğulma, baba.
Used to choke them with their dirty panties and shit.
Onları kendi pis pantolonları ile boğuyorlar.
Choke'em with a tire iron.
Lastik levyesiyle onları döv.
Thought I was trying to choke her to death or something.
Onu öldürmek için falan boğduğumu sandı.
I'll tell you what : what will you give me if I promise - not to choke myself to death?
Dinlesene, kendimi boğmamam için bana ne kadar verirsin?
We force them into a choke point. We get them in over - lapping fields of fire.
Onları dar bir boğaza sürükler arkası kesilmeyen ateşlerle işlerini bitiririz.
As long as you don't choke.
Heyecanlanmadığın sürece.
Choke? Ha!
Heyecanlanmak mı?
Otherwise you just choke real slow - and might change your mind.
Nefessiz kalarak boğulursun, ama yavaş yavaş o yüzden fikrin de değişebilir.
I heard they choke coughing up blood.
Kan kusmaktan boğulduklarını duymuştum.
Maybe not last night, but... sooner or later he was going to hit me too hard or choke me.
Belki geçen gece değildi, ama er ya da geç bana çok sert vuracak ya da beni boğacaktı.
Choke on them.
Onları boğ.
You two will be stationed inside. Everyone stays out of sight until Jack's between our choke points.
Jack kapana kısılana kadar herkes görüş alanı dışında kalsın.
Mm! Don't choke. I'm gonna let you rest.
Ağır ağır iç.
Oh. You should have a choke collar on your dick.
Aletine sıkıştıran bir bilezik takmalısın.
The moral of this story is that if I'd cause a stranger to choke to death for my own amusement, what do you think I'll do to you if you don't tell me who ordered you to kill Colosimo?
Kıssadan hisse şu : Sırf eğlencesine bir yabancının boğularak ölmesine neden olabilirsem Colosimo'yu öldürmen için emir vereni söylemezsen sana ne yapacağımı düşün.
Wow, I don't know whether to pat you on the back or choke you out.
Ağzına mı vereyim, arkadan mı gireyim bilemedim hiç! - Ben biliyorum!
At one point during the second act, I started to choke on a mint and thought about not fighting it.
İkinci perdede bir an, boğazıma kaçan... naneden tıkandım ve mücadele etmemeyi bile düşündüm.
- Choke on it.
- Geber.
All right, you got the rear naked choke.
Pekâlâ, boğaz kıstırmayı anladın mı?
Rear naked choke.
Boğazını kıstır.
So, don't choke on them.
Üzerlerine kusmayın da.
You take this to city council, and they will choke us to death on red tape. And that is not a metaphor.
Sen bunu emir olarak al ve onların işini bitir
Uh, it's a game kids play where they choke themselves to get a buzz, to get high.
Çocukların kafayı bulmak için kendilerini boğdukları bir oyun.
Someone was orchestrating this, Purposely getting the kids to choke themselves.
Bunu yöneten biri var, çocukların kendilerini boğmalarına neden oluyor.
Hope you choke on it!
Seni lanet asker.
Hope you all choke on cocks!
Hepiniz penis yutup geberin!
So that's a lot of pressure to begin with, But I have it in my head that I'm gonna choke.
Yani, başlangıçta üzerimde büyük baskı olacak ama ben batıracağımı düşünüyorum.
Which, if it's in my head that I'm gonna choke, That probably means that I'm gonna choke.
Ki, batıracağımı düşünüyorsam, büyük ihtimalle batırırım.
Look at and choke me!
Bak bana. Bana bak ve beni boğ!
Why do I always want to choke that guy?
Niye hep o adamı boğmak istiyorum?
I'm gonna choke!
Boğuluyorum!
- You're gonna make a choke.
Arkadan boğazına sarılmaya çalış.
Trip McCullough's shirt looks like it's trying to choke him to death.
Trip McCullough'ın gömleği neredeyse onu boğacak, farkında değil.
- The choke.
- Jigleyi.
We all choke.
Hefessiz kaldık.
You just choke on it.
Bununla boğulursunuz.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]