Cisco translate Turkish
871 parallel translation
This is a smuggling operation. And nothing gets smuggled in or out of the Chesapeake without Rolph Cisco knowing about it.
Rolph Cisco'nun haberi olmadan hiçbir şey buradan ne kaçar, ne de uçar.
Rolph Cisco?
Rolph Cisco.
- Ask Cisco here.
- Burada şu nevaleye sorun.
Take him away, Cisco!
Götür şunu, Cisco!
- That only a coward will allow Cisco and that one to snipe me.
- Ancak bir korkak Cisco ve diğerinin bana pusu kurmasına izin verir.
It was Cisco!
Cisco'ydu!
Go to a place called Cisco Falls.
Cisco Şelalesi denen yere git.
Cisco Falls.
Cisco Şelalesi.
- Where is Cisco Falls?
- Nerede bu Cisco Şelalesi?
I didn't see any falls at Cisco Falls. Ain't any.
Cisco Şelalesi'nde hiç şelale görmedim.
We got the Cisco Kid in the tower.
Kulede Cisco Kid var.
Let'em have it, Cisco!
Bırak alsınlar Cisco!
You want to be the Lone Ranger or the Cisco Kid?
Lone Ranger mı olmak istersin, Cisco Kid mi?
'Cisco, it's me, Poncho.'
Cisco, benim, Pancho.
'Look, Cisco, he realises me even in my stripes.'
Bak.Cisco.O, beni yazılarımdan tanıyor.
'You'll regret double-crossing me, Cisco.''l still say it's for your own good, Bob.
Bana karşı geldiğine pişman mısın, Cisco? Yok, kendi iyiliğin içindi, Bob.
- Jesus! - Easy, Cisco! That water's 45 degrees.
Sakinleş, Cisco.45 ° C'lik bir ısı olduğunu söylüyorum.50'nin üzerine çıkar.
But we were working Las Vegas and that's where we met Porfirio and Cisco.
Ama Las Vegas'ta çalışıyorduk Porfirio ve Cisco ile de orada tanıştık.
If ever something doesn't feel right to you, remember what Pancho said to the Cisco Kid :
Bir şeyin yanlış olduğunu hissettiğinde o zaman Pancho'nun Cisco Kid'e söylediğini hatırla :
Another five bucks.
Siz kimsiniz? Ben Cisco Ramon.
"I was also awarded Cisco... " the trusty mount that carried me across the field that day.
Cisco ile ödüllendirildim sadık dağ beni o gün arazinin karşısına taşıdı.
Come on, Cisco.
Haydi, Cisco.
Git up, Cisco.
Ayağa kalk, Cisco.
" Especially my daily reconnaissance rides with Cisco.
Özellikle Cisco'yla yaptığım günlük araştırma gezintilerimden.
" And aside from Cisco, has been my only company.
Ve Cisco hariç, benim tek yoldaşım.
" Two Socks, like Cisco, has become a trusted friend.
Çift Çorap da Cisco gibi güvenilir bir dost haline geldi.
Come here, Cisco.
Buraya gel, Cisco.
While I am more than happy. To spend an evening watching old movies with you, cisco, Do you not have your brother's dinner to attend?
Her ne kadar geceyi seninle film izleyerek geçirmeyi sevsem de Cisco senin kardeşinin yemek davetine gitmen gerekmiyor mu?
Good work, cisco, as always.
İyi iş Cisco, her zamanki gibi.
yeah, cisco, I got it.
Tamam Cisco, anladım.
Look, cisco, I can't talk about this right now, okay?
Şu anda bu konuyu konuşamam Cisco.
All right, cisco, I'm heading home.
Oldu o zaman Cisco, ben eve gidiyorum. Cisco?
Cisco? All right, fine, I will watch. Every episode of the walking dea with you.
Tamam tamam, Yürüyen Ölüler'in bütün bölümlerini seninle seyredeceğim.
Cisco, what you're saying.
Cisco, söylediklerin hiç akla mantığa uymuyor.
You know, caitlin, if cisco were to adjust. The radial velocity parameters on the s.T.A.R labs satellite, We might be able to better detect.
Caitlin eğer Cisco, S.T.A.R laboratuvarındaki uydunun ışınsal parametrelerini ayarlarsa biçimlendirilmiş fırtına girdaplarını daha iyi belirleyebiliriz.
So why don't we go to s.T.A.R. Labs.
S.T.A.R. laboratuvarlarına gidip Cisco'ya haber verelim o zaman.
You're incredibly clever, cisco.
Oldukça zeki bir insansın Cisco.
I can help you.
Sana yardım edebilirim. Zeki birisin Cisco.
Cisco, if you don't seal off the blast, everyone in this building will die, including Caitlin.
Cisco, patlamayi burada kesmezsen, Caitlin dahil binadaki herkes olur.
CISCO : Dude. That was insane.
Dostum, bu inanilmazdi.
Fair enough, but I know you, Cisco.
Oyle olsun, ama seni taniyorum Cisco.
Well, I'm telling you the truth, Cisco.
Dogrulari soyluyorum Cisco.
Cisco says I don't have a life.
Cisco hayatimi yasamadigimi soyluyor.
Cisco... has something he needs to tell you.
Cisco'nun size soylemesi gereken bir seyi varmis.
Cisco.
Cisco.
Cisco, you tell him!
Cisco, sen de söylesene!
Cisco.
CISCO, Tek Aday
- Oh, Cisco.
- Oh, Cisco.
And alert cisco? Let me just get these to-go.
Şunları yol için uygun hale getireyim öyleyse.
You're smart, cisco. But you're not that smart.
Ama o kadar zeki birisi değilsin.
Cisco.
Cisco, Ronnie gitti.