Clegg translate Turkish

- Mr. Cleggs, are you ready?

- Bay Clegg, hazır mısınız?

- They ain't gonna whip no Cleggses.

- Hiç kimse bir Clegg'i kırbaçlayamaz.

We were talking about our seed grain, Mr. CIeggs.

Ekeceğimiz tahıllardan bahsediyorduk, Bay Clegg.

And you won't have no Cleggses to tie to wagon wheels and whip.

Ve arabaya bağlayıp kırbaçlayacak bir Clegg de bulamayacaksın.

From ex-Private Wilbur Clegg.

Terhis-Er Wilbur Clegg'den.

Clegg?

Clegg?

- Clegg...

- Clegg...

I mean, that is, Wilbur Clegg.

Yani, Wilbur Clegg.

Sergeant Maitland, Private Clegg,

Çavuş Maitland, Süvari Er Clegg,

WELL, WHAT ABOUT THE SHIP, CLEGG?

Ya uçak, Clegg?

( Gart, reading ) " COLONEL CLEGG FORBES AND MAJOR WILLIAM GART

" Albay Clegg Forbes, Binbaşı William Gart...

CLEGG...

Clegg... Harrington adında birini tanımıyorum.

CLEGG!

- Clegg? - Evet?

WHAT'S TROUBLING YOU?

Problem nedir? Clegg...

CLEGG, I JUST CALLED HOME, CALLED MY FOLKS.

Az önce evimi, bizimkileri aradım.

HE SAID HE DIDN'T HAVE A SON AT ALL.

Hiç oğlu olmadığını söyledi. Ne oluyor, Clegg?

AND YOU, COLONEL CLEGG, ARE A DEVIOUS, MALICIOUS, TWO-FACED, TWO-TIM ING- -

Sen Albay Clegg güvenilmez, art niyetli, iki yüzlü, üç kağıtçı...

AMY, PLEASE!

- Amy, Iütfen! Clegg.

CLEGG... WHAT'S THE MATTER?

Sorun ne?

CLEGG, WHAT'S THE MATTER WITH YOU?

Clegg, senin neyin var?

CLEGG.

Clegg... Edd Harrington'ı hatırlamıyorum.

- Greely Clegg!

- Greely Clegg!

I'll go and come when I please, Mr. Clegg, and with whom I please.

İstediğim zaman giderim Bay Clegg.

Clegg, if you and those two idiot sons of yours cause any more trouble I'm gonna have you slapped in irons!

Clegg. Sen ve salak çocukların bir daha sorun çıkartırsanız sizi demirle dövdürtürüm!

Hannah Clegg.

Hannah Clegg.

- Mrs. Clegg.

Clegg.

What's her name? The wife of that bible-thumper, Mrs. Clegg.

Neydi İncil satıcısının karısının adı, Bn.

Aggie Clegg.

Clegg adında bir kadın var, Aggie Clegg.

I'd be willing to pay you.

Bayan Clegg, size para da veririm.

Miss Clegg.

Sizinle tanıştığıma sevindim Bayan Clegg.

If Miss Clegg says so.

Bayan Clegg öyle diyorsa doğrudur.

- Clegg?

- Clegg?

Er... Clegg.

Clegg.

But now over to Hans Clegg for the start of the marathon for incontinents.

Şimdi idrar tutamayanlar maratonu için Hans Clegg'e geçiyoruz.

Your friend Clegg, him, tr?

Arkadaşınız Clegg, o çok iyi biliyordu.

Right, Doctor Clegg.

Dr. Clegg

Doctor Clegg, I'm afraid, he's got someone in.

- Doktor Clegg Sanırım içerde biri var.

A hearty hello... to Clegg Holdfast and his Voltec KT9 Wasp!

Tüm içtenliğimizle Clegg Holdfast'ı ve onun Voltec KT9 Wasp'ını selamlıyoruz.

And the name's not Whittaker Wright, it's Bill Clegg.

Adım da Whittaker Wright değil adım Bill Clegg.

Apparently, Clegg really enjoyed working with us, and he's sorry he can't reimburse us for our time and expenses.

Görünüşe göre Clegg bizimle çalışmaktan memnunmuş ve kaybettiğimiz zamanı ve masrafları karşılayamadığı için üzgünmüş.

" Aunt Clegg fell prey to dropsy in the second week of Lent.

" Clegg Hala Paskalyanın ikinci haftasında ödem kurbanı oldu.

Madala and Clegg, you cut through the woods. Stay in the trees. Come up on it from the south, close enough to see if they're in the barroom there.

Madala, Clegg siz bu ağaçların arasından ormanı gözetleyeceksiniz güneyden yaklaşıp bir bakın, bakalım ilerideki bardalar mı?

Smith, Suran, Clegg, take two agents, you cover the rear alley.

Smith, Suran, Clegg, yanınıza iki adam alın ve arka tarafı tutun.

Captain Clegg and the Night Creatures.

Kaptan Clegg ve Gece Yaratıkları.

Fuck you, Clegg, I'm just talking.

Siktir, Clegg. Sadece konuşuyordum.

THAT'S WHAT SHE SAID, CLEGG!

Böyle dedi, Clegg.

WHAT IS IT, CLEGG? WHAT'S IT ALL MEAN?

Tüm bunların anlamı nedir?

THIS IS CLEGG FORBES, SIR.

Ben Clegg Forbes, efendim.

Right, Clegg?

Tamam mı Clegg?

Clegg spun me 200 $.

Clegg benden 200 $ aldı. Kazık mı yemişim?

We had climbed into the airplanes, in order to start the engines, and there were people all around, there were clegg lights right there, right in front of the number two engine.

Fotoğrafçılar ve film çekim ekipleri bu tarihi görevi kaydetmek üzere görevlendirilmişlerdi.