English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ C ] / Clinical

Clinical translate Turkish

1,090 parallel translation
She's a subject in one of our clinical trials.
Klinik araştırmalarımızın birisinin deneğiydi.
But i don't think that you are capable right now... of responding with any clinical ability.
Ama şu anda herhangi bir tıbbi olaya cevap verecek durumda olduğunuz sanmıyorum.
I don't wanna get clinical with Tony, I...
Tony'yi bu psikoloji işine bulaştırmak istemiyorum.
If one must use the clinical name.
Klinik ismini söylemek gerekiyorsa, evet.
Dr. Kablecki, please report to Clinical Studies.
Dr. Kablecki, lütfen Klinik Çalışmalar bölümüne gelin.
I don't think it does much for anyone, gay or straight. It's too clinical.
Doğrusu normal erkeklerde bile bir anlamı olmaz bunun.
The operation was carried out with clinical precision using United States Air Force helicopters
Bu operasyonda, kimyasal maddelerin taşınmasında Amerikan hava kuvvetleri helikopterleri, kullanılmış.
I am a clinical psychologist.
Benim adım Dr. John Emburg.
Clinical and technical.
Klinik ve teknik.
Go to Clinical Presentation.
Klinik Belirtiler'e bak.
Excellence in Clinical Teaching Award two years in a row. "
... iki yıl üst üste klinik eğitim ödülü.
We did the phase-three clinical trials at Bellevue.
Bellevue'de klinik denemeleri yapıldı.
He thinks I'm suffering from clinical depression.
Klinik bir depresyon geçirdiğimi düşünüyor.
It's a clinical thing.
Klinik bir vaka.
- I know you clinical guys... don't like to ask these questions, but think about it.
Siz klinik doktorlar bu soruları sevmiyorsunuz ama bir düşünsene.
I need some clinical background for tomorrow's operation.
Yarınki ameliyat için bazı klinik veriler lazım.
Well, if you look at the clinical research you'll find that the smart-ass sidekick, he never gets the girl.
Klinik deneylere bakarsan o akıllı herifin kızı asla elde edemediğini görürsün.
The doctors they... they gave us this clinical explanation.
Doktorlar bize klinik bir açıklama yaptılar.
It's still part of a clinical trial with kids with fractures.
Yeni bir ilaç. Klinik deneyinin bir parçası. Fraktürü olan çocuklarda çok işe yaradı.
Why was he given meds for the clinical trial?
Neden klinik deneyindeki ilaçlardan verildi?
A clinical trial starts as of January.
Ocak ayında klinik denemeler başlıyor.
You can't enlist in a clinical trial without a caregiver.
Yanında bir yakının olmadan bir tedavi kliniğine yazılamazsın.
I want to commend the Surgical Service on their... timely response and clinical competence.
Cerrahi Servisi'ni yeterliliklerinden ötürü tebrik etmek istiyorum.
- Maybe get into a clinical trial.
- Kliniksel bir deneme yapabilirsin.
Daniels, Mark... clinical psychology at 911 East 72nd Street.
Daniels, Mark. Klinik Psikoloji. Doğu 72.
Must I be clinical? Come on.
Klinik terimlerle mi anlatayım?
In less clinical words, you mean "rape."
- Yani klinik olmayan terimlerle konuşursak, tecavüz.
- It's the clinical phase.
- Klinik bir evredir.
"Small cutting" is the clinical term.
Klinik terimi "Küçük kesik" tir.
Jackie, you might be a candidate for clinical trials.
Jackie, klinik deneyler için gönüllü ol.
Long-term exposure to these things... tends to give you a sor of clinical understanding... of the subject.
Bu tip şeylerde uzun süre yoğunlaşmak sizi konuyu kanıksama eğilimine sokuyor.
That's great, Doc, if you wanna miss yet another opportunity here... and watch your colleagues get rich doing clinical trials.
Harika Doktor. Tabii eğer bu muhteşem fırsatı kaçırmak ve meslektaşlarınızın klinik denemeler yaparak zengin olmalarını izlemek istiyorsanız.
In clinical psychology, as well as in my own documented theories which are based in mythology virgin essentially means child.
Klinik psikolojiye ve benim yazılı kuramlarıma göre..... ki bunlar kaynağını..... mitolojiden alır. Bakire aslında çocuk demektir.
The clinical name is oligodendroglioma.
Klinik adı alaglodendrogliyom.
It's still in clinical trials in the U.S.
Birleşik Devletler'de halen klinik test sürecinde.
- makes no clinical sense.
-... farkındasınız.
Your recovery makes no clinical sense.
İyileşmenizin hiçbir tıbbi açıklaması yok.
Maybe I can get a clinical psychologist to talk to you.
Size bir hastane ruhbilimcisi getirtebilirim.
Clinical psychologist?
Hastane ruhbilimci mi?
There's gotta be a clinical trial going on someplace.
Bir yerlerde mutlaka tıbbi araştırma yapılıyordur.
Your sympathy for her mother overrides your clinical judgment.
Annesine duyduğun acıma hissi klinik görüşünü bastırıyor.
I'm further ordering a clinical evaluation... to determine whether or not he understands the charges against him... and can help in his own defense.
Aleyhindeki davaları anlayıp anlamadığını ve savunmasına yardım edip edemeyeceğini belirlemek için klinik değerlendirme yapılacak.
Play the dating game with someone who shares your clinical diagnosis.
İstersen bu randevu oyununu, klinik teşhisini paylaşan biriyle oyna.
I'm Dr. Posner, clinical Fellow at the medical oncology branch working with Dr. Kelekian.
Ben Dr. Posner, tıbbi onkoloji bölümünde asistanım. Dr. Kelekian ile çalışıyorum.
Clinical depression, nervous breakdown, suicide attempts...
Klinik depresyon, sinirlerin iflası, intihar girişimi...
I've got to have a girl here, some crazy, clinical rule.
Saçma bir klinik kural, yanımda bir bayan olması lazım.
- Jason, clinical.
- Jason, bir teşekkür et.
Dr. Mark Powell, Chief of Clinical Psychiatry... of the Manhattan Psychiatric Institute.
Manhattan Psikiyatri Enstitüsü Klinik Psikoloji Başkanı.
The drug's on clinical trial. You want to experiment on him before we have a diagnosis?
- Hayır, teşhis koymadan üstlerinde deney yapmak mı?
The clinical reports... indicate the degree of damage... or organic insufficiency, and allow establishing deadlines.
Klinik raporlar hasarın derecesini veya organik yetersizlikleri göstermekte, miadın tespitine imkan sağlamaktadır.
- The clinical word?
- Tıbbi terim mi? - Evet.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]