English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ C ] / Collateral

Collateral translate Turkish

1,330 parallel translation
I told my army to minimise collateral damage.
Orduma zayiatı en aza indirgemelerini emrettim.
What did he use for collateral?
Teminat olarak ne göstermiş?
I suppose so. I can't let this collateral damage spread any further.
Evet, daha fazla kurban olacaksa, böyle oturamam.
Oh, no! My bunny got wounded. It's collateral damage.
Olamaz, tavşanım yaralanmış.
But the collateral damage doesn't seem warranted.
Ancak ikincil zararlara gerek yok gibi görünüyor.
My guess : Guardo's collateral damage.
Bence Guardo kim vurduya gitti.
You guys are our collateral.
Siz yardımcımızsınız.
I really think one human being will be collateral enough.
Bir kişi bence yardımcı olmak için yeterli.
Just collateral damage, huh?
Yani bu karşılıklı bir zarardı, ha?
stevens is what we call collateral damage.
Stevens, eğitim zaiyatı dediğimiz türe giriyor.
there'll be collateral damage... pero, it has to be done.
Bunun başka zararları olacak ama. yapılması gerekiyor.
And the rest of us are just collateral damages.
Geriye kalanımız sadece yan hasar.
Oh, Gus will leave his class ring as collateral.
Gus karşılık olarak yüzüğünü bırakacak. - Hayır. - Evet.
I've got collateral.
Bir yardımcım var
What do you mean, collateral?
Bir yardımcı mı?
Mike, this is some serious Collateral damage.
Mike, bu ciddi bir Yan hasar.
Mm, collateral damage for a greater good, and Pollock was a danger to all of us... humans and vampires.
Hmm. Yarar zarar denklemi... Pollock hem vampirler, hem insanlar...
There was collateral damage, yes.
- İkincil hasarlar oldu, evet.
You overloaded the circuit breaker to make your drugs, and she was collateral damage.
Şaltere aşırı yük bindirip uyuşturucuları yaptın. Kız da arada ölmüş, n'apalım.
Of course, you have no collateral and considering your position...
Tabi mevkiinizi düşünürsek, şirketinizde sizinle aynı görevi paylaşan biri daha yok.
You and I were just collateral damage.
Sen ve ben sadece tali kayıptık.
I've identified stress fractures to both tibias as well as tears to the medial collateral and anterior cruciate ligaments in both knees.
Her iki kaval kemiğindeki basınç çatlaklarını ve dizde, ön çapraz ve orta yanda bulunan bağlardaki yırtılmaları teşhis ettim.
But once you've had a murder case dismissed for judicial ineptitude, or a random collateral estoppel, let's just say private practice starts making a lot of sense.
Ama adli uygunsuzluk veya temyiz yüzünden bir cinayet davasını kaybedince, kişisel deneyimin fazla anlam ifade etmediğini düşünüyorsun.
You understand that they is to be no collateral damage absolutely none we won't have a single innocent live put at risk
Sivil kayıplar olmamalı. - Yapılabilir mi, bakacağım. Bir kişi dahi.
As soon as the military has Assad's location, work with local law enforcement to limit collateral damage.
Ordu, Assad'ın yerini alır almaz yerel birimlerle çalışarak munzam zararı en aza indirmeye çalışacaklar.
How can you use our house as collateral.
Nasıl evimizi ipotek ettirirsin ya?
You got no money, no collateral.
Ne paran var, ne de bir teminatın.
Seventy-five percent chance of collateral damage to life-support systems.
Yaşam destek sistemlerine hasar verme olasılığı : Yüzde 75.
- So, that's collateral, if...
Onu da ekleriz, madem...
You guys are our collateral.
Siz bizim teminatımızsınız.
I really think one human being will be collateral enough.
Bana kalırsa bir kişi teminat için yeter.
I just need to wire some collateral to collect the winnings.
Ödülümü almak için sadece hesap numaramı vermem gerek.
And all I had to do was hand over our last remaining land and water as collateral.
Ve ikramiye için tek yapmamız gereken şey geriye kalan son toprağımızı ve suyumuzu ipotek etmek.
Did you need collateral?
Teminat verdiniz mi?
The customs license, the docking authorization, and the collateral you can put up.
Gümrük lisansı, liman izni ve koyabileceğiniz teminatlar.
The collateral is the boat.
Teminatımız tekne.
There's gonna be collateral damage.
Masumlar da zarar görecektir.
So you decided to steal his fiancée's veil as collateral?
Siz de teminat olarak nişanlısının duvağını çaldınız.
But I need to know what further collateral damage we can expect.
Ne kadar büyük hasar beklediğimizi bilmek istiyorum.
Your Barrier Breach model, we need access to it, and your projections for collateral damage.
Ona girmemiz gerekiyor. Felaketle ilgili çözüm projenizi düşünüyoruz.
And if you think you... or any one of you are gonna shut it down because of some collateral damage...
Eğer sen veya sizden herhangi biri... bazı önemsiz hasarlardan dolayı bu programı sonlandıracaksa...
I always have US $ 8M with him as collateral
Daima benimle çalışması için 8 milyon dolar veririm.
As soon as the military has Assad's location, we'll work with local law enforcement to limit collateral damage.
Ordu, Assad'ın yerini alır almaz yerel birimlerle çalışarak munzam zararı en aza indirmeye çalışacaklar.
- Guardo was collateral damage.
- Guardo kim vurduya gitti.
I'm thinking that she was the target of the double and the cop was collateral.
İkili cinayetin asıl hedefinin, o olduğunu düşünüyorum. Polis burada ikincil kurban olabilir.
I'm just checking, because your balls are your collateral.
Sadece kontrol ediyorum, çünkü taşakların senin teminatın.
Human beings as collateral?
İnsanoğlu hata yapar.
Well, Mr. Manning used the Montecito as collateral in a number of real estate and business transactions.
Bay Manning Montecito'yu emlak ve iş alım-satımında teminat olarak kullanıyordu.
It looks like he's using his equity in the business as collateral on the loans.
Görünüşe göre işteki öz kaynağını kiralar üzerinde kullanıyor.
Collateral damage
Tek bir masum kişinin hayatını bile riske atmayacağız. Sivil kayıp mı?
What about collateral damage?
Peki ya yan hasarlar?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]