English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ C ] / Comic books

Comic books translate Turkish

505 parallel translation
Go and read your comic books.
Git de çizgi romanlarını oku.
Read those junky comic books?
Şu berbat çizgi romanları okuyorsun.
No comic books.
Çizgi roman yok.
No luggage, no comic books.
Valiz yok, çizgi roman yok. Teşekkür ederim.
If they use their intelligence, get their minds out of comic books...
Kafalarını çizgi romanlardan başka şeylere verebilirlerse...
You read too many comic books.
Çok fazla çizgi roman okuyorsun.
You see, we don't have a line of comic books.
Görüyorsun, çizgi roman yayınımız yok.
In both areas, your exploits are, what they say in the comic books, a legend.
Her iki hayatınızda da, yaptıklarınız sizi efsaneleştirmiş.
Do you like reading comic books, Anthony?
Çizgi roman okumayı sever misin, Anthony?
Six months have passed and Lolita is attending an excellent school where I hope that she will be persuaded to read other things than comic books and movie romances.
Aradan altı ay geçti ve Lolita mükemmel bir okula gidiyor. Umuyorum onu çizgi roman ve foto romandan... başka şeyler okumaya da ikna edecekler orada.
I don't need comic books.
Çizgi romanlara ihtiyacım yok.
Just read the comic books I buy for you.
Sadece benim aldığım mangaları oku.
I still think you should be writing comic books.
Ben hala senin çizgi roman yazman gerektiğini düşünüyorum.
What about the rest of my comic books?
Peki ya çizgi romanlarım?
You read too many comic books.
Çok fazla çizgiroman okumuşsun.
I'll teach him to throw away my comic books.
Çizgi romanlarımdan uzak durması gerektiğini öğreteceğim ona.
Comic books.
Çizgi roman.
There was a bunch of comic books in the backseat.
- Arka koltukta bir sürü çizgi roman varmış. - Mükemmel.
[Jonathan] For comic books?
Çizgi romanlara mı?
my wife and i will stay with him. no television. no comic books.
Madenci şapkalarınızı çıkarın, millet.
Today, kids at Lee lacocca Elementary School got to meet in person what their parents only read about in comic books.
Lee lacocca Okulundaki çocuklar, ana babalarinin yalniz kitaplarda gördügü RoboCopla tanistilar.
We could do, like, sports comic books,..... where, like, if you're going to steal second or something like that.
Spor çizgi romanları yaparız vakit geçirmek için birebirdir.
Told you comic books was bad for ya!
Çizgi romanların bir boka benzemiyor!
Comic books?
Çizgi roman mı?
With my own bike, a stack of comic books, a sled.
Kendi bisikletim olsun bir sürü çizgi romanım, kızağım.
I think you've been reading too many comic books.
Bence sen çok fazla çizgi roman okuyorsun.
He had an unwavering interest in comic books.
Çizgi romanlara karşı sarsılmaz bir merakı vardı.
You the one collect all those comic books.
Çizgi roman kitapları biriktiriyordun.
Like in the comic books.
Çizgi romanlarda olduğu gibi.
You got to boost comic books, pick fights. You remember?
El altından çizgi roman satardın, kavga çıkarırdın.
Instead of buying comic books, I read them in the store.
Çizgi romanları satın alacağıma, oturup dükkanda okuyorum.
I brought Downey some comic books he was asking for.
Bu arada, Downey'ye istediği karikatür kitaplarını getirdim.
Yes, ma'am, I sold my whole collection of comic books.
Evet, bayan, tüm mizah dergisi koleksiyonumu sattım.
- Don't you ever read comic books?
- Çizgi roman okumaz mısın?
I provided him with his first comic books to amuse himself in class.
Sınıfta eğlensin diye çizgi kitapları ilk ona veren benim.
So I just hang out, bullshit, read comic books.
Taklıyorum işte, muhabbet ediyoruz, çizgiroman okuyoruz.
I'm talking music videos, comic books, action figures.
Video klipler, çizgi romanlar, oyuncaklar.
We used to buy candy and stuff in there. And comic books.
Şeker, çizgi roman falan alırdık.
Maybe I was unconsciously imitating him when I forced you to draw comic books.
Belki seni çizgi roman kitapları çizmek için zorlarken bilmeden onu taklit ediyorumdur.
Then he said, "Why don't you just do psychedelic comic books? And I'll publish them for you."
Bana, "Neden saykedelik çizgi romanlar çizmiyorsun, ben de onları basarım?" dedi.
I had my comic books and pulp magazines.
Çizgi romanlarım ve ucuz dergilerim vardı.
My old man got all them comic books.
Babamda tüm çizgi romanlar var.
Because all the money, all the women... even all the comic books in the world, they can't substitute for that one person.
Çünkü tüm para, tüm kadınlar dünyadaki tüm çizgi romanlar bile o insanın yerini alamazlar.
I never knew they put Shakespeare in comic books.
Bu çok iyi, çizgi romanlara Shakespeare'den parçalar koyduklarını bilmiyordum.
Somebody told me they make comic books here, which is so weird, because I have this great idea for a story.
Birileri burada çizgi roman yapıldığını söyledi. Harika bir tesadüf. Benim de bir hikayem var.
In English comic books, " woof, woof'.
İngiliz çizgi romanlarında, " woof, woof'.
In French comic books, "ouah, ouah".
Fransız çizgi romanlarında, "ouah, ouah".
You're better off sitting around reading comic books and eating spaghetti at 2 in the morning.
Sen iyisi mi burada otur çizgi roman oku ve sabahın ikisinde makarna ye.
So, do you enjoy comic books?
Çizgi roman sever misin?
Records, magazines, comic books, that's one thing... but tickets.
Plaklar, dergiler, çizgiromanlar bunlar birşey değil... ama biletler!
Whiskey bottles, couple of roaches... and comic books. Some shell casings on the backseat.
Arka koltukta fişek kovanları var.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]