Conor translate Turkish
742 parallel translation
Sometimes I used to figure Mr Connors could have been my pa.
Bazen Bay Conor'un babam oIdugunu sanrdm.
Enterprise, I am Aaron Conor.
Atılgan, ben Aaron Conor.
Mr Conor, we were unaware of human colonies in this system.
Bay Conor, bu sistemde insan kolonileri olduğunu bilmiyorduk.
We will gladly explore the possibility with you.
Bu olasılığı sizinle birlikte bulmaktan memnun oluruz Bay Conor.
If Mr Conor doesn't mind, I'd like to see more.
Bay Conor itiraz etmezse, kalıp daha fazlasını görmek isterim.
This leader of theirs, Conor, seems a reasonable man.
Şu liderleri, Conor, makul bir adama benziyor.
Advise Mr Conor and brief the appropriate officers.
Öneriyi Bay Conor'a iletin ve gerekli subayları da bilgilendirin.
Prepare for transport as soon as Mr Conor approves.
Bay Conor onay verdiği anda ışınlama için hazır olun.
- Success, Mr Conor.
- Başardık, Bay Conor.
Conor out.
Conor'dan bu kadar.
Counsellor, I think it's time you took me to meet Mr Conor.
Danışman, artık beni Bay Conor'la tanışmaya götürmenizin zamanı geldi.
Conor and I have had a relationship.
Conor'la benim bir ilişkimiz oldu.
Mr Conor, you and I should talk.
Bay Conor, sanırım konuşmamız gerekiyor.
Hey, Conor, it's Ticky!
Hey Conor ben Ticky!
Excuse me. I'm Conor O'Neill.
Afedersiniz ben Conor O'Neill.
That gentleman behind you is Coach Conor.
Şu arkanızdaki bay, Koç Connor.
Coach Conor just stopped by to give you the equipment.
Koç Conor da malzemeleri size vermek üzereydi.
He says he can pitch, Coach Conor, but I might pitch too.
O atıcı olabileceğini söylüyor Koç Connor, ama ben de atıcı olabilirim.
I'm Conor O'Neill.
Ben Conor O'Neill.
Listen, I'm Conor.
Dinle, ben Conor.
Conor O'Neill, coach of the crack babies.
Conor O'Neill, keş bebelerin koçu.
- Pleasure.
Fena değil. Bu Conor O'Neill.
This is Conor O'Neill. He wanted to meet you.
Seninle tanışmak istedi.
Bull Connor and all his dogs didn't scare me!
Bull Conor ve köpekleri bile korkutamaz.
I need to know if you can watch Connor this weekend.
Bu hafta sonu Conor'a bakabilir misin?
We're back now with Joe Conor.
Tekrar Joe Conor ile beraberiz.
- Good morning, mister Conor.
- Günaydın, Bay Conor.
I'm conor donovan.
Ben Conor Donovan.
I wanted to ride that bike again so bad, but then, just like that, no more conor donovan.
O bisikleti o kadar çok sürmek istedim ki, ama sonra birdenbire, Conor Donovan artık yoktu.
I saw conor... at the apartment.
Conor'ı... dairemde.
He's a paramedic and... that's when you saw me... and conor.
O ilk yardım uzmanı ve... Bu beni gördüğün zamandı... ve Conor'ı.
Conor, you didn't leave me.
Conor, beni terk etmedin.
Oh, conor, I miss you, too.
Oh, Conor, ben de seni özledim.
That's the thing about being with conor.
Conor'la beraber olmak böyle bir şeydi.
Everything happens for a reason, and that is why conor is still here.
Her şeyin bir sebebi vardır, ve Conor bu yüzden burada.
Conor, let me me honest.
Conor, şunu dürüstlükle söyleyebilirim ki.
I know that, conor and I know that you love her, too.
Bunu biliyorum Conor ve senin de onu çok sevdiğini.
Is conor here?
Conor burada mı?
It's like conor is my guardian angel.
Conor sanki benim koruyucu meleğim.
But I crave conor so much.
Ama Conor'ı o kadar çok istiyorum ki.
Conor.
Conor.
I love you, too, conor.
Ben de seni seviyorum Conor.
No. No, conor.
Hayır, hayır Conor.
Conor... what?
Conor... ne?
Conor?
Conor?
Conor!
Conor!
- Conor!
- Conor!
- His name Conor?
- Adı Conor mı?
- You know, Conor...
Biliyorum Conor.
Conor O'Neill.
Conor O'Neill.
Conor O'Neill.
Connor O'Neill.