Cosas translate Turkish
16 parallel translation
Sí. Uh-huh. Sabe muchas cosas.
- Çok bilgili biri.
Estoy apprendiendo muchas cosas por él.
- Sayesinde ben de çok şey öğreniyorum.
Qué cosas más lindas tienes aquí en tu palacio.
Senin sarayında hep en güzel kızlar vardır zaten.
This magazine's called "Things".
Bu derginin adı "Cosas" ( Şeyler ).
You have no idea how happy I was... when I found out you were the reviewer of "Things".
"Cosas" ta eleştirmeklik yaptığını... öğrenince nasıl sevindim bilemezsin.
Dear Márquez... the 12 remaining clerks of the magazine "Things"... like apostles, puzzled...
Sevgili Márquez... biz "Cosas" dergisinin geri kalan 12 çalışanı olarak... tıpkı havariler, kafam karıştı...
Mira yo confio plenamente en la justicia chilena... como patriota, y luchador antimarxista y juntista por sobre todas las cosas.
Bir vatansever olarak, bir anti Marksist savaşçı olarak ve bir cunta destekçisi olarak benim tam güvenim var.
I did not fuck up. ¿ Quieres cosas? Shit!
Ben bir şey yapmadım.
No, there'll be flamenco and tapas... Y muchas cosas.
Yo, flamenko ve Tapas olacak... ve daha pek çok şey.
"Flamenco, tapas y muchas cosas".
"Flamenko, Tapas ve daha pek çok şey".
"Flamenco, tapas y muchas cosas"!
"Flamenko, Tapas ve daha pek çok şey"!
Cosas muy, muy malo.
Çok çok, kötü şeyler.
De hacer las cosas como siempre las hacemos es de lo que necesito un descanso.
İhtiyacım olan şey her zaman yaptığımız şeylere ara vermek zaten.
Igual no necesitamos todas estas cosas finas, ¿ verdad?
Öyle fiyakalı şeylere ihtiyacımız yok nasılsa.
A nadie le importo, y las cosas empeoraron, así que...
Kimsenin umrunda değil, işler kötüleşti.
I need to know if each of you can say the same. ♪ desde que te fuiste ♪ ♪ las cosas no andan mal ♪
Herkesin aynı şeyi söyleyebildiğini bilmem lazım.