Costanza translate Turkish
232 parallel translation
Costanza doesn't like me.
Constanza beni sevmiyor.
Or maybe Costanza was in on it.
Belki de Constanza katılmıştı.
I ran into a judge who had had other dealings with Mr. Racine a Judge Costanza.
Bay Racine'le başka sorunları olan bir yargıç bulmuşum. Constanza isimli bir yargıç.
Costanza practically insisted that we sue you.
Constanza ısrar etti sana dava açalım diye.
Jimmy Costanza!
Jimmy Costanza!
You're gonna walk into that courtroom and they'll see a mean, nasty, evil George Costanza.
Mahkeme salonuna gireceksin..,... vasat, pis, şeytani bir George Costanza görecekler.
Well, Jerry Seinfeld was supposed to come to my house but his friend Costanza showed up instead.
Jerry Seinfeld bize gelecekti..,... ama önce arkadaşı Costanza geldi.
So Mr. Costanza parked in a handicapped spot, and as a result you got in an accident and your wheelchair was destroyed?
Bay Costanza sakatlar yerine parketti ve..,... sizde bir kaza geçirdiniz ve tekerlekli sandalyeniz parçalandı, öyle mi
So you broke the news to Mr. Costanza?
Bay Costanza'ya haberi ilettiniz.
So you and Mr. Costanza were dating.
Siz ve Bay Costanza beraberdiniz, öyle mi?
So George Costanza came to work for you in May of 1994?
Mayıs 1994'te Costanza sizin için çalıştı, öyle mi?
For I am Costanza, lord of the idiots.
Ben Costanza, Aptalların Lordu.
George Costanza.
George Costanza.
You're a fascinating man, George Costanza.
Büyüleyici bir adamsın, George Costanza.
Costanza?
Costanza adına.
Well, was it for Costanza or...?
Costanza adına mıydı yoksa...?
- Mr. Costanza?
- Bay Costanza?
Mr. Costanza.
Bay Costanza.
Well, Mr. Costanza, we have nothing available at the present time but should anything open up, we'll be in touch.
Bay Costanza, şu an için elimizde uygun bir iş yok ama her hangi bir şey çıkarsa, size haber veririz.
Is that Costanza over there?
Oradaki Costanza mı?
You know something, Costanza, I'm a very lucky man.
Biliyor musun Costanza? Ben çok şanslı biriyim.
I'd also like to welcome back into the fold our little, shrimpy friend, George Costanza who, although he really didn't have a very good year...
Ayrıca bodur arkadaşımız Costanza'ya takıma tekrar hoşgeldin demek istiyorum Her ne kadar iyi bir sene geçirmese de.
Is George Costanza.
George Costanza.
An old friend of mine, whom you may have met George Costanza, has recently become intimate with a female accountant who was formerly a highly placed official with a little outfit known as the IRS.
Eski bir arkadaşım, tanışmış olabilirsin George Costanza, yakın bir zamanda bir kadın muhasebeci ile yakınlaştı ki o da eskiden IRS diye bilinen küçük bir örgütte çalışan yüksek düzeyli bir memurdu.
There he is, the man himself George Louis Costanza.
İşte o, karşınızda George Louis Costanza.
All right, Costanza it's you and me.
Pekâlâ Costanza sadece ikimiz kaldık.
- I'm George Costanza.
- Ben George Costanza.
- Costanza?
- Costanza?
Costanza.
Costanza.
So on the show there's a character named George Costanza?
Yani dizide George Costanza adlı bir karakter mi olacak?
What about Mr. Costanza?
Bay Costanza'ya ne oldu?
But within that basic framework, there are many subtle variations only discernible to an acute observer that reflect the many moods, the many shades the many sides of George Costanza.
Ama ana iskeletin üzerine kurulmuş ancak seçici bir gözün farkedeceği.. .. bir çok ruh halinin birbirine karışmış tonlarını yansıtan.. .. ince çeşitliliğe dayalı giysilerim..
I'm George Costanza.
Adım George Costanza.
Your name is a good name. Costanza.
Senin adın da gayet güzel, Costanza.
Which one of you is Costanza?
Hanginiz Costanza?
- Costanza. Costanza.
- Costanza, Costanza.
- George Costanza.
- George Costanza'ymış.
Mr. Costanza, it's too late anyway.
Bay Costanza, artık çok geç.
- Mr. Costanza. - All right.
- Bay Costanza.
- The name's George Costanza.
- Adım George Costanza.
This is George Costanza.
Bu George Costanza.
Mr. Costanza, Mr. Pensky's here to see you.
Mr. Costanza, Mr. Pensky sizi görmek istiyor.
Costanza?
Costanza?
Costanza's car is being towed.
Costanza'nın arabası çekiliyor.
- Mr. Costanza, come in, come in.
- Mr. Costanza, gelin, gelin.
- Mr. Costanza.
- Mr. Costanza.
- Mr. Costanza was pretty mad, huh?
- Mr. Costanza çok sinirlendi demek?
I'm so sorry about that, Mr. Costanza.
Üzgünüm, Mr. Costanza.
It's George Costanza's.
George Costanza'nın.
Well, it's going to make Mr. Costanza very happy.
Mr. Costanza çok memnun olacak.
- Yeah, well King Edward didn't live in Queens with Frank and Estelle Costanza.
- Evet, ama Kral Edward Queens'de Frank ve Estelle Costanza ile oturmuyordu.