Councilwoman translate Turkish
280 parallel translation
Councilwoman Escalante? Relationship with Abby... was she more than a housekeeper?
Lorenzo Escalante olayıyla ilgili ne düşünüyorsunuz?
Likewise, Councilwoman.
- Ben de sizi, Sayın Konsey Üyesi.
Right now, councilwoman, my only aspiration is to find out who killed these women.
Şu anki tek gelecek plânım bu iki kadının katilini bulmak.
Councilwoman... that is a blade that cuts both ways.
Konsey Üyesi, şunu bilin ki bu iki ucu keskin bir bıçak.
Councilwoman... care to comment, Mrs. Escalante?
- Bayan Escalante bir şeyler söyleyecek misiniz?
Councilwoman Escalante, do you think he did it? How will this affect your reelection campaign?
Bu durum seçim kampanyanızı nasıl etkileyecek?
Councilwoman, do you have any comment?
Sayın Konsey Üyesi, ne söylemek istiyorsunuz?
I am Councilwoman Ren'al of the Tok'ra.
Ben Tok'ra konsül üyesi Ren'al.
Connect me to the Grand Councilwoman.
Beni Yüce Konsey hanımına bağlayın
Grand Councilwoman, let me explain.
yüce konseyhanımı, açıklamama izin verin.
It's Hämsterviel, you absurd Grand Councilwoman with your large pointy collar.
Hamsterviel, koca sivri yakalı, Kurul Başkanı!
Maybe the Grand Councilwoman will let us go home with her this time.
Belki Kurul Başkanı bu sefer onunla eve dönmemize izin verir.
Perhaps the Councilwoman opposed the others and they felt it necessary to be rid of her.
Belki onlara karşı geldi ve ondan kurtuldular.
Well, as you just heard... West Baltimore City Councilwoman Eunetta Perkins... is going to have her hands full in next September's Democratic primary.
Duyduğunuz gibi, West Baltimore şehri meclis üyesi Eunetta Perkins önümüzdeki Eylül, Demokratların finalinde oldukça yoğun olacak.
The retail clerk and the cocktail waitress are going to goof on the honorable councilwoman.
Gerçekten mi? Satış elemanı ve kokteyl garsonu saygın bir belediye meclisi üyesiyle kafa bulacak.
Oh, he hasn't played much politics, though he used to be married to the new councilwoman in the 11th.
Pek politikaya bulaşmadı. 11. bölgedeki yeni meclis üyesi kadınla evli olmasına rağmen.
- Yes, councilwoman Hodes.
- Efendim meclis üyesi Hodes?
Now, I'd like to welcome today special guest speaker, councilwoman Hodes.
Özel konuğumuza hoş geldin diyelim. Şehir Meclisi üyesi Hodes.
I am councilwoman Hodes.
Ben Şehir Meclisi üyesi Hodes'um.
The councilwoman also likes her speed and Ambien.
Sayın meclis üyesi, uyku ilacını da sever.
Is it true you have a drinking problem, councilwoman Hodes?
Alkol sorununuz olduğu doğru mu Sayın Hodes?
Hell of an idea, Councilwoman Hodes.
Çok iyi bir fikir, meclis üyesi Hodes.
How are you this afternoon, councilwoman?
Bugün kendinizi nasıl hissediyorsunuz, sayın meclis üyesi?
See you, councilwoman.
Görüşmek üzere, sayın meclis üyesi.
I'm Councilwoman Sue Carter, Hakim's sister.
Ben, Sue Carter, meclis üyesi. Hakim'in kızkardeşiyim.
But you might want to thank that councilwoman, that pretty little girl, when you get a chance.
Ama istersen şu meclis üyesi küçük tatlı kıza, Teşekkür edebilirsin.
Thank you, Councilwoman.
Teşekkürler, sayın meclis ütesi.
I had an interesting chat with councilwoman Yitanes this morning.
Bu sabah Meclis Üyesi Yitanes'le enteresan bir görüşme yaptım.
Councilwoman Yitanes does.
Meclis Üyesi Yitanes öyle değil ama.
You cop for the grow house, deliver me Guillermo Garcia Gomez, the councilwoman walks.
Ot yetiştirdiğin ev ile Guillermo Garcia-Gomez'i bana teslim et. Celia'nın peşini bırakayım.
Councilwoman, this is a crime scene.
Encümen hanım, burası bir suç mahalli.
Councilwoman Hill, I...
Encümen Hill, Ben...
I spoke to Councilwoman Hill over the weekend, and she's on my side now.
Haftasonu Encümen Hill ile konuştum, o artık benim tarafımda.
You know, the councilwoman, Eileen Hill, the one you've been talking about?
Hani şu Encümen Eileen Hill vardı ya, şu bahsedip durduğun?
Councilwoman Hill's office, can you hold, please?
Encümen Hill'in ofisi, bekleyebilir misiniz lütfen?
Councilwoman Hill's office, may I put you on hold?
Encümen Hill'in ofisi, biraz bekletebilir miyim?
The councilwoman is missing.
Encümen kayıp.
Councilwoman Hill's office, can you hold...
- Encümen Hill'in ofisi bekleyebilir misiniz?
We're looking for Councilwoman Hill.
Encümen Hill'i arıyoruz.
Councilwoman Hill's office. Hello?
- Encümen Hill'in ofisi, alo?
I need to speak with the councilwoman.
Encümen hanımla görüşmem lazım.
Councilwoman Hill has officially disappeared.
Encümen Hill kayboldu.
Mr. Dog Czar. We're looking for Councilwoman Eileen Hill.
Bay sosisli çarı, Encüment Eileen Hill'i arıyoruz.
Without Councilwoman Hill, it's three to three.
Encüment Hill olmadan oylar üçe üç.
Yeah, it's definitely the councilwoman.
Evet, kesinlikle encümen hanım.
We had him check twice, and the councilwoman was not pregnant.
İki kez kontrol ettirdik, encümen hanım hamile değildi.
Councilwoman Mercedes Escalante.
Konsey Üyesi Mercedes Escalante.
I'm Special Assistant to the Councilwoman.
Konsey Üyesinin özel asistanı.
The Councilwoman knew we were coming.
Konsey Üyesi geleceğimizi biliyordu.
You can't imagine how... shocked we all are to learn about Carl. Councilwoman, I'm certain this has been a very difficult period for you.
- Sayın Konsey Üyesi, bunun sizin için ne kadar zor bir dönem olduğundan eminim.
She's a city councilwoman now.
- Evet.