Cuddles translate Turkish
171 parallel translation
Me and Cuddles.
Ben ve kucak arkadaşım!
Oh, no, you don't, cuddles!
Hayır, yapmayacaksın, sevimsiz şey!
Now, Cuddles, Mr. Niles isn't slipping me a case of scotch.
Bay Niles bana gizlice bir kasa viski vermiyor.
Oliver, this is Cuddles, my social secretary.
Oliver, bu Cuddles. Bakıcım.
I'm coming along splendidly, so Cuddles tells me.
Cuddles'ın söylediğine göre çok iyi idare ediyorum.
Cuddles, we really don't need you.
Cuddles, gerçekten sana ihtiyacımız yok.
What is it, Cuddles?
Ne oldu Cuddles?
All right, Cuddles.
Pekala Cuddles.
Well, you see, ma'am, we're trying to buy Cuddles, a champion bull, and the K Ranch could build up a fine-blooded line with him.
Cuddles`ı almaya çalışıyoruz hanımım, o şampiyon bir boğa ve onunla birlikte K Çiftliği safkan üretimini arttıracak.
Don't worry, Cuddles. I'm still in first place.
Endişelenme Cuddles, birinci olacağım.
- Here comes Cuddles.
- Cuddles geliyor.
There goes Cuddles.
Cuddles gidiyor.
On account of you, I lose the rodeo, I lose Cuddles, and my boss is gonna lose her ranch, pardner.
Senin yüzünden rodeo`yu ve Cuddles`ı kaybettim. ve patronum çiftliğini kaybedecek ortak.
Your friend sure had his heart set on my bull Cuddles, didn't he?
Arkadaşının kalbi boğam Cuddles için atıyordu ama olmadı, ha?
- All right, boys, get Cuddles in the truck.
- Pekala çocuklar Cuddles`ı kamyona yükleyin.
It was really my fault that Mr Moseley didn't win Cuddles,
Bay Moseley`nin Cuddles`ı kazanamaması benim hatamdı.
Boys, load Cuddles.
Çocuklar Cuddles`ı yükleyin.
Well, here we are, Cuddles.
İşte geldik, Cuddles.
You'll sleep here and everything. That's good, Cuddles.
Burada yatıp kalkacaksın Aferin, Cuddles.
Hey, wait a minute, Cuddles.
Hey, bekle bir dakika, Cuddles.
Cuddles!
Cuddles!
- I brought you Cuddles.
- Sana Cuddles`ı getirdim.
And you can keep Cuddles anyhow.
Ve Cuddles sende kalabilir.
Easy, Cuddles.
Sakin ol Cuddles.
Nice, Cuddles.
Aferin Cuddles.
You're a good boy, Cuddles.
Sen iyi bir çocuksun Cuddles.
- Oh, water Cuddles.
- Cuddles`ı sula.
- Water Cuddles. - Oh.
- Cuddles`ı sula.
Here's your water, Cuddles.
İşten suyun Cuddles.
Here, Cuddles.
Buraya Cuddles.
Thank you, Cuddles.
Sağol, Cuddles.
Cuddles.
Cuddles.
Hey, Cuddles, what are you doing here?
Hey, Cuddles. Burada ne arıyorsun?
What are you doing with Cuddles?
Cuddles`la ne yapıyorsun?
Cuddles is yours, Mr Moseley, but when I came off the train, I felt like someone was following me, and sure enough, when I turned around...
Cuddles sizin Bay Moseley, am trenden çıktığımda takip edildiğimi hissettim... ve arkamı döndüğümde...
Bye, Cuddles.
Güle güle Cuddles.
You know, Cuddles, he thinks I'm the greatest guy in the world, and I didn't even give that kid a chance.
Görüyor musun Cuddles? Beni dünyanın en mükemmel adamı sanıyor. ve ben o çocuğa hiç şans vermedim.
Come on, Cuddles.
Hadi Cuddles.
Yeah, I bought the car for you and the trailer for Cuddles.
Evet, senin için arabayı Cuddles için de römorku aldım.
I'm gonna let Cuddles out.
Cuddles`ı çıkartacağım.
Come on, Cuddles.
Hadi, Cuddles.
- Put Cuddles in the barn, huh, fellas?
- Cuddles`ı ahıra götürün beyler.
In Ireland, my mother used to call them... the wee cuddles and the wee cubs.
Annem İrlanda'da onlara... minik sıpalar ve minik yavrular derdi.
How did you know about the wee cuddles and the wee cubs?
"Minik sıpalar ve minik yavrular" ı nereden biliyorsunuz?
It's Cuddles.
Bu Cuddles.
Hi, Cuddles.
Merhaba, Cuddles.
Cuddles, I'm so glad you're here.
Cuddles, geldiğine çok sevindim.
Thank you, Cuddles.
Teşekkürler, Cuddles.
Cuddles, I've been so depressed lately.
Cuddles, son zamanlarda keyfim çok kaçık.
Cuddles, you're too old to be a debutante.
Cuddles, sosyeteye takdim edilmek için çok büyüksün.
I wish I could be more like you, Cuddles.
Keşke senin gibi olabilseydim, Cuddles.