Dianne translate Turkish

Dianne was my wife.

Dianne karımdı.

Whenever I got out of the joint I always ended up with Dianne.

Hapisten her çıkışımda Dianne'e dönerdim.

What about Dianne?

Ya Dianne?

Let me talk to Dianne.

Dianne'le konuşayım.

Sorry, Dianne.

Tamam. Affedersin Dianne.

Dianne, are you goin'crazy or something?

Aklını mı kaçırdın Dianne?

Dianne, what the fuck are you doin'?

Ne halt ediyorsun Dianne?

Look, Dianne, we ought to be out crackin'.

Uyuşturucu bulmalıyız Dianne.

Dianne, you haven't hid the drugs in some stupid place like the Frosted Flakes again, have you?

Dianne, uyuşturucuyu yine şekerli gevrek kutusu gibi aptalca bir yere saklamadın ya?

Dianne and I are going over to my mother's house to get some new threads.

Dianne'le ben annemin evine gidip biraz kıyafet alacağız.

I don't hate you, Dianne, and I don't hate Robert either and the Good Lord knows that to be the truth.

Senden nefret etmiyorum Dianne. Robert'tan da. Tanrı biliyor ya, bu doğru.

You cannot run and play all your life, Dianne.

Hayat boyu gezip oynayamazsınız Dianne.

If you want them to know so much, why don't you tell them?

Madem bilmelerini istiyorsun, sen anlat Dianne.

- Dianne, where you goin'?

Nereye gidiyorsun Dianne?

Dianne got the narcotics together and sent them ahead by bus to depots across the Pacific Northwest so we could rendezvous with the drugs as we needed them.

Dianne uyuşturucuyu toparlayıp otobüsle önden gönderdi,.. ... Kuzeybatı Pasifik boyunca olan depolara. Böylece gerektikçe uyuşturucuyu yerinde bulabiliyorduk.

Dianne, get a glass of water.

Dianne, bir bardak su getir.

Know what I mean, Dianne?

Anlıyor musun Dianne?

Hey, Dianne?

Dianne?

Dianne,

Dianne,..

Look, Dianne, do what you want.

Bak Dianne, ne istiyorsan yap.

Where's Dianne?

Dianne nerede?

You and Dianne have been running around together since you were little kids.

Sen ve Dianne çocukluğunuzdan beri berabersiniz.

You don't ever change, do you, Dianne?

Hiç değişmeyeceksin, değil mi Dianne?

Dianne, why don't you take your coat off and stay awhile?

Paltonu çıkarıp biraz kalsana Dianne.

You know, Dianne, for all the boredom the straight life brings, it's not that bad.

Biliyor musun Dianne, sıradan hayat sıkıcı olsa da o kadar kötü değil.

Dianne, why don't you go downstairs and tell your friends that you're gonna spend the night, come back, and bed down with me for a little while?

Dianne, aşağı inip arkadaşlarına gece burada kalacağını söylesene. Sonra dön ve bir süre yanımda kal.

Tell Dianne... to look out for the hat. Tell her. - Okay, Bob.

Dianne'e söyle şapkadan uzak dursun.

You gotta tell me so I can tell Dianne.

Dianne'e söylemem için bana söylemelisin.

That's why Dianne keeps on goin like she does.

Dianne bu yüzden öyle yaşamaya devam ediyor.

I'm Detective Ed Nassar, Memphis P. D. You Dianne Sway?

Ben Nassar, Memfis polisinden. D.Sway misiniz?

Call Dianne, tell her Mark's okay.

Dianne'i ara. Mark iyi de.

We just monitored a call from Clint Von Hooser to Dianne Sway at the hospital.

Clint Dianne'i hastahanede aramış, hattı dinledik.

Get Dianne and Ricky and their doctor. We'll meet them at the airport.

Bütün aile ve doktorla havaalanında buluşacağız.

After Dianne signs it, we'll all be happy.

Dianne imzalasın, iyi olur.

Ask for Dianne, senior store detective.

Dianne'i sor, Mağaza Dedektifi.

- [Dianne] I'm so pleased.

- Çok memnun oldum.

I thought Diane Sawyer was.

Dianne Sawyer'ı sevdiğinizi sanıyordum.

Their names are Edmund and Dianne Wainford, ages 48 and 42.

Adlari Edmund ve Dianne Wainford. Yaslari 48 ve 42.

All I know is that's Edmund, and Dianne's in the bedroom.

O, Edmund. Dianne de yatak odasinda.

Dianne, I'm going to open the door, all right?

Dianne, kapiyi açacagim, tamam mi?

Please, Dianne.

Lütfen, Dianne.

The point is, Dianne, if you pull the trigger, no one will ever know the truth.

Mesele su ki, Dianne eger tetigi çekersen, asla kimse gerçegi ögrenemeyecek.

Dianne Dreyer's son is marrying Amy Lynn's daughter.

Dianne Dreyer'ın oğlu Amy Lynn'le evleniyor.

- Dianne, can you let me in?

- Dianne, girebilir miyim?

I did not call Dianne a failed actress.

Dianne'a başarısız aktris demedim ben.

Dianne, get Mum somewhere safe.

Annemi güvenli bir yere götür.

OK, David, Dianne, let's block up this window!

David, Dianne, bu pencereyi kapatalım.

Glue or something? Dianne, look.

Bak Dianne.

Dianne.

Dianne.

Dianne?

Dianne?

David, Dianne, let's go.

David, Dianne, hadi.