English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ D ] / Digby

Digby translate Turkish

122 parallel translation
I don't mind telling you, Digby I shall be glad to see the last of your precious pearl.
Size söylememin bir sakıncası yok, Digby, şu değerli incinizi umarım son görüşüm olur.
A disastrous jewel, Digby.
Başa bela olan bir mücevher, Digby.
- Don't be alarmed Bates merely a demonstration. - Mr. Digby?
- Bay Digby?
Tell me, Digby, just where in the building is the control of this ingenious electrical safety device?
Söyleyin bana, Digby, bu akıllıca yapılmış elektrikli güvenlik düzeneğinin kontrolü binanın tam olarak neresinde bulunuyor?
- Goodbye, Digby.
- Hoşça kalın, Digby.
- Goodbye, Mr. Digby.
- Hoşça kalın, Bay Digby.
Digby 447 62.
- Digby 44762. - Digby mi?
We haven't used Digby in almost two years now.
" İki senedir Digby kullanılmıyor.
This is Wonderful Digby and this is Omega.
Bu harika Digby, bu da Omega.
General Digby, if you can detach your forces in this area and approach Bristol from the east- -
General Digby, kuvvetlerinizi bu bölgeden çıkarıp Bristol'a doğudan yaklaşırsanız...
Off you go, Digby.
Başlıyoruz Digby.
" Arturo Wainwright, tractor salesman. Herbert Digby, coffin salesman.
"Arturo Wainwright, traktör satıcısı." "Herbert Digby, mezarcı."
It's old Digby.
Bu eski Digby.
His father is Arthur Digby Sellers.
Babası, Arthur Digby Sellers. O kimmiş lan?
Who the fuck is Arthur Digby Sellers?
Siktiğimin Arthur Digby Sellers'ı kimmiş?
So what? Fucking Arthur Digby Sellers wrote 1 56 episodes, Dude.
Amına koduğumun Arthur Digby Sellers'ı tam 156 bölüm yazdı işte, Ahbap.
You know, I'm gonna get me a new used Ford F-150 take a ride to Digby with Irene.
On, beyler, kendime az kullanılmış bir Ford F-150 alacağım Irene'i alıp, Digby'e gezmeye gideceğim.
Maybe the payoff went to... Digby Gibson when you tipped off the press.
Belki de bu para sen olayları basına sızdırdığında Digby Gibson a gitmiştir
I'm meeting Arthur Digby Laurence in 26 minutes and if you think he's the kind of man who tolerates tardiness you are sadly mistaken.
26 dakika sonra Arthur Digby Laurence'la buluşacağım. Onun gecikenlere müsamaha gösteren biri olduğunu sanıyorsan... fena halde yanılıyorsun.
He had a stuffed bear as a kid, Digby Bear.
Çocukken ayı bir kahramanı vardı, Ayı Digby.
Digby, Proctor, you fought with us at Marston. Why this treachery now?
Tanrı aşkına bunu nasıl yaparsınız?
Uh... Digby.
Digby.
Digby, the impact of the bullet on your chest fractured a rib and caused a hemopneumothorax.
- Digby, merminin çarpması sırasında bir kaburgan zarar görmüş ve hemopnömotoraksa sebep olmuş.
Digby's postop CBC shows a severe spike in the white blood cell count.
Digby'nin ameliyat sonrası kan sayımı akyuvar sayısının aşırı yüksek olduğunu gösteriyor.
Digby, have you had any recent illnesses, new piercings, tattoos, wounds?
Pekâlâ, Digby. Son zamanlarda hasta oldun mu? Takı taktın mı veya dövme yaptırdın mı?
Buy her a puppy the size of Digby, the biggest dog in the world.
Dünyanın en büyük köpeği Digby büyüklüğünde bir yavru mu alayım?
his father is arthur digby sellers.
- Babası Arthur Digby Sellers.
huh? who the fuck is arthur digby sellers?
Arthur Digby Sellers da kim?
fucking arthur digby sellers wrote 156 episodes, dude. huh.
Arthur Digby Sellers tam yüz elli altı bölüm yazdı Ahbap.
His dog Digby was 3 years, 2 weeks, 6 days, 5 hours, and 9 minutes old.
Köpeği Digby, 3 yıl, 2 hafta, 6 gün, 5 saat ve 9 dakikalıktı.
Olive Snook enjoyed her time with Digby.
Olive Snook, Digby ile zaman geçirmeyi seviyordu.
How is Digby?
Digby nasıl?
Can you get Digby's leash now?
Digby'nin tasmasını getirir misin şimdi?
Wasn't your old dog named Digby?
Senin eski köpeğinin adı Digby değil miydi?
Digby doesn't count.
- Geliyorum. - Digby sayılmaz.
Digby does count. No one's been through as much with me as digby.
Digby sayılır, benimle bir şeyler yaşayan onun kadar kimse yok.
Bye, olive.Bye, digby.
Hoşça kal, Olive. Hoşça kal, Digby.
While olive considered how mu she loved digby for paying attention to her when the pie maker would not, and digby considered how much he liked salt... the pie maker considered what the sentence would be for breaking and entering with no prior convictions.
Olive, turtacının aksine ona gösterdiği ilgiden dolayı Digby'i ne kadar çok sevdiğini düşünürken,... Digby de tuzu ne kadar çok sevdiğini düşünüyordu. Turtacı da sicili temiz birinin haneye tecavüzden ne kadar ceza alacağını düşünüyordu.
Digby, you awake?
Digby, uyanık mısın?
Not giving up, digby.
Vazgeçmek yok, Digby.
His dog, digby.
Köpeği, Digby.
In fact, three days prior, digby had made a decision.
Hatta ondan üç gün önce, Digby bir karar vermişti.
Wearied by his own loneliness back in coeur d'coeurs and sensinhis master's sorrow, digby Set out on a mission.
Coeur d'Coeurs'daki yalnızlığı canına tak etmiş bir şekilde,... sahibinin üzüntüsünü hissedip Digby, bir göreve koyulmuştu.
Despite numerous distractions, digby was determined to find young ned, the boy who Had given him a second chance at life...
Birtakım oyalayıcı şeylere rağmen, Digby genç Ned'i bulmaya kararlıydı.
Upon doing so, digby proved that love can overcome any obstacle.
Bunu yaparak, Digby sevginin her engeli aştığını kanıtlamıştı.
They could not touch, or digby would die.
Birbirlerine dokunamazlardı, yoksa Digby ölürdü.
- My apologies, Digby.
- Özür dilerim, Digby.
- My dear, Digby,
- Sevgili Digby,
Digby.
Digby.
Digby Owens.
Digby Owens.
This is Digby.
Bu Digby.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]