English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ D ] / Dingaan

Dingaan translate Turkish

63 parallel translation
Dingaan botha.
Dingaan Botha.
Okay, Dingaan.
Hazırız gibi görünüyor.
You're not much of the cheerleading type, are you, Dingaan?
Pek de amigoluk yapan biri değilsin. Değil mi, Dingaan?
I can't hold it. I'm losing it, Dingaan.
Onu kaybediyorum, Dingaan.
Dingaan!
- Dingaan!
Dingaan.
Dingaan.
We're gonna be okay, Dingaan.
İyi olacağız, Dingaan.
Dingaan.
- Dingaan.
Dingaan, you didn't do anything that every parent hasn't done 10 times a day.
Dingaan, sen her ebeveynin günde on kez yapmadığı bir şeyi yapmadın.
Dingaan?
Dingaan?
When they're focused on me, Dingaan, wearing his Faraday suit, is gonna climb over one of the big posts that generates the electrical fence right here on the opposite side of the ghetto at the closest proximity to the tether.
Bana odaklandıklarında Dingaan, Faraday kostümünü giyip bağlantı civarı yakınındaki gettonun ters tarafında olan elektrikli çite güç veren büyük direklerden birine çıkacak.
Should buy Dingaan a little time.
Dingaan'a zaman kazandırmalı.
After Dingaan makes it over the wall, he's gonna find his way to the base of that tether, and he's gonna set the explosives that will sever it.
Dingaan duvarı geçmeyi başardığında bağlantının oraya gidecek ve onu koparacak patlayıcıyı kuracak.
Look, if Dingaan doesn't cut this tether, you're the one who's trapped.
Bak, Dingaan bağlantıyı kesemezse tuzağa düşen sen olursun. Dingaan bağlantıyı kesecek.
Yeah, and how do we know that Dingaan here's not just gonna hop the fence and skedaddle?
Tamam, peki Dingaan'ın çiti geçip tüymeyeceğini nereden biliyorsunuz?
Where's Dingaan?
Dingaan nerede?
Dingaan and Hal's attack on the scorched Overlord's stronghold was a success - - a few fighters wounded, but no casualties.
Dingaan ve Hal kavrulmuş Amir'in sığınağına başarılı bir şekilde saldırdı. Bazı savaşçılar yaralandı ama kaybımız yok.
Um, the militia troops that Dingaan connected with had transport.
Dingaan'a mensup milis askerlerinin aracı vardı.
Dingaan! Help me!
Bana yardım et!
Dingaan's recon team was only supposed to scout a two-mile radius.
Dingaan'ın keşif takımı, yalnızca 2 millik çevrede keşif yapmakla görevliydi.
Dingaan should have taken more people.
Dingaan yanına daha fazla kişi almalıydı.
Whoa, whoa, Dingaan!
Dingaan!
Whatever Dingaan saw could be headed this way.
Dingaan'ın gördüğü her neyse, buraya doğru geliyor olabilir.
Dingaan...
- Dingaan.
Dingaan.
- Dingaan
What is that thing on Dingaan?
Dingaan'ın üstündeki şey de ne?
Dingaan?
- Dingaan?
Dingaan got the foundry's backup generator started, so at least we got light and heat.
Dingaan dökümhanedeki yedek jeneratörü çalıştırdı. En azından ışık ve ısıtmamız mevcut.
Dingaan, Tector, don't let anybody through.
Dingaan, Tector, başkalarının geçmesine izin vermeyin.
Dingaan, feeling brave today?
Yapılacak çok şey var ama zamanımız az.
No less than yesterday. No more than tomorrow.
Dingaan, bugün kendini cesaretli hissediyor musun?
Well, Dingaan and Denny in the forward position ready to warn us when the Espheni are near.
Dingaan ve Denny Espheni yaklaştığında bizi uyarmak için ileri mevzide hazırda bekleyecek.
Go! Dingaan, come on!
Gidelim Dingaan, hadi!
They're gone, Dingaan!
Öldüler, Dingaan!
Dingaan helped.
Dingaan da yardım etti.
Except Dingaan.
Dingaan gelmiyor.
Dingaan and Matt crop-dusted the last of the skitters.
Dingaan ve Matt son Sıçrayanları da temizledi.
Run! Dingaan, get him in the truck!
Dingaan, arabaya al onu!
Dingaan, grab the comms truck.
- Dingaan, zırhlı araca bin.
Cochise and Dingaan can join us after they figure out that damn Espheni hub.
Cochise ve Dingaan, o lanet Espheni aktarıcısını çözüp, bize katılırlar.
Uh, Dingaan.
Dingaan.
He's going to get Dingaan, and he's going to get Cochise, and I need you to go join them.
Gidip Dingaan ve Cochise'i alacak. Onlara katılmanız lazım.
Maybe I can go in and see what Dingaan saw - -
Belki ben de Dingaan gibi içine bakıp...
That thing gave Dingaan and me one hell of a headache.
O şey Dingaan ve beni, cehennem gibi bir baş ağrısına maruz bıraktı.
Dingaan, get him something to cool him down.
Dingaan, soğuk bir şeyler bul.
Dingaan!
Dingaan!
!
- Dingaan!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]