English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ D ] / Dingleberries

Dingleberries translate Turkish

22 parallel translation
Ladies and gentlemen, dingleberries on parade.
Bayanlar, baylar, işte salaklar.
I am so there! Sorry, pally. The Dingleberries are sold out.
Pardon, ahbab, biletler tükendi.
Another word you don't hear too often is "Dingleberries!" You know?
çok sık duymadığınız diğer sözcük ise "Dingleberries!" ( dingleberries : anus etrafındaki kıllara yapışan feçes yada tuvalet kağıdı parçası ) ya da ( becerisiz kişi ) biliyor musunuz?
I guess this is'cause "dingleberries" is one of them words you don't say too much past your tenth birthday!
sanırım bu 10 yaşını geçtikten sonra pek kullandığınız bir söcük olmadığından!
It't not a grown-up's word! It's a kid's word! "Dingleberries!"
Büyüklerin kelimelerinden değil bir çocuk kelimesi "Dingleberries!"
"Dingleberries!"
"Dingleberries!"
"John, you may want to hang some dingleberries over the front door!"
"John, önkapını üzerine biraz dingleberries!" asmak isteyebilirsin
"And when Mary Ann comes over she can kiss you under the Dingleberries!" It is to be devoutedly wished that she would kiss me under the Dingleberries!
" ve mary geldiğinde onu Dingleberry lerin altında öpebilirsin beni öpeceği ayrı olarak dilenmeli Dingleberry lerin!
Boogers and dingleberries.
Tatak ve bok.
Dingleberries.
- Nehirtlen.
with a bunch of dingleberries. Insurgents. ( leaders )
Bir kaç meyve ağacıyla isyancılar...
A bunch of dingleberries hanging around, just waiting for a shit storm.
Bir kaç ağaç etrafında çevrelenmişler, Lanet bir fırtınayı bekliyorlar.
And we just happen to be the fucking turds... going through the asshole. And all the dingleberries are just surrounding us, trying to kill us. That's what I think about Iraq.
Ve biz orada dibimize kadar düzülüyoruz, ve pislikler çevremizi kuşatıyorlar, bizi öldürmeye çalışıyorlar
Hey, dingleberries.
Lan ikiz dingiller!
Oh, yeah, you probably don't have the dingleberries to do it.
Evet... Bunu yapacak kadar andaval olamazsın sen.
What did you do - - clean her dog's dingleberries?
Ne yaptın? Köpeğinin tüylerini mi temizledin?
I'd rather pick dingleberries out of my Aunt Frieda's butt than do that stupid shit.
Bu boktan şeyi yapmaktansa Frieda halamın kıçından bokunu çıkarırım daha iyi.
- Why are dingleberries brown?
- Götte kalan kalıntılar neden kahverengidir?
"Caputo's dingleberries"?
"Caputo'nun kıç kıllarındaki boklar" mı?
I've had dingleberries longer than these.
Götümdeki kıllar bundan daha uzun.
Little dingleberries.
Küçük göt kılları.
The Wild Dingleberries?
Vahşî Dingleberries ha?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]