English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ D ] / Discovering

Discovering translate Turkish

697 parallel translation
I'm all about discovering new talents.
Ben yeni yetenekler keşfetmek istiyorum.
Is it because of that rumor... about me discovering that dead child's body and getting stabbed in the back?
Tornavida sırtıma saplandıktan sonra... -... ölü çocuk bulundu, bu yüzden mi?
You will lend your assistance in discovering and apprehending all persons who may be concerned.
Bu işle ilgili olan herkesin aranmasını ve bulunmasını istiyorum. Benim James Smith veya herhangi bir Vadi sakiniyle sorunum yok.
I'm just discovering that I like it prodigiously!
Yavaş yavaş farkına varıyorum ki kasabanız çok güzel!
But imagine my embarrassment at discovering that $ 5,000 offer was just hooey.
Ama düsünün, 5.000 dolarlik teklifin palavra oldugunu ögrensem... ne denli sikilirim.
There I was, a man without a country, alone, discovering a murder.
Yurtsuz bir adam, tek başına, bir ceset buluyor.
On discovering that she was, did you make any attempt to explain the situation to Monsieur Grandfort?
Evli olduğunu keşfedince..... durumu Mösyö Grandfort'a açıklamaya kalktınız mı?
Dr. Meacham, we happen to know that you're on the threshold... Of discovering limitless amounts of free nuclear energy.
Dr. Meacham, fark ettik ki, sınırsız nükleer enerji kullanımı keşfinin eşiğindeydiniz.
- Discovering occupied territory?
- İşgal topraklarını keşfediyor.
Perhaps discovering half of it was true he thought the rest was too.
Belki yarısının doğruluğunu keşfedince...
" upon discovering in such a brutal and public style
"... beni nasıl üzdüğünü anlatamam ".
"He who causes the death of spouse, daughter or sister upon discovering her in illegitimate carnal relations and in the heat of passion caused by the offense to his honor or that of his family will be sentenced to three to seven years".
"Her kim, karısının, kızının ya da kız kardeşinin gayrimeşru... bir cinsel birliktelikte bulunduğunu öğrenmesi üzerine... onurunu ya da aile şerefıni korumak adına, onlardan birinin... ölümüne sebep olursa, üç yıldan yedi yıla kadar ceza alır".
"He who causes the death of spouse, daughter or sister, upon discovering her in illegitimate carnal relations, and in the heat of passion caused by the offense to his honor, etc."
" Her kim, karısının, kızının ya da kız kardeşinin gayrimeşru... cinsel birliktelikte bulunduğunu öğrenmesi üzerine... onurunu ya da aile şerefıni korumak adını, onlardan birinin, vs...
You shouldn't have any trouble discovering exactly where it is.
Yerini öğrenmen zor olmayacak.
Proved guilty, what Richard Kimble could not prove was that moments before discovering his wife's body, he encountered a man running from the vicinity of his home.
Suçlu bulunan Kimble, şunu kanıtlayamadı : Karısının cesedini bulmadan az önce, Evinin oradan kaçan bir adama rastlamıştı.
Only if he succeeds in discovering the man who made him an outcast, can he again be Richard Kimble.
Ne zaman kendisini toplumun dışına iten tek kollu adamı yakalarsa o zaman yeniden Richard Kimble olabilecekti.
Proved guilty, what Richard Kimble could not prove was that moments before discovering his murdered wife's body, he saw a one-armed man running from the vicinity of his home.
Suçlu bulunan Richard Kimble'ın kanıtlayamadığı şey ise karısının cesedini bulmadan önce evinden kaçan tek kollu bir adam gördüğüydü.
Proved guilty, what Richard Kimble could not prove, was that moments before discovering his wife's body, he encountered a man running from the vicinity of his home.
Suçlu bulunan Richard Kimble şunu kanıtlayamadı : Karısının cesedini bulmadan az önce, Evinin oradan kaçan bir adama rastlamıştı.
Proved guilty, what Richard Kimble could not prove was that moments before discovering his wife's body, he encountered a man running from the vicinity of his home.
Suçlu bulunan Richard Kimble, şunu kanıtlayamadı : Karısının cesedini bulmadan az önce, Evinin oradan kaçan bir adama rastlamıştı.
Proved guilty, what Richard Kimble could not prove was that moments before discovering his murdered wife's body, he saw a one-armed man running from the vicinity of his home.
Yargılanıp suçlu bulunmuştu... Richard Kimble şunu kanıtlayamamıştı : karısının cesedini bulmadan az önce evinin civarından koşarak uzaklaşan tek kollu bir adama rastlamıştı.
Proved guilty, what Richard Kimble could not prove was that moments before discovering his murdered wife's body, he saw a one-armed man running from the vicinity of his home.
Suçlu bulunan Richard Kimble'ın kanıtlayamadığı şey öldürülen karısının cesedini bulmadan az önce evinin civarından koşarak uzaklaşan... tek kollu bir adama rastladığıydı.
Proved guilty, what Richard Kimble could not prove was that moments before discovering his murdered wife's body, he saw a one-armed man running from the vicinity of his home.
Suçlu bulunan Richard Kimble şunu kanıtlayamamıştı karısının cesedini bulmadan az önce evinin civarından kaçan tek kollu bir adam görmüştü.
Proved guilty, what Richard Kimble could not prove was that moments before discovering his murdered wife's body, he saw a one-armed man running from the vicinity of his home.
Suçlu bulunan Richard Kimble eşinin cesedini bulmadan önce evinin civarından kaçan tek kollu bir adamı görmüştü.
Proved guilty, what Richard Kimble could not prove was that moments before discovering his wife's body, he encountered a man running from the vicinity of his home.
Suçlu bulunan Richard Kimble şunu kanıtlayamadı : Karısının cesedini bulmadan az önce, Evinin oradan kaçan bir adama rastlamıştı.
Proved guilty, what Richard Kimble could not prove was that moments before discovering his wife's body, he encountered a man running from the vicinity of his home.
Suçlu bulunan Richard Kimble'ın kanıtlayamadığı karısının cesedini bulmadan hemen önce evinden kaçan tek kollu bir adam gördüğüydü.
Proved guilty, what Richard Kimble could not prove was that moments before discovering his murdered wife's body, he saw a one-armed man running from the vicinity of his home.
"Suçlu bulunan Richard Kimble şunu kanıtlayamamıştı : " Karısının cesedini bulmadan az önce, evinin civarından koşarak uzaklaşan... "... tek kollu bir adamı görmüş olduğuydu.
If there was anything on the moon worth discovering, there...
Eğer Ay'da keşfetmeye değer şeyler varsa - -
Proved guilty, what Richard Kimble could not prove was that moments before discovering his murdered wife's body, he saw a one-armed man running from the vicinity of his home.
Suçlu bulunan Richard Kimble şunu kanıtlayamadı öldürülen karısının cesedini bulmadan az önce evinin civarında kaçan tek kollu bir adam görmüştü.
Proved guilty, what Richard Kimble could not prove was that moments before discovering his murdered wife's body, he saw a one-armed man running from the vicinity of his home.
Mahkûm edilen Kimble şunu kanıtlayamamıştı karısının cesedini bulmadan az önce evinin civarından kaçan tek kollu bir adamı görmüştü.
Proved guilty, what Richard Kimble could not prove was that moments before discovering his murdered wife's body, he saw a one-armed man running from the vicinity of his home.
Suçlu bulunan Richard Kimble şunu ispat edememişti öldürülen karısının cesedini bulmadan önce evinin civarından kaçan tek kollu bir adamı görmüştü.
Proved guilty, what Richard Kimble could not prove was that moments before discovering his wife's body, he encountered a man running from the vicinity of his home. A man with one arm.
Suçlandı ama karısının cesedini bulmadan az önce evinin civarından kaçan bir adama rastlamıştı tek kollu bir adam.
Proved guilty, what Richard Kimble could not prove was that moments before discovering his murdered wife's body, he saw a one-armed man running from the vicinity of his home.
Suçlu bulunan Kimble şunu kanıtlayamamıştı öldürülen karısının cesedini bulmadan az önce evinin civarından kaçan tek kollu bir adam görmüştü.
Proved guilty, what Richard Kimble could not prove was that moments before discovering his murdered wife's body, he saw a one-armed man running from the vicinity of his home.
Suçsuz olan Richard Kimble şunu kanıtlayamamıştı karısının cesedini bulmadan az önce tek kollu bir adamın evinden koşarak uzaklaştığımı görmüştü.
Like being drunk on too much champagne Discovering this gallant heaven
İşte bu şeklide şampanya içerek çakır keyif olurken bu muhteşem cenneti de keşfetmiş olursunuz.
One of the nice things about doing this telethon in addition to raising money, is discovering new talent.
Bayanlar baylar, bu bağış programının güzel tarafı yani para toplamak dışında, yeni yetenekleri de keşfetmek.
Your ingenuity in discovering the whereabouts of your companions is noteworthy.
Arkadaşlarınızın yerini tespitteki zekanız takdire değerdi.
It's like discovering Atlantis.
Bu Atlantis'i bulmak gibi. Ya da Shangri-La'yı.
You really speak as if you were just discovering love, as if you never loved anyone before.
Sanki aşkı yeni keşfetmiş, daha önce hiç aşık olmamış gibi konuşuyorsun.
Here is where I am discovering new facts with regard to the sex... that some day they will turn me into a great man.
Cinsellik dünyasındaki görülmemiş keşiflerimi burada yapıyorum. Birgün beni büyü üne kavuşturacaklar.
And prevent the others from discovering yours.
Kendinizinkini keşfederken ayrıca diğerlerininkini bulmak.
Him assigning us secrets, us discovering them.
Bize çeşitli sırlar verdi ve onları bulmamızı istedi.
Not counting the times they've tried to stop me from discovering what Kananga's protecting.
Beni Kananga'nın neyi koruduğunu bulmamam için kaç kez durdurmaya çalıştıklarını ise saymıyorum.
I... If you are a lady's maid, your ladies never have a chance of discovering if you are a good cook.
Eğer bir oda hizmetkarıysanız, patronlarınız aşçılık yeteneğinizi nereden bilebilirler ki?
"I alone succeeded in discovering the secret of bestowing life."
"Yaşamı yeniden bahşetmeyi tek başıma başardım."
Discovering my consciousness... was like finding a million dollars in the street.
Bilincimin keşfi sokak ortasında... bir milyon dolar bulmak gibiydi.
With one exception, the critics are merciless even discovering points of similarity in the erotomaniac drawings of the mentally deranged,
Bir tanesi hariç eleştiriler acımasız benzerliği işaret etmeyi keşfetmesine rağmen erotizmcilerin çekişmeleri zihinleri allak bullak ediyor.
You on the same plane, just happening by with the taxi cab, discovering the note from Dragon.
Aynı uçakta olman, taksiyle geçmen... Dragorun notunu bulman.
She's the child every teacher dreams of discovering in her classroom.
Hadi ama, Bayan McGuirk. Ağlamayın. Sizin hatanız değil.
and winds up discovering the unholy city of Timgad.
Ophir'i bulmak için harcayan adam sonuşta melun şehir Timgad'ı bularak hesabı kapatıyor.
Discovering this gallant heaven
Ve böylece de şampanya ile çakır keyif olunur.
It was he who disinterred the body, discovering it was still alive.
- Çocuk için mezarı kazan kişiydi o

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]