English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ D ] / Dn

Dn translate Turkish

88 parallel translation
Yes, yes, i've always Had qu ite a fon dn ess For ch i ldren, you know.
Evet, çocukları oldum olası çok sevmişimdir.
YES, THAT'S WHAT I THOUGHT. BUT SOMEHOW, THAT DI DN'T SEEM LIKE YOU.
Sanki anlattığın olayları yaşamış gibiymişsin.
DI DN'T I SEE YOU- -
Evet, doğru. Kırmızı ışıkta durmuştum.
Are you out of your mind?
Aklını mı kaçırıdn?
From Rahikainen, of course.
Rahikainen'dn tabi ki.
Dn him.
Onunla ilgili.
- Dn the road.
- Yollardaydım.
Dn your right. You got some chaparraI.
Sağında laden çiçeği yetişiyor.
Dn't french kiss in a million years.
Asla fransız öpücüğü yapmam.
The mermaid coul dn't live on land... because she had a fish-tail...
Denizkızı karada yaşayamaz.. çünkü balık kuyruklu.
- It's the DN International.
- DN International.
I dn't care about the mines,
Hazineler, umrumda değil.
Because you wou, dn't give up, you'll be able to see a dream.
Pes etmediğin için, rüyanı göreceksin.
- GP.
- DN
I dn't your boy, but I know how he felt.
Oğlunuzu tanımıyorum ama nasıl hissettiğini biliyorum.
The papers Expressen, Aftonbladet and DN are here to interview Carina.
Expressen, Aftonbladet ve DN gazeteleri Carina'yla röportaj yapmaya geldiler.
50 dn on whether shepherd shows up to challenge finn to a duel.
Benden 50 papel, Shepherd'ın Finn ile düellosunda ona meydan okumasına.
Well, I-I dn't even know if I'd be invited to the wedding.
Şey, düğüne davet edilip edilmeyeceğimi bile bilmiyordum.
I am doing a dn fine job.
Çok da iyi bir is yapiyorum.
You're lured to mystery.
Gizemi çağırıdnız.
You're lured to danger.
Tehlikeyi çağırıdnız.
Which is why bob smith dn't struggle against his bondage.
Bob Smith, bu yüzden saldırganına boyun eğdi.
hold it. You dn't say anything about the ice sculpture.
Buz heykeliyle ilgili birşey söylemedin.
I work with this woman practically every da dn't even know she was a mother, let alone a victim of a horrible tragedy.
Bu kadınla hergün çalışıyorum, onun böyle, bir trajedi kurbanının annesi olduğunu bilmiyordum.
dn't see his picture.
Resmini görmedim.
My dn't missing.
Kızım kayıp değil.
But he dn'idt want to cross over?
Fakat karşıya geçmek istemedi?
dn'wa toight.
Dövüşmek istemedi.
But i, you know, i-I turned him d dn.
Ama onu reddettim. - Ne?
Speaking of exiled parents, did you know that dn alreadyhas a headstone at the emetery?
Sürgün ailelerden söz açılmışken, Dan'in kendisi için şimdiden mezar taşı aldığını biliyor muydun?
She d / dn'z'like you!
O seni sevmedi!
If it were b ack it wou dn't be pecu iar!
Siyah olsaydı tuhaf diye adlandırılmazdı!
Wou dn't be better to give ourse ves up?
Teslim olsak daha iyi olmaz mı?
But we shou dn't talk about this in here, right?
Ama bunu burada konuşmamalıyız, değil mi?
I dn't say that it doesn't bother me, Larry.
Rahatsız olduğumu söylemedim, Larry.
And I dn't want to lose you.
Ve seni kaybetmek istememem.
No, the last time I was Joseph when he showed last night.
Hayır, dn akşam göründüğünde Joseph'tim ozaman.
Dn'be embarrassed.
Utanma.
I'm a man searching for a woman, the mother of my children.
Ben bir erkeiğim ve bir kadın istiyorum, kaıdn ki ; çocuklarımın annesi olacak.
He forgot wipe this dn.
Burayı silmeyi unutmuş.
I dn't know anyone was here.
Burada kimse yok sanıyordum.
I-I-I--I'm letting my daughter down, I'm letting everyone dn, and I-I feel so scared.
kızıma hayal kırıklığı yaşatıyorum, herkese hayal kırıklığı yaşatıyorum, çok korkmuş hissediyorum.
That you would find this, and i dn't want everyone else to know about it.
Gittim çünkü bunu öğreneceğini biliyordum ve başkasının bilmesini istemedim.
I dn't know how to swim.
Yüzmeyi bilmiyorum.
This is how today should've gone dn.
Bugün böyle olmalıydı.
You need to come dn here and talk some sense into him.
Buraya gelip onunla mantıklı bir şekilde konuşman lazım.
I even wrote a letter to my father, but when I realized that dn't know where to send it, you know, that's when it hit me.
Babama bile mektup yazdım ama sonradan adresini bile bilmediğimi fark ettim. İşte o zaman dank etti.
YES, S I R, BUT I DI DN'T MEAN NOTHING.
Sen Martin Sloan musun?
HE MADE YOU FRIGHTEN ED, DI DN'T H E?
Tabii ki korkuttu.
DI DN'T THE DOCTORS TELL YOU
- Nasıl yani?
How you dn'?
- Selam.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]