Do we have an agreement translate Turkish
52 parallel translation
Do we have an agreement?
Anlaştık mı?
So what, do we have an agreement?
Ne olmuş yani, bizim bir anlaşmamız var?
Do we have an agreement?
Bir anlaşmaya vardık mı?
- Do we have an agreement?
- Anlaşmamız vardı hani?
Well, Mr. Reede, do we have an agreement on custody or not?
Bay Reede, vesayet konusunda anlaşma var mı, yok mu?
- Colonel, do we have an agreement?
- Albay, bir anlaşma yaptık mı?
So, do we have an agreement?
Bir anlaşma yapacak mıyız?
Do we have an agreement, Mr. Mercado?
Anlaştık mı Bay Mercado?
Do we have an agreement or not?
Anlaştık mı anlaşmadık mı?
- Do we have an agreement this time /
- Bu sefer anlaşmayı yapabilecek miyiz? - Evet.
- Do we have an agreement?
- Anlaştık mı?
So do we have an agreement there?
Anlaştık değil mi?
– So, do we have an agreement?
- Tamam, anlaşılmadı mı?
So do we have an agreement?
Pekâlâ anlaştık mı?
So do we have an agreement, or don't we?
O hâlde, anlaştık mı anlaşmadık mı?
So do we have an agreement?
Anlaştık mı?
You say no, you play games, you stall, I walk out, and it goes to the lawyers. Do we have an agreement?
Hayır dersen, oyun oynamaya çalışırsan, beni oyalamaya çalışırsan, çeker giderim ve iş avukatlara geçer.
Do we have an agreement?
Bu konuda anlaştık mı?
Do we have an agreement?
Anlaşıldı mı?
- Do we have an agreement?
- Bir anlaşma yapacak mıyız?
Do we have an agreement?
Bir anlaşma yapacak mıyız?
Do we have an agreement?
- Anlaşmaya vardık mı?
So... do we have an agreement?
Evet.. Anlaşmaya vardık mı?
Do we have an agreement or don't we? We said we wouldn't smear each other.
Birbirimize leke sürmeyeceğiz demiştik.
Do we have an agreement, or do we send the note and exterminate your men?
Anlaştık mı yoksa notu gönderip adamlarının kökünü mü kazıyacağız?
- Do we have an agreement?
- Bu konuda anlaştık mı?
Now, do we have an agreement, or would you like the detective to meet that girl?
Anlaştık mı yoksa dedektif, kızla mı tanışsın?
Mr. Ambassador... do we have an agreement?
Büyükelçi anlaştık mı?
Do we have an agreement?
Anlaşma hazır mı?
Do I correctly assume that we have an agreement?
Anlaştığımızı farzedebilir miyim?
Do we have an agreement?
- Anlaştık.
I have no doubt you are right, but we do have an agreement, yes?
Haklı olduğunuza hiç şüphem yok. Ama bir anlaşmaya vardık, değil mi?
I appreciate that, I do, but we had an agreement and you have not done your part.
Bunu anlıyorum, gerçekten ama bir anlaşmamız vardı ve sen üzerine düşeni yapmadın.
Whatever you do or say or present to me on this visit shall not alter my critical analysis of this band, you understand, so I will eat this sandwich if we have an agreement that there's no implicit quid pro quo.
Ne söylersen söyle, ya da ne yaparsan yap, grup hakkındaki eleştirel analizimi değişmeyecek. Anlıyorsun, öyleyse, eğer bu konuda anlaştıysak, bu sandviçi yiyeceğim. Eğer üstü kapalı olarak bir şey ima etmiyorsan.
Yes, we have a plan... and we have an agreement, do we not?
Evet. Bir planımız var. Anlaşma da yaptık değil mi?