Do you know what that feels like translate Turkish
34 parallel translation
Do you know what that feels like?
O hissi biliyor musun?
Do you know what that feels like?
Bunun nasıl bir duygu olduğunu biliyor musun?
Do you know what that feels like?
Nasıl bir duygu bu, biliyor musun?
Do you know what that feels like?
- Bu nasıl bir his biliyor musun?
Do you know what that feels like? - Do you?
Bunun nasıl bu duygu olduğunu biliyor musun?
- Do you know what that feels like?
Bu nasıl bir şey biliyor musunuz?
Do you know what that feels like?
O hissi bilir misin?
When my Dad used to look at me there was hate in his eyes. Do you know what that feels like?
Babam bana baktığında, gözlerinde nefreti görürdüm.
Do you know what that feels like?
Siz bunun nasıl bir duygu olduğunu biliyor musunuz?
Do you know what that feels like?
Bu nasıl bi his biliyor musun?
Do you know what that feels like?
Bunun nasıl bir his olduğunu biliyor musun?
Do you know what that feels like?
Bunun nasıl bir his olduğunu bilir misin?
Do you know what that feels like, Batiatus?
Sense bana suratıma işemek için çükünü sunuyorsun.
Do you know what that feels like, Batiatus?
Bu nasıl bir histir bilir misin Batiatus?
Do you know what that feels like?
Bunun nasıl hissettirdiğini biliyor musun?
I'm a failure. I mean, do you know what that feels like?
Böyle hissetmek nasıldır, bilir misin?
Do you know what that feels like?
Nasıl bir his olduğunu biliyor musunuz?
Do you know what that feels like? !
Bunun nasıl hissettirdiğini biliyor musun?
Do you know what that feels like?
Nasıl bir duygu olduğunu biliyor musunuz?
Do you know what that feels like?
Nasıl bir his biliyor musun?
Do you know what that feels like?
Nasıl hissettiriyor bilir misin?
Do you know what it feels like to go an entire life and realize that none of it matters?
Yaşanmış koca bir hayatın önemi olmadığını farketmenin nasıl hissettirdiğini biliyor musun?
And I know what it feels like when they do that sort of thing to you.
Sana böyle şeyler yaptıklarında nasıl hissettiğini iyi bilirim.
Do you know what it's like to have no one and nothing, how totally awful that feels?
Hiç kimsenin ve hiçbir şeyinin olmamasının nasıl bir duygu olduğunu biliyor musun ve bunun berbat bir şey olduğunu?
I actually do know what it feels like to think that you ruined someone else's life.
Artık biliyorum, başkasının hayatını mahvetme hissini.
You're interested. You wanna know what it feels like to do the things that I do. I see you.
Sen bunları yapmanın bana ne hissettirdiğini bilmek istiyorsun.
I just wanted to let you know that I do know what it feels like, to lose hope.
Sadece umudunu kaybetmenin nasıl bir his olduğunu bildiğimi bilmeni istedim.
Do you know what it feels like to find out about something like that from somebody else?
Böyle bir şeyi, başkasından duymanın ne demek olduğunu biliyor musun?
I know what that feels like, and I would never do that to you.
Bunun nasıl bir his olduğunu biliyorum ve bunu sana asla yapmam.
No, I just want you to know what it feels like to be me In here with you, and if you're not willing to do that, Then what the hell good are you?
Hayır, sadece burada benim gibi olmanın ne demek olduğunu anlamanı istiyorum bunu da yapamıyorsan işinde nasıl iyi oluyorsun sen?
Do you know what it feels like to put yourself out on the line creatively and then have someone you love tell you that they don't understand it?
Sevdiğin birinin yaratıcılığını ortaya dökerek yazdığın şeyleri anlamadığını söylemesi nasıldır bilir misin?
Do you know what that feels like?
Nasıl bir his olduğunu biliyor musun?