English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ D ] / Doodlebug

Doodlebug translate Turkish

27 parallel translation
Just standin'there sputtering'like a doodlebug!
Orada dikilmiş cırcır böceği gibi ötüyorsun!
Lower than a doodlebug!
bir fareden bile daha aşağılık insanlar!
No, that second doodlebug this afternoon dropped right behind the post office... just as I was askin if these were sorted out.
Hayır öğleden sonraki ikinci bomba tam da postanenin yanına düştü. Tam da bunlar sıraya kondu mu diye sorarken.
Doodlebug dropped right is only V-1.
Bomba tam da postane sadece V-1.
- Wonder where that doodlebug dropped.
- O bombanın nereye düştüğünü merak ediyorum.
Scandals, paradise, a doodlebug trap
"Skandallar, cennet," "maden arama tuzağı."
- Doodlebug!
- Allah kahretsin!
Where's the doodlebug?
Bizim ufaklık nerede?
Kiss the doodlebug for me.
Ufaklığı öp benim için.
Where is the doodlebug?
Ufaklık nerede?
If I ever found out you were taking my pizzas home for your own eating pleasure I will crush you like a doodlebug!
Eğer pizzaları kendi zevkiniz için evde yediğinizi öğrenirsem Sizi bir küçük böcek gibi ezerim!
With S.U. behind and seconds left... my supply of homespun sayings is lower than a doodlebug in Aunt Tillie's root cellar.
Benim uydurma deyimlerim, Tillie teyzemin kilerindeki şarap şişeleri gibi bitti.
Oh, sorry, doodlebug.
Özür dilerim, uçuç böceği.
That's okay, doodlebug.
Önemli değil, fıstığım.
The running's being made by Future Proof, followed by Henley's A Washout and Doodlebug Dreamer, while Atlantis Rising brings up the rear.
Koşu Future Proof la başladı, Henley's A Washout ve Doodlebug Dreamer peşinde, Atlantis Rising artık freni bıraksa iyi olacak
"Aw, you're a doodlebug." "No, you're a doodlebug."
* Seni küçük tırtıl. * * Sensin tırtıl. *
You're getting an early start this morning, doodlebug.
Bu sabah bayağı erkencisin tırtılım.
Oh, bye, little doodlebug.
Oh, hoşçakal, minik bomba.
Bye, doodlebug.
Hoşçakal, bomba.
Doodlebug, doodlebug, go away home. - Doodlebug. - Doodlebug, doodlebug, go away home.
Bu parmak tutmuş, bu temizlemiş, bu pişirmiş bu yemiş, bu da "hani bana hani bana" demiş.
Aren't you, doodlebug?
Değil mi, güzelim?
Oh, you silly doodlebug.
Şapşal çocuk ya.
Thanks, doodlebug.
- Teşekkürler, uçan bomba.
Monarch butterfly, earwig, roly-poly, doodlebug, beer cap, ant, beer bottle, Barney.
Kelebek, kulağakaçan tespih böceği, çiyan bira kapağı, karınca, bira şişesi, Barney.
Night-night, doodlebug.
İyi geceler tatlı böceğim.
Hey, doodlebug.
Selam, böceğim.
Yup, just a minute, doodlebug.
- Hemen geliyorum böcüğüm.
doodle 109

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]