Duddy translate Turkish
64 parallel translation
Don't be a luddy-duddy.
Eski kafalı olma.
You fit her description of me... better than I do myself, you old fuddy-duddy.
Onun tarifine benden daha iyi uyuyorsun.
That fuddy-duddy?
- O can sıkıcıyı mı?
He's not a fuddy-duddy.
- Can sıkıcı değil.
You're not going to be an old fuddy-duddy?
Bugün hiç mızmız bir ihtiyar gibi davranmayacaksın.
And these old fuddy-duddy... rough-dried ain't-never-beens... you know, they ain't gonna give him a break.
Ama o geri kafalı herifler, hiçbir bok olamamış herifler... onunla hiç ilgilenmezdi.
Yeah, He sure didn't look like a old Fuddy duddy.
Öyle, eski kafalı birine benzemiyor.
Oh, Geoffrey, don't be such a fuddy-duddy!
Geoffrey, o kadar örümcek kafalı olma!
Your father paid me well to be a fuddy-duddy and I shall continue to be so until I get you safely home to London.
Babanız örümcek kafalı olmam için bana iyi para ödüyor güven içinde evinize Londra'ya dönene kadar da örümcek kafalı olacağım.
Ain't my Sonny-boy here the biggest old fuddy-duddy you ever saw?
Bu Sonny'ciğim, gördüğün en dik başlı adam değil mi?
To Buddy.
Duddy'ye.
You old fuddy-duddy.
Seni örümcek kafalı.
You're just being an old fuddy-duddy, Kaji. Please come to Customer Service on the first floor.
Sen sadece yaşlı başlı birisin bay Kaji.
'Cause I was a fuddy-duddy.
'Çünkü ben gerçekten örümcek kafalı biriydim.
Fuddy-duddy.
Örümcek kafalı.
Did anyone ever tell you you're a fuddy-duddy?
Eski kafalı olduğunu sana söyleyen oldu mu hiç?
Did anyone ever tell you you're kind of a sexy fuddy-duddy?
Seksi bir eski kafalı olduğunu söyleyen oldu mu peki?
Tried to tone down the whole fuddy-duddy image.
Bu imajı yumuşatmam gerek.
You go on with your frisky self, and don't let Mr. Fuddy-Duddy piss on your parade.
Sen ona bakma ve sakın gamlı baykuşun eğlenceni bozmasına izin verme.
Jacky Duddy.
Jacky Duddy.
Okay, Jacky Duddy, Michael Kelly...
Tamam, Jacky Duddy, Michael Kelly...
Where are those Duddy girls?
Duddy'lerin kızları neredeler?
Look after the Duddy girls.
Duddy'lerin kızlarına bakın.
Gerard Vincent Donaghy, age 17 John Francis Duddy, age 17...
Gerard Vincent Donaghy, 17 yaşında John Francis Duddy, 17 yaşında...
Go back to car, Duddie.
Arabaya dön Duddy.
The hair, the clothes, the fuddy-duddy personality. What do they know about my personality?
- Huyumu ne bilirler ki?
Stop being such a fuddy-duddy.
Eski kafalı olmayı bırak!
Or have you still got some of that old fuddy-duddy thinking?
Yoksa eski kafa bazı düşüncelere mi sahipsin?
A bit fuddy-duddy, darts, for a couple of young lads.
Biraz eski kafalılık ama dart siz gençlere göre.
Isabella, I hate to be a fuddy-duddy but we keep the house smoke free.
Isabella. aşırı titizlendiğimi sanma ama evi dumansız tutmaya çalışıyoruz.
You remember my old fuddy duddy uncle, don't you?
Şu benim yaşlı, geri kafalı amcamı hatırlıyorsun değil mi?
Uncle Duddy's wedding.
Duddy amcamın düğününde.
Oh, Jen, don't be such an old fuddy-duddy.
Jen, bırak şu geri kafalılığı.
Oh, don't be such a fuddy-duddy, Alan.
Saçma sapan konuşma, Alan.
Duddy.
Duddy.
These are your school chums, not the fuddy-duddy Lava Springs staff.
Bunlar okul arkadaşların, yaşlı ve sıkıcı Lava Springs personeli değil.
Don't be an old fuddy-duddy.
Mızmız bir ihtiyar gibi davranma.
You know what? You are a fuddy-duddy.
Biliyor musun, sen eski kafalının birisin.
I'm... I'm a fuddy-duddy?
Ben mi eski kafalıyım?
I always thought Erik was kind of a fuddy-duddy.
her zaman erik in bir çeşit fuddy-duddy olduğunu düşünmüşüdür.
Call me an old fuddy-Duddy, but I think anytime the tumescent head makes an appearance, it's cheating.
Bana içi geçmiş diyebilirsin ama koca kafanın teki bu konuda gösteriş yapıyorsa emin ol aldatıyordur.
I was such a fuddy-duddy.
Ne? Bu benim işim.
Obviously I'm just a-a dithering old fuddy-duddy standing in the way of everyone's fun.
Açıkça görülüyorki, ben herkesin yoluna çıkıp saçmalayan birinden daha fazlası değilim.
You know, I think, as you got to know me, you'd find I was a fuddy-duddy, just an old-fashioned...
Bence... Beni biraz tanıdıysan, oldukça eski kafalı olduğumu öğrenmişsindir.
I was such a fuddy-duddy.
Bir kez bile parayla seks yapmadım.
That's because he's a fuddy-duddy with no sense of style.
Çünkü, o tarzı olmayan bir eski kafalı.
Mr. Fuddy-Duddy's leaving.
Bay eski kafalı hareket ediyor.
John Duddy!
John Duddy!
I'm not an old fuddy-duddy, Sharon, I'm still cool.
Geri kafalı biri değilim ben, Sharon. Hâlâ havalıyım.
I think of an old fuddy duddy, but you really have changed my perception.
Ama sen bu fikrimi tamamen değiştirdin.
We don't all have your intellect and your scientific genius, so how are we going to get to the point that we can work it all out in this kind of fuddy-duddy world?
Hepimizin senin gibi entelektüel ve bilimsel bir dehası yok. Bu yüzden, böyle yozlaşmış bir dünyada kendimizde çalışacak gücü nasıl bulacağız?