Dummies translate Turkish
412 parallel translation
Echo, the ventriloquist, could make wooden dummies talk... now watch the jolly parrots.
Vantrilok Echo, cansız mankeni bile konuşturabilir. Şu neşeli papağanlara bi'bakın.
Dullard dummies, aren't they?
Biraz aptallar galiba.
I'll buy up that Jordan stock through dummies.
Jordan'ın hisselerini el altından alacağım.
We'll bombard the old Commemoration Day dummies!
Şu yaşlı Anma Günü kuklalarını bombalayacağız.
You dummies!
Aptal herifler!
The idea is to look along the barrel and try and put the bullet somewhere near the dummies over there.
Amaç namluyu güzelce doğrultup şu karşıdaki herifi vurabilmek.
You're all going to look like a bunch of dummies!
Su! Hepiniz bir avuç aptala benzeyeceksiniz!
I've seen some dummies in my time, but you're in a class by yourself.
Çok ahmak gördüm ama senin gibisini görmedim.
Prisons are bulging with dummies who wonder how they got there.
Hapishaneler, oraya nasıl girdiklerini anlamayan şapşallarla dolu.
These dummies are insured for $ 25,000.
Bu aptallar 25 bin dolar temin ediyor.
I've seen dummies that look like people I know.
Tanıdığım insanlara benzer taklitler görmüştüm daha önce.
The dummies I got in my house, they make much better companions, because they don't make up no lies.
Evimdeki terzi mankenleri daha iyi ahbaplık eder çünkü yalan atmazlar.
All boy dummies, they were.
Hepsi erkek kukla kullanıyordu.
You won't get me like this, you bunch of dummies.
Dönüşte ne yapacağımı düşünmedim.
I'll get the hats and canes, you get the dummies.
Şapka ve çıtaları alırım, sen kuklaları al.
Some sort of rubber dummies have been dropped by parachute.
Paraşütle lastik mankenler atılmış.
Rubber dummies!
Lastik manken!
Dummies...? !
Maket mi?
Rubber dummies!
Lastik maket!
They wouldn't drop dummies...
Boş yere maket atmazlar.
Next they are identified as mechanical dummies.
Sonra mekanik maket olarak teşhis edildiler.
- No dummies on this boat.
- Burada kukla yok.
With two dummies in the back.
Arka koltukta iki kukla var.
Too still to be wounded. More like dummies.
Yaralı olarak çok hareketsizler, daha çok manken gibiler.
Sure, dummies that are very interesting to the Rojos.
Aynen, mankenler Rojo'ların çok ilgisini çekiyor.
Police practicing on dummies - a great show!
İçleri doldurulmuş maketlerle polisiye oyunlar oynanıyor. Bir halk eğlencesi.
But Doctor, if we find the TARDIS and leave here, then we won't have to worry about being turned into dummies at all.
Ama Doktor, eğer Tardis'i bulup buradan gidebilirsek, o zaman durup da sıkıntıdan patlamak konusunda hiç de endişelenmemiz gerekmez.
Was it "punching dummies"?
Ahmak kazığı mı?
Slicing straw dummies to test our lord's sword.
Efendimizin kılıçlarını kontrol etmek için samandan kuklaları doğramak.
They left dummies, which they had created, in their cells... and managed to get off the island.
Hücrelerinde hazırladıkları mankenleri kendi yerlerinde bırakıp adadan kaçmayı becerdiler.
Where did you get these dummies?
Bu cansız mankenleri nereden buldunuz?
Where did you get these dummies?
- Elbette. Bu cansız mankenleri nereden buldunuz?
We are not dummies.
Biz oyuncak değiliz.
We're dummies.
Hepimiz sersemiz.
All tailor's dummies and devils.
Hepsi kirli ve kötü.
You men start working on the dummies.
Siz mankenleri yapmaya başlayın.
OK, let's move over to the blocking dummies.
Pekâlâ, blokaj yapanların arasına katıl.
This way, dummies.
Bu taraftan ahmaklar.
Step this way, dummies.
Buraya doğru gelin aptal herifler.
They were dummies.
Hepsi budala gibiydi.
Store dummies strikke
Sonu olmayan şehiri dolaşırız.
What have you got to say for yourselves, you bunch of dummies?
Kendinizi ve diğer bir avuç kuklayı nasıl savunacaksınız, çok merak ediyorum!
So, who is it, you dummies? Tell me.
Öyleyse kim, söyleyin, kuklalar!
Get in here, you dummies! Come on.
Gelin buraya, kukla kılıklılar!
Come back, you dummies. They're getting away.
Geri dönün, ahmaklar!
- Dummies!
- Aptallar!
You've seen dummies.
Manken görmüşsündür.
Speaking of limp dummies, strip.
Yumuşak manken demişken, soyun.
Today you made us all look like dummies.
Ama anlaşılan size alerjim yok.
Look at all those dummies.
Şu enayilere de bak.
Quick, the dummies!
Çabuk olun aptallar!