Dumplings translate Turkish
488 parallel translation
- Apple dumplings!
- Elmalı lokma!
- Scotch eggs and apple dumplings.
- Etli yumurta ve elmalı çörek.
Chicken dinner with dumplings.
Tavuk yemeğiyle hamur tatlısı.
These are the dumplings.
Bunlar hamur tatlısı.
But you have to eat a few more dumplings first!
Biliyorum. Sen bizim kahramanımızsın!
- Yes! Dumplings!
- Haydi börek yemeğe!
- Bacon dumplings.
- Jambonlu börek. - Tamam.
- Bacon dumplings!
Jambonlu börek!
Except all those dumplings I ate last night!
Akşam yediğim börekler hariç! Börekler...
Those dumplings...
Ah, börekler!
When we get home, I'll make you pork dumplings.
Eve gittiğimizde sana domuz pişireceğim.
Give me some dumplings.
Meyveli börek ver.
You want dumplings?
Börek mi istiyorsun?
Dumplings too
Bir de tatlı yaptı.
How about iced dumplings?
Soğuk lokmaya ne dersin?
He got excited and paid for the ice dumplings.
Panikledi ve buzlu lokmanın parasını da ödedi.
Care for some iced dumplings?
Biraz buzlu pudinge ne dersin?
I don't care about dumplings
Puding umurumda değil.
We're having fish dumplings.
Balık köftesi yeriz, sohbet ederiz.
Rosalie, your dumplings...
Rosalie, senin hamur çorban...
Your dumplings, Rosalie, he'd say, are as sweet as heavenly mannah.
Senin hamur çorban, Rosalie, derdi, cennetteki yemekler kadar güzel.
And for dessert, apricot dumplings.
Tatlı olarak da kayısılı börek.
Apricot dumplings!
Kayısılı börek!
We have dumplings.
Hamur köftemiz var.
If you've shown me sausage, bacon or dumplings with sour cream...
Bana gösterdiğin sosis değil, domuz pastırması.. ya da ekşi krema ile köfte..
Here is a lovely, lovely wing for you, and some dumplings, lighter than air.
Size güzel bir kanat. Biraz da börek. Havadan bile hafifler.
Have some more dumplings, dear?
Biraz daha lokma alır mıydın şekerim?
Watch out for the chicken and dumplings.
Tavuklu lokmalara dikkat et.
A chicken, meat, fish in vinegar a bowl of spicy soup and 50 dumplings
Tavuk, et, ve sirkeli balık! Ayrıca baharatlı çorba ve 50 ekmek somun getir!
A chicken, meat, fish in vinegar a bowl of spicy soup and 50 dumplings
Tavuk, et, sirkeli balık baharatlı çorba, 50 somun ekmek
You know, I missed them dumplings almost as much as I missed you, Earl.
Bu köfteleri en az seni özlediğim kadar özlemişim Earl.
I was thinking maybe three minced veal, dumplings and salad.
Üç dana eti, hamur köftesi ve salata istiyorum.
Liver dumplings, halibut...
Ciğer köftesi, pisi balığı...
- You like chicken and dumplings?
- Tavuk ve börek sever misin?
And where did you find these dumplings?
Nereden buldun o hamur-işini?
I'm going to make dumplings out of you!
Alacağım o elindeki hamurları!
The Solomins'dumplings are good.
Solominler'in hamur-işleri iyidir.
Got sacks of dumplings in the barn.
Depolarında tonlarca hamur-işi var.
So you want some dumplings?
Biraz hamur-işi ister misin, peki?
- I want dumplings for Rodion.
- Hamur-işini Rodion için istemiştim.
I am eating roast pork with dumplings.
Ben de domuz kızartmasıyla tatlı yiyordum.
Have some dumplings!
Biraz tatlıya ne dersiniz?
You can put the dumplings in the oven, can't you?
Hamur köftelerini, fırına koyabilirsin değil mi?
- How about some meat dumplings?
- Pilmen yiyelim mi?
The rabbit and dumplings're in the oven.
Tavşanla, çorba fırında.
With dumplings.
Bana hamur köfteli.
The dumplings guy gets served before Mr. Big Noodles.
- Emin misin? - Evet. Hamur köfteli.
With dumplings. Large noodles.
Sarımsaklı.
- Let's go eat dumplings!
Ama önce biraz etli börek yemen gerek!
Dumplings!
Meyveli tatlı! Sıcak kek!
Who ordered pork and wonton dumplings? See?
Kim domuz ve vonton çorbası istemişti?