Döner translate Turkish
6,377 parallel translation
I just hope Jane will come back from Australia.
Umarım Jane, Avustralya'dan geri döner.
As soon as George comes back, I'm marrying Mr. Colleano.
George döner dönmez Bay Colleano'yla evleniyorum.
He'll be back in a little while.
Yakında geri döner.
The Earth turns and we turn with it.
Dünya döner ve biz de onunla beraber döneriz.
Mommy has to go, but she always comes back.
Anneciğin gitmesi gerek ama o her zaman geri döner.
Aria should be back by then.
Aria o zamana kadar döner.
But if I ask her, she might turn on me.
Ama ona sorarsan bu sefer bana döner.
Because that would be a stupid lie, because I'd go back and I'd come and get my money.
Bu çok aptalca olur. Çünkü geri döner ve paramı geri isterim.
You ever worry about turning into your parents?
Hiç ailen döner diye endişeleniyor musun?
Sheila's home!
Ve Sheila eve döner!
I hope she comes back crying
O da ağlayarak geri döner.
Nathan, would you join in, please?
Nathan, lütfen aramıza döner misin?
Well, you should- - Would you just go back to your post, please?
- Karşılama noktana geri döner misin lütfen?
The ground revolves, as do the fielders.
Zemin dönerse saha oyuncuları da döner.
"These hips do shake'n twist,"
"Bu kalçalar çalkalanarak döner."
Ssir... If this happens tomorrow, The party will be a disaster!
Efendim, bu yarın olursa, Parti bir faciaya döner!
Sir, the crowds will get dizzy...
Herkesin başı döner efendim.
everybody goes home.
eve herkes döner.
A criminal always goes back to the crime scene.
Bir suçlu daima olay mahalline geri döner.
Just as soon as you take me back to my own time and I can board that ship for the new world.
Kendi zamanıma döner dönmez yeni dünyaya giden gemiye binebilirim.
If the kidnappers were given what they wanted, then the wife or son was returned, not a single scratch on their faces.
Eğer kaçıranlara istediğini verirseniz, kaçırılan eş ya da çocuk yüzüne bir çizik bile almadan döner.
And he returned to Spain.
Ve sonra İspanya'ya döner.
They either push each other to be the best versions of themselves, or one of them gets booted back to the orphanage.
Ya en iyi halleri olmak için birbirlerini zorlarlar ya da içlerinden birisi yetimhaneye geri döner.
Kept that stuff all these years, in case she returned.
Geri döner diye de şu şeyleri saklamış.
Every time we would try to push him away but he would come back and look again.
Her zaman onu iterek uzaklaştırmaya çalışırdık ama o geri döner ve yine izlerdi.
Do you expect him back soon?
Sizce hemen döner mi?
Probably keeping it in case she comes back.
- Geri döner filan diye tutuyordur.
But if it passes by again and finds nothing, then they'll cross this place off their search. We do nothing.
Eğer geri döner de bir şey bulamazsa, burayı arama planından çıkarırlar.
You screw this up, she's Ralph Macchio before he met Mr. Miyagi.
Bunu batırırsan, Karate Kid'in mentorunu bulmadan önceki haline döner.
everybody goes home.
Herkes evine döner.
- Would you?
- Döner mi dersin?
- Will you go do some police work, please?
- Artık polis işine geri döner misin, Lütfen?
Yeah, and L.A.'s sitting on a powder keg if that shipment hits the streets.
Ve o mal sokaklara düşecek olursa LA barut fıçısına döner.
Batman : All magpies eventually return to their nests.
Tüm Magpielar eninde sonunda yuvasına geri döner.
- When we get back...
- Döner dönmez...
We'll go back and repair that if he gets stronger.
Adam iyileşirse geri döner tekrar tedavi ederiz.
- As soon as Casey gets home.
- Casey eve döner dönmez.
Look maybe it'll come back, you know? The feeling?
Bak belki hissetmen geri döner.
As soon as she comes back, dump it.
O döner dönmez, terk et.
Could you go back to where you were standing?
- Yerinize döner misiniz?
You will all be tested on this... as soon as you return from spring break.
Bahar tatilinden döner dönmez bu konuda sınav olacaksınız. - Gloria?
My people return to home place through the mist.
Halkım sisin içinden eve döner.
Maybe she'll come back in time for the game.
Belki oyun için zamanında geri döner.
I know that I should have come to see you as... as soon as I got back... and I am sorry for that.
Biliyorum, geri döner dönmez gelip seni görmem gerekirdi ve bunun için üzgünüm.
Everyone's lives go back to normal except yours.
Herkesin hayatı normal hâline döner, seninki hariç.
He always does.
Hep döner.
If we peel away his support from women, it's a two-candidate match.
Eğer onun kadın desteğini kendimize çekebilirsek iki adaylı bir yarışmaya döner.
As soon as I returned to the Sector, I tried to get it to your father.
Sektöre döner dönmez, onu babana vermek istedim.
And she freaks out.
- Ve deliye döner.
- No one's the wiser.
- Kimsenin ruhu duymaz. Caleb geri döner...
it turns into nothingness.
Bir anlığına, her şey bir hiçe döner.