English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ E ] / Earlobe

Earlobe translate Turkish

85 parallel translation
No more than an earlobe.
Kulak memesindekinden fazla değil.
He bit your earlobe off!
Kulak memeni ısırmış
Sure, Nick's disgusting, but he knows this spot on your earlobe.
Evet, Nick iğrençtir. Ama kulak memesindeki sihirli noktayı bilir.
I know your favorite body part is the earlobe. Your favorite actor is William Bendix... because he looks like Uncle Bud... whose wife sent 2 dozen handkerchiefs every Christmas... with E.J.R. Embroidered in the corner.
Vücudun en sevdiğin kısmının kulak memesi olduğunu, oyuncu William Bendix'in amcan Bud'a benzediğini ve Ester teyzenin sana her Noel, kenarına E.J.R. işlenmiş iki düzine mendil gönderdiğini biliyorum.
Just as I thought we'd reached the low point of the evening, I suddenly felt a sandpaper tongue licking my earlobe.
Akşamın en kötü anını yaşadığımı düşünürken kulak mememi zımpara kâğıdı bir dil yalamaya başladı.
One day, one of the princess's hawks cut her right earlobe with its beak
Bir gün, prensesin şahinlerinden birisi gagasıyla prensesin sağ kulağını kesmişti.
Look at my earlobe.
Kulağıma bakın.
Right now I'm heading to your earlobe but if you care to reroute me, I'm open to suggestions.
Kulak memene doğru gidiyordum ama beni yönlendirmek istersen tekliflerine açığım.
You didn't need to. Her earlobe's turning green.
- Kulak memesi yeşile boyanmış zaten.
Your earlobe's bleeding.
Kulak memen kanıyor.
I bet on an actual earlobe... That would just be magnificent.
Eğer onları kulaklarına takarsan- - çok daha güzel duracaklarından eminim.
Next thing I know, she's nibbling on my earlobe and...
Sonra bir baktım kulak mememi emiyor.
There's a lot more than an earlobe resemblance there.
Aranızdaki benzerlik yalnızca kulak memelerinizden ibaret değil.
I had never allowed a girl to bite my earlobe.
- Chloeden önce hiç bir kız arkadaşım kulağıma üflememişti. - İyiydi.
She has screwed a needle into the top of my head, three in each earlobe one in each pec, one in each shin and three between each of my toes.
Doktor kafamın tepesine iğne saplıyor, Her kulak mememe üç tane her mememe birer tane, her inciğime birer tane ve her parmak ucuma üç tane....
Like, it squeezes a spot in the earlobe, you know?
Kulak memesindeki bir noktaya baskı yapıyor, anladın mı?
Delhomme said when she injured her earlobe, she was in her underwear and she was barefoot.
Delhomme, kızın kulağını kanattığı zaman üstünde sadece iç çamaşırlarının olduğunu ve yalınayak olduğunu söylemişti.
The earlobe was a little rounder.
Kulak memesi biraz daha yuvarlakçaydı.
You go to Brooklyn, you talk to Gratnik, you check out his earlobe or whatever it is you do.
Brooklyn'e gidin, Gratnik'le konuşun, kulak memesine bir bakın, ya da her ne yapacaksanız yapın.
Mr. Pasquese suffered a torn earlobe, inflicting acute pain and requiring meticulous surgical resculpturing.
Bay Pasquese'in kulak memesi yırtıldı, çok acı çekti ve dikkatli bir cerrahi müdahale gerekiyor.
Then you go up close to her, bite her earlobe and whisper "do you want to shag?" and you will become immortal.
Sonra kızın yanına iyice sokulacak ve kulak memesini ısıracaksın. "Benimle düzüşmek ister misin?" diye soracak ve ondan sonra da ölümsüz olacaksın.
Hairline stress fracture on my right distal radius. Concussion, slight fever, torn earlobe.
Sag ön kolumun ucunda kemik çatlakları, sarsıntı, düşük ateş, yırtılmış kulak deligi.
Take a look at Dakota's earlobe, the inflammation.
Dakota'nın kulak memesine bak. İltihap var.
Yeah, well, you better pray I find that earlobe.
Evet, neyse, daha iyi dua et de kulakmememi bulayım.
Cool, it's an earlobe.
Harika, bir kulakmemesi.
You weren't shooting people in the earlobe and the forehead.
insanları kulak memelerinden ve alınlarından vurmuyordunuz.
What he did do was cut off a fleshy chunk of earlobe.
İsteği, kulak memesinden bir parça almaktı.
Yep, conjugal day was great... unless you bit off a guy's earlobe and got thrown in the hot box,
Evet, eğer Frank gibi, bir adamın kulak memesini ısırıp, Kızgın Kutu'ya atılmadıysanız, cinsel birleşme günü harikaydı.
Just stroke her earlobe, and she'll do anything.
Kulak memesini biraz okşa, istediğin her şeyi yapsın.
Earlobe.
Kulak memesi.
a mark behind their left earlobe. The remnant of the procedure that grafted a new consciousness onto their victims.
Sol kulaklarının arkasındaki bir işaret, kurbanlarına yeni bir bilinç yerleştirme prosedürlerinin kalıntısı.
Do you think we could take a look behind your left earlobe?
Sol kulağınızın arkasına bakabilir miyiz?
I can touch your earlobe, and slow your heartbeat.
Ben de kulak memene dokunur, ve kalp atışını yavaşlatabilirim.
How are you dealing with the missing earlobe?
Kelebek olsa ne olurdu sanki?
Now take your hand and pull down on the earlobe.
Şimdi elini kaldır ve kulak mememi çek.
Well, he likes it when I rub his big, hairy earlobe.
Koca, kıllı kulak memesini tuttuğumda hoşuna gidiyor.
If you don't see a doctor soon, it'll be your earlobe.
Eğer yakında bir doktora görünmezsen kulağını atacaksın.
Only this time he cut off the earlobe.
Yalnızca bu kez kulak memesini de kesmiş.
In one letter of correspondence, Jack the ripper promised to cut the earlobe off Of his next victim.
Karındeşen Jack, yazdığı bir mektupta sonraki kurbanının kulak memesini keseceğini anlatıyordu.
You sucked on my earlobe... and whispered romantically...
Kulak mememi emdiniz ve kulağıma romantik şeyler fısıldadınız...
Small gold ring in his left earlobe.
Sol kulak memesinde küçük altın bir halka küpe var.
I never did find her earlobe.
Kulak memesini hiç bulamadım.
With the pheromone aftershave and holding and touching, and you know, about the earlobe and the back side of the knee and, and all that, with the strawberry oil and the hand massages.
feremon tıraş sonrası ile tutarak ve dokunarak, ve biliyorsun, kulak arkası ve dizin arka kısmı hakkında ve, ve bütün bu, çilek yağı ile el masajı.
I sniff deeply into her scalp and grab onto her firm, but voluptuous hips, nibble just ever so gently on the earlobe.
Kokusunu derin bir şekilde içime çeker sıkıca sarılırım haz dolu kalçalarına daha sonra hafifçe ısırırım kulak memelerini.
She doesn't like that earlobe shit that you do.
Senin şu kulak memesi olayını sevmiyor.
He was using a human earlobe as a punch bag.
Kulak memelerini yumrukluyordu.
But I will remove the greater part of your earlobe.
Ama kulak memenden büyük bir parça koparabilirim.
Looks like the bottom of her earlobe's been bitten off.
Görünüşe göre, kulak memesi ısırılarak koparılmış.
To get the length of the tube that I'm gonna need, I measure from the tip of the nose to the earlobe and down to the xiphoid process, which is here.
Tüpün uzunluğunu belirlemek için burundan kulak memesine kadar ölçüyorum sonra da böyle aşağı doğru ilerletiyorum.
If I see so much as a boy's earlobe, you'll both be sent straight home!
Yanınızda erkek sinek bile görsem, ikiniz de evin yolunu tutarsınız!
We're just gonna cut your earlobe a bit and check back in two minutes.
Kulak memesinden çok küçük bir parça alıp iki dakikada bakabiliriz.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]