Eichhorst translate Turkish
51 parallel translation
Herr Eichhorst...
Bay Eichhorst...
Mr. Palmer, Herr Eichhorst is here to pay his respects.
Bay Palmer, Bay Eichhorst saygılarını sunmaya gelmiş.
You may notice how chilly it has gotten in here, Eichhorst.
Burasının ne kadar soğuk olduğunu fark etmişsinizdir Eichhorst.
Thomas Eichhorst.
- Thomas Eichorst.
Herr Eichhorst, I'm not aware that we're on a first-name basis.
Eichorst, artık birbirimize adımızla hitap ettiğimizi fark etmemiştim.
Did you see where Eichhorst went?
Eichorst'un nereye gittiğini gördün mü? Hayır.
Yes, Herr Eichhorst, you have.
Evet Bay Eichorst. Yaptınız.
It's been many, many years since Eichhorst tasted such pain.
Eichorst uzun zamandır böylesi bir acıyı tatmamıştır.
- Like Eichhorst?
- Eichorst gibi mi?
Eichhorst is one of the chosen.
Eichorst da o seçilmişlerden biri.
Eichhorst!
Eichorst!
No! Eichhorst!
Eichorst!
Contact eichhorst.
Eichorst'u ara.
Then eichhorst showed up and his ilk, And I told myself it was them, Manipulating you, warping your judgment.
Eichorst ve onun türü ortaya çıktığında seni manipüle edenlerin, fikrini değiştirenlerin onlar olduğunu söylüyordum kendime.
This is a colleague of mine, thomas eichhorst.
Bu benim bir iş arkadaşım, Thomas Eichorst.
Herr Eichhorst.
Bay Eichhorst. O nerede?
Eichhorst, honestly?
Eichhorst, gerçekten mi?
Thomas Eichhorst.
Thomas Eichhorst.
Mr. Eichhorst is my business associate.
Bay Eichhorst benim iş ortağım.
You're a creature of filth, Eichorst.
Rezillik abidesisin Eichhorst.
Mr. Eichhorst.
Bay Eichhorst.
- Herr Eichhorst.
- Bay Eichhorst.
In my gut, everything I've learned makes me think about these men, Eichhorst and Bolivar and wonder if a horrible mistake isn't being made here.
İçimden bir ses, şu Eichhorst ve Bolivar'ın hakkında öğrendiğim her şeyi düşünmemi ve çok kötü bir hata yapılıp yapılmadığını öğrenmemi istiyor.
I ambushed Eichhorst and riddled him with silver bullets. Is...
Eichhorst'u pusuya düşürüp, gümüş mermilerle delik deşik ettim.
Eichhorst dead?
Eichhorst öldü mü?
Without Eichhorst, the Master has to retrieve it himself...
Eichhorst olmadığı için Efendi bizzat gelip almak zorunda kalacak.
That's very good to hear, Mr. Eichhorst.
Bunu duymak çok güzel Bay Eichhorst.
I would like to have seen Eichhorst riddled with bullets.
Eichhorst'u kurşunlarla delik deşik edilmiş hâlde görmek hoşuma giderdi.
On the contrary, Eichhorst.
Tam aksine Eichhorst.
Why is that, Eichhorst?
Sebebi ne Eichhorst?
Is there something wrong with your hand, Eichhorst?
Elinde bir sorun mu var Eichhorst?
I imagine their security is actually provided by Mr. Eichhorst.
Güvenlik ekibi bizzat Bay Eichhorst tarafından seçilmiş olmalı.
Right here. "Thomas Eichhorst."
İşte burada. "Thomas Eichhorst."
Loaded on a truck with your buddy Eichhorst riding shotgun.
Dostun Eichhorst'un içinde bulunduğu bir kamyonetle beraber.
I was expecting to find Thomas Eichhorst.
Thomas Eichrost'u bulmayı bekliyordum.
That was Eichhorst.
Eichhorst'un fikriydi.
Eichhorst brokered a deal through the black market and had it shipped through Egypt.
Eichhorst kara borsada biriyle anlaştı ve Mısır'dan geldi.
- Eichhorst took it.
- Eichhorst götürdü.
Not at all, Herr Eichhorst.
Alakası yok Bay Eichorst.
Please, Eichhorst, I need the white.
Lütfen, Eichhorst beyaz'a ihtiyacım var.
Mr. Eichhorst?
Bay Eichorst?
I just end up dreaming about Eichhorst's dungeon, that chain around my neck.
Rüyamda kendimi Eichorst'un zindanında boynumdan zincirlenmiş bir şekilde görüyorum.
Right away, Mr. Eichhorst.
Başüstüne, Bay Eichhorst.
Mr. Eichhorst?
Bay Eichhorst?
Rather... An imaginary snake attack me than see your face, Eichhorst.
Yüzünü görmektense hayali bir yılan yüzünü görmeyi yeğlerim, Eichhorst.
I'll see you... In hell, Eichhorst.
Görüşeceğiz cehennemde, Eichhorst.
Mr. Eichhorst.
- Bay Eichhorst.