English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ E ] / Elijah

Elijah translate Turkish

1,524 parallel translation
You deal with Elijah.
- Sen Elijah ile ilgilen.
She's gonna get Elijah to broker a deal for her.
Bir anlaşma koparması için Elijah'ı simsar yapacak.
Hello. Elijah?
Selam Elijah.
Ugh. What happened to you, Elijah?
Ne oldu sana Elijah?
She lied to you, Elijah.
Sana yalan söyledi Elijah.
What, just like Elijah's really your boyfriend And this is really your life?
Ne yani, tıpkı Elijah'ın gerçekten erkek arkadaşın olması ve bunun gerçek hayatın olması gibi mi?
She's a monster now, Elijah.
O artık bir canavar Elijah.
Yes, Elijah.
Evet Elijah.
Elijah.
Elijah.
We've had 20 lifetimes together, Elijah.
Yirmi ömür boyunca birlikteydik Elijah.
Do you want to lie down in Elijah's room?
Elijah'ın odasında uzanmak ister misin?
Elijah, being human means a fresh start.
Elijah, insan olmak yeni bir başlangıç demek.
Elijah, please.
Elijah, lütfen.
Yeah. I'll keep an eye on you and make sure that you pass Elijah's test.
Evet, sana göz kulak olup Elijah'ın testini geçtiğinden emin olacağım.
I can't. If I heal her with my vampire blood, Elijah won't give me the cure and I won't get to be human.
Yapamam, eğer ona vampir kanımdan verirsem Elijah bana tedaviyi vermez ve ben insan olamam.
Are you gonna tell Elijah?
Elijah'a söyleyecek misin?
Thank you, Elijah.
Teşekkürler Elijah.
Elijah, I think Nik's up to something.
Elijah, galiba Nik bir şeyler peşinde.
Elijah?
Elijah?
Elijah, do not take your eyes off that cure.
Elijah, gözünü o tedaviden ayırma.
Klaus, I hear Elijah has refused you the cure and in return, you have refused me my freedom.
Klaus, duyduğuma göre Elijah tedaviyi sana vermeyi reddetmiş ve karşılığında sen de bana özgürlüğümü vermeyi reddetmişsin.
Elijah and Nik have run off to New Orleans chasing God knows what, and I am finally free.
Elijah ve Nik, New Orleans'a gitti. Artık ne haltın peşine düştülerse... Ben de sonunda özgürüm.
Katherine was just abandoned by Elijah.
- Elijah daha yeni Katherine'i terk etti.
What did you tell Elijah back in Willoughby?
Willoughby'de Elijah'a ne dedin?
No wonder Elijah left you.
Elijah'ın seni terk etmesine şaşmamalı.
Please meet your new associate minister, the Right Reverend Elijah Hooper.
Yeni papaz ortağınla tanış. Saygıdeğer Rahip Elijah Hooper
Rebekah, Elijah, our brothers Kol and Finn...
Rebekah, Elijah. Kardeşlerimiz Kol ve Finn.
Are you gonna continue following me, Elijah, or do you want to talk?
Beni takip etmeye devam mı edeceksin yoksa konuşmak mı istersin Elijah?
I may be old, Elijah, but I'm hardly senile.
Elijah, yaşlı olabilirim ama bunak değilim.
I'm Elijah.
Ben Elijah.
Ah... Elijah, Elijah, hold him down.
Elijah, tut onu.
Evening, Elijah.
- İyi akşamlar Elijah.
It's a trick, Elijah.
Bu bir aldatmaca Elijah.
Elijah Mikaelson.
Elijah Mikaelson.
You're beyond pathetic, Elijah.
Acınası bir hâlin de ötesindesin Elijah.
And noble Elijah always keeps his word.
Asil Elijah, her zaman sözünü tutar.
I promised Elijah that I would protect the Mikaelson miracle baby whilst he tries to win your witch Davina's loyalty.
Elijah bir taraftan Davina'nın güvenini kazanmaya çalışırken ben de mucize Mikaelson bebeğini koruyacağıma dair Elijah'a söz verdim.
Elijah is talking to Davina?
Elijah Davina ile mi konuşuyor?
I'm coming with you, and wouldn't Elijah be mad if he hears that the baby and I died of asphyxiation?
Ben de sizinle geliyorum. Ayrıca bebekle beraber nefessizlikten ölürsek Elijah'nın sinirleri bozulmaz mı?
The witch is on a burial mission, your baby mama is on a spirit quest, and I'm keeping Elijah's promise to keep her safe.
Çünkü cadımız onları gömmeyi kafaya koymuş ve senin çiçeği burnunda anne de ruhani görevler peşinde. Ben de onu güvende tutarak Elijah'a verdiğim sözü yerine getiriyorum.
Well, I suppose it will give us a chance to talk things over, like why you haven't returned Elijah.
İçki içmemiz bazı şeyleri konuşmamız için de bir fırsat olur. Örneğin neden hâlâ Elijah'ı teslim etmediğini konuşabiliriz.
We'll leave Elijah behind as a parting gift.
Ayrılış hediyesi olarak Elijah'ı burada bırakalım.
Oh, Elijah... You're safe.
Elijah, iyisin.
Aah! My brother Elijah dealt with them.
Ağabeyim Elijah onların işini bitirdi.
You know, Elijah, I liked you better in that box, but, Klaus, my sire, you I owe the world, and I always show respect to my elders.
Biliyor musun Elijah? Seni o kutunun içinde daha çok sevmiştim. Fakat dostum Klaus'a olan borcumu asla ödeyemem.
What's the matter, Elijah, are you worried a bit suppose of splashing about in the bog might ruin your expensive shoes?
Ne oldu Elijah? Yoksa bataklıkta ayağına bulaşacak olan çamurun pahalı ayakkabılarını mahvedeceğinden mi korktun?
Standing beside the noble Elijah, how can I be anything but the lesser brother... a liar, a manipulator, a bastard?
Asil Elijah'ın karşısında dururken, nasıl olur da alçak kardeş durumuna düşmem? Yalancı, aldatıcı bir piçim ben değil mi?
Elijah and I had a bit of a row.
Neden? Elijah ile biraz tartıştık da.
Come on, Elijah.
Hadi ama Elijah.
Elijah...
Elijah.
Where are Elijah and Hayley?
Elijah ve Hayley nerede?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]