Eliminating translate Turkish

Derek knows much more than Scott how bad things can get. So the idea of eliminating a threat quickly, even if it means, you know, someone getting hurt, I think his mentality is that that's better than letting something spiral out of control to where you can't contain it anymore.

Derek, ne kadar kötü şeyler olabileceğini Scott'tan daha iyi biliyor bu yüzden birine zarar vereceğini bilse bile tehlikeyi hızlıca yok etme düşüncesi, daha büyük, artık kontrol edemeyeceği bir şeye dönüşmesine izin vermekten daha iyidir.

The truth is only arrived at by the pain staking process of eliminating the untrue.

Doğruya ancak meşakkatli bir süreçten geçerek yanlışı ortadan kaldırmakla ulaşılabilir.

Eliminating the little ones, like yours. You're listening now, aren't you?

Bu birliğin bankaları organize edip birleştirerek seninki gibi küçükleri saf dışı edeceğini düşün.

He's eliminating his competition, that's all.

Tek niyeti rakibini saf dışı bırakmak, o kadar.

We're gonna have to watch all expenditures much more closely but by eliminating scholarships, adding a School of Commerce streamlining all the way down the line- -

Harcamaları daha yakından takip etmek zorunda kalacağız... Ama bursları ortadan kaldırıp ticaret okulu eklemek yolu biraz daha kolaylaştıracaktır.

Eliminating alpha gives us equation No. 1 an orthogonal projection on plane Z = 0 of the base circumference of the surface...

Alfayı eleyerek 1 numaralı denklemi elde ederiz Z = 0 düzlemine dikey izdüşümlü... yüzeyin taban çevresinin...

Eliminating one.

Bir kişi hariç.

You proceeded to augment your prospects..., by eliminating Albert and Harold,

Albert ve Harold'ı öldürerek kazancınızı artırmaya çalıştınız.

Those ballistas need eliminating.

Bu fırlatıcılar yok edilmeli.

Eliminating fallout would have a great strategic value, David.

" Serpintiyi elimine etmenin stratejik değeri daha çoktur, David.

However, instead of eliminating man from your life totally, why don't you solve the problem by finding a man, a kind of man who would really love you?

Ancak, erkekleri tamamen hayatınızdan çıkarmak yerine... neden birini bularak sorunu çözmüyorsunuz, sizi gerçekten sevecek türde birini?

I have perfected a Z-ray capable of eliminating or stimulating these centers

Bu merkezleri devredışı bırakan ya da tahrik eden Z-ışınını geliştirdim.

It can also be improved by eliminating love, tenderness, sentiment.

Sevgi, şefkat, duygular da onlarla birlikte silinirdi.

"Eliminating a number of senior officers couldn't but have the effect... of disrupting their chain of command."

"Bu subaylardan bir kısmını yok etmek emir komuta zincirini kırar."

I've told you : eliminating Bennet's Raiders didn't solve the problem.

Dediğim gibi : Bennet'ın Haydutları'nı ortadan kaldırmak problemimizi çözmedi.

To Sheriff... Nathaniel... Cassidy in honor of eliminating his 20th bandit from the citizens of Douglas.

Şerif Nathaniel Cassidy'e 20 haydutu haklaması onuruna Douglas vatandaşları tarafından verilmiştir.

We will overcome and eliminating their leaders. You smile?

Onları kodese tıkmak ve liderlerini öldürmek çok fazla zaman almayacaktır.

His favourite method for eliminating the opposition is suffocation.

Muhalefeti ortadan kaldırmak için en sevdiği yöntem boğmak.

I never told you anything and I took the responsibility of eliminating Magobei.

Sana hiç bir şey söylemedim. Ve Mıgobei'yi ortadan kaldırmaya çalıştım.

Now we must realize, gentlemen, that if we are to succeed... in eliminating José Dolores, it's not because we're better than he is... or that we're braver than he is, it's simply because we have more arms... and more men than he has.

Şimdi beyler, şunu anlayalım. Eğer José Dolores'i bertaraf etmeyi başaracaksak ondan daha iyi olduğumuzdan değil veya ondan daha cesur olduğumuzdan değil ; sadece daha çok silahımız olduğundan ve ondan daha çok adamımız olduğundandır.

This famous democracy, in the past 20 years, has proved itself incapable of eliminating such poverty.

Bu meşhur demokrasi son 20 yılda yoksulluğu kaldırmakta yeteriz olduğunu kanıtladı.

We should be grateful to this maniac for eliminating our competition.

Bu manyağa bizi rekabetten kurtardığı için minettar olmalıyız.

And who would benefit the most by eliminating her than Kitty?

Ve onun ölmesinden en çok kim kazançlı çıkacaktı, Kitty'den başka?

So eliminating dead, aged and infirm, leaves us 46 possibilities.

Ölü, sakat ve çok yaşlıları çıkardıktan sonra geriye 46 olasılık kaldı.

... handling the modern supertankers, eliminating the need for ships to travel.

... Modern tankerlerin kullanılmasıyla, gemilerle yolculuk etme ihtiyacı azalacak.

And when it comes to the matter of eliminating Clouseau... nobody wants to have anybody else get the credit for it.

Ve olay Clouseau'yu Öldürmek olduğunda... kimse bu işi bir başkasının yapmasını istemez.

Self eliminating, yes.

Kendimi bertaraf ettim, evet.

Perhaps we were in error in not eliminating the remaining Telefon agents at one sweep of the board.

Belki de kalan Telefon ajanlarını bir hamlede ortadan kaldırmamakla hata yaptık..

His next attack on us will be eliminating Kira.

Sıradaki hamlesi bizden Kira'nın saf dışı bırakılmasını istemek.

Eliminating him too fast well transform him in a martyr.

Hızlı bir şekilde alaşağı edilirse bir kahramana dönüşme riski mevcut.

The invention of a motor that could work continuously, eliminating countless human hours of drudgery, would be more than enough to make you a fortune and land you in the history books.

Durmaksızın çalışan motorun icadının insanların angaryayla geçirdiği sayısız saati saf dışı bırakması servet edinmek ve adınızın tarih kitaplarına yazılması için yeter de artardı bile.

I'm eliminating the background noise, adding highs so the words are clearer.

Burada arka plan seslerini eleyip, konuşmaları yükseltiyoruz.

By eliminating the male half of the world you destroyed half of yourselves!

Dünyanın erkek olan yarısıyla beraber, kendinizin yarısını da yok ettiniz!

When they realized he changed planes, they assigned an agent the task of eliminating him.

Plan değiştirdiği anlaşılınca Amerikan asıllı Sovyet ajanı... onu öldürsün diye yolladılar.

James is even now eliminating the hacker on Earth... who's been interfering with our master computer.

James, şu an ana bilgisayarımıza sızan Dünyalı bilgisayar korsanını yakalamıştır.

You did not request approval before eliminating 007.

007'yi yok etmeden önce onay istemedin.

But you will not eliminate laughter by eliminating that book.

Ama o kitabı yok ederek gülmeyi yok edemezsin.

Science had focused itself upon the creation of means of mass destruction, each of which, by itself, was already capable of eliminating all life on the planet.

Bilim, kendisini tüm dünya yaşamını sona erdirebilecek kapasiteye sahip olan kitlesel yıkım makinelerinin yapımına adadı.

By eliminating the motive and establishing an alibi.

Sebeplerini bir bahaneyle örtbas edeceksin.

And if that failed, there was only one alternative... to eliminate her mother-in-Iaw's influence over you... by eliminating her mother-in-law.

Bu da olmazsa, tek bir seçenek kalıyordu : Kayın validesinin üzerinizdeki etkisini ortadan kaldırmak için kayın validesini ortadan kaldıracaktı.

Did I have Roger Smith judged all wrong... simply because he was eliminating 30,000 jobs from my hometown?

Roger Smith'e, sırf memleketimde 30.000 kişiyi işinden ettiği için haksızlık etmiş olabilir miyim?

Even if it means eliminating 18,000 jobs?

Bu 18.000 kişiyi işten çıkarmak anlamına gelse bile mi?

Even if it means eliminating 20,000 jobs.

20,000 kişiyi çıkarmak anlamına gelse bile.

You will have gone a long way to eliminating the jury's reasonable doubt.

Jürinin haklı şüphelerini çürütmek için yardıma ihtiyacın olacak.

Now let's start eliminating. - Okay, Jim Pepper and wife.

Jim Pepper ve karısı.

I'm eliminating clutter from our lives so we might have more time together.

Karmaşayı hayatımızından çıkarıyorum ki beraber daha çok vakit geçirelim.

Even after eliminating all the armed robbers still in jail... or accounted for somewhere, there are still over 100 suspects.

Halen hapisteki tüm silahlı soyguncuları eledikten sonra... halen elimizde 100'ün üzerinde şüpheli var.

So, this patch steadily releases nicotine into my body... eliminating my need for cigarettes.

Bu bant sürekli olarak vücuduma nikotin veriyor sigara içme isteğimi yok ediyor.

He's been eliminating the competition.

Rakiplerince atılmıştı.

- By eliminating the competition.

- Rakipleri tarafından.

What does eliminating Charlie mean in the overall picture?

Charlie'yi öldürmek ona ne kazandırdı ki?