English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ E ] / Embezzlement

Embezzlement translate Turkish

317 parallel translation
- What's a six-letter word meaning embezzlement?
- Zimmete para geçirme anlamında 5 harfli kelime?
I asked them to give me a six-letter word meaning embezzlement, and she said, "Prison."
Zimmete para geçirme anlamında 5 harfli kelime sordum o da, "hapis" dedi.
About $ 50,000 won'th of embezzlement.
50,000 doları zimmetine geçirdi.
You heard him, he said embezzlement.
Hayır olmaz. Sende duydun zimmete para geçirdiğini söyledi.
- Embezzlement, fraud, petty thefts.
- Sahtekarlık, küçük hırsızlıklar.
Embezzlement. Chicken feed.
Zimmete para geçirme.
Just the same, they called it embezzlement.
Ne olursa olsun, ona zimmete para geçirme derler.
Embezzlement.
Zimmete para geçirmek.
You were expelled from the army for debt and embezzlement.
Borç ve zimmete para geçirmekten ordudan ihraç edilmişsin.
This is bigger than just embezzlement at Dairyu Construction.
Dairyu İnşaat'ta büyük rüşvet.
Switch his charge to embezzlement and squeeze him harder.
Zimmete para geçirmekten onu sorumlu tutarak biraz daha sıkıştırın.
Clear grounds for embezzlement charges.
Zimmet suçlaması için açık bir neden.
If we charge him with embezzlement, he'll talk.
Eğer zimmete para geçirme ile suçlarsanız o konuşacaktır.
Embezzlement?
Zimmet mi?
Embezzlement?
- Yolsuzluk?
Wanted for 16 counts of larceny, embezzlement grand theft, fraud and disorderly conduct. "
"On altı ayrı hırsızlık, zimmete para geçirme... büyük soygun, dolandırıcılık ve görevi suistimalden aranıyor."
Embezzlement?
Yolsuzluk mu?
I was arrested for assault and embezzlement and went to prison.
Suikast yapmaktan ve yolsuzluktan dolayı tutuklanıp cezaevine gittim.
Three years ago, I was arrested for assault and embezzlement.
Üç yıl önce suikast ve yolsuzluk yapmaktan dolayı tutuklandım.
"Detective Mizuno arrested for assault and embezzlement."
"Dedektif Mizuno, suikast ve yolsuzluk yapmaktan dolayı tutuklandı."
Embezzlement usually is a mistake, Mr. Banning.
Zimmete para geçirmek hep öyledir, Bay Mr. Banning.
Now, if it could be proved that Becket had committed some gross impropriety as Chancellor, say embezzlement, what would the church do?
Şimdi... Eğer ispatlanabilirse... Becket'in bir başbakana yakışmayacak biçimde, büyük bir suç işlediği ispatlanabilirse... mesela... zimmete para geçirme,
Embezzlement is one thing. Proof of triple murder is another.
Zimmete geçirme başka şey, üçlü cinayet kanıtı başka.
I have satisfied myself that one of you is clearly guilty of embezzlement.
Tam olarak eminim ki biriniz açıkça zimmetine para geçirmekten suçlu.
After serving 99 years or so for embezzlement.
Zimmete geçirmekten 99 yıl yatmayı göze alırsa.
Embezzlement is a criminal charge.
Zimmete para geçirmek ağır suç.
The grand jury has charged the defendant with embezzlement, citing statute 119, Section A of the penal code. "
Büyük jüri sanığı dolandırıcılıkla suçluyor. Ceza kanunun 119. maddesi, A bendine göre. "
And we will, in addition, need a controlling interest in your new company, unrestricted access to your private bank account, the deposit in our vaults of your three children as hostages and a full legal indemnity against any acts of embezzlement carried out against you by any members of our staff during the normal course of their duties.
Ayrıca ek olarak yeni şirketinizde ana kar payı özel banka hesabınıza sınırsız girme hakkı üç çocuğunuzun rehine olarak kasalarımıza konması ve herhangi bir personelimizin normal görevi sırasında size karşı yapabileceği bir zimmete geçirme olayına karşı tarafınızdan tam yasal teminat.
"Convicted of embezzlement."
"Zimmetine para geçirmekten suçlu bulundu."
Embezzlement.
- Zimmetine para geçirdin
Now, when we get to Chicago, if you'd prefer me to call the bank... and point out the embezzlement of some $ 1,500...
Şikago'ya vardığımızda, bankayı arayıp... geri zekalı eski veznedarlarının, zimmetine geçirdiği...
He got 15 years for embezzlement.
Devleti hortumlamaktan 15 yıl yemişti.
That entitles me to have you arrested for grand theft, larceny fraud, embezzlement...
Hırsızlığın, dolandırıcılığın, sahtekarlığın için seni tutuklatmazsam!
If she wanted to, she could have you arrested for embezzlement.
# İsteseydi, seni zimmet suçundan tutuklatırdı.
We call it embezzlement.
Yetişkinler arasında bunun için bir kelime vardır.
They're charging you with embezzlement.
Seni zimmete para geçirmekle suçluyorlar.
Embezzlement?
Zimmete para geçirmek mi?
I accuse myself of sabotage... embezzlement of Party funds... sale of military secrets... of being in the pay of the Government of Eurasia... of being a sexual pervert and a thoughtcriminal.
Sabotajla suçlandım... Parti'nin parasını zimmetime geçirme... askeri sırları satma... Avrasya Hükümeti'nden para almakla... cinsi sapık olmakla ve bir düşüncesuçuyla.
You'll sue us, and we'll expose your embezzlement and adultery. We'll expose it all.
Her şeyi ortaya dökeriz.
For fraud and embezzlement.
Dolandırıcılık ve vergi kaçırma.
26 counts of fraud and embezzlement...
26 tane hesapla oynama, vergi kaçırma.
TO AVOID PROSECUTION FOR EMBEZZLEMENT.
Zimmet davasından kurtulmak için.
You understand, Mr. Johnson... you have committed embezzlement and forgery.
Bilmelisiniz ki Bay Johnson yolsuzluk ve sahtekarlık suçları işlemişsiniz.
Embezzlement and sojan gwona.
Ne olduğunu biliyor musun?
It could be fraud or embezzlement.
Zimmete para geçirme olabilir. Her zaman parayla ilgili.
You're under arrest for kidnapping... attempted embezzlement and fraud.
Dolandırıcılık, zimmete para geçirme ve sahtekarlıktan göz altına alındın.
A court member of Seville is accused of embezzlement.
Seville Mahkeme Sarayı zimmete para geçirmekten suçlanıyor.
Murder, embezzlement, illegal international money transfers...
Cinayet, zimmete para geçirme, kanunsuz para transferi...
Philandering, embezzlement, murder...
Kadın avcılığı, zimmet, cinayet...
Embezzlement.
Zimmete para geçirme.
CONVICTED : Murder, assault, forgery of currency, bonds data, breaking M.C. Regulations, forging identification, embezzlement, damage to public property, space flight violations, criminal law violations I hear a voice I cannot, no, will not forget. SENTENCED TO : 295 years Chance of parole : 0.008 % I hear a voice I cannot, no, will not forget.
unutmayacağım.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]