English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ E ] / Ems

Ems translate Turkish

455 parallel translation
I saw a mate on the Dodge -'ems, owed me five quid, I went to collect it.
Bana beş pound borcu olan bir arkadaşı gördüm, onu almaya gittim.
What about EMS recombination?
Ya EMS'nin yeniden bilesmesi?
I'm sorry, Ems.
Özür dilerim.
We have a 10.32 from EMS.
EMS'den 10-32 aldık.
Since the inception of the EMS in 1 979... ... there has been a marked convergence of inflation rates... ... proxied by the yield curve slopes.
EMS'nin 1979'de birleşmesinden enflasyon oranlarında belirli bir yönelme görüldü vergi eğrisinin meğili katkısıyla.
This supports our view that a deflationary bias has been imposed... ... on the rest of Europe by Germany via the EMS.
Bu da, EMS aracılığıyla, Almanya'nın, Avrupa'nın geri kalanına bir deflasyon önyargısı koyduğu fikrimizi kanıtlıyor.
Toast'ems.
Tostlar için.
How would you work out cubic what-you-call -'ems?
Kübik bilmem nelerden sen ne anlıyorsun?
You know, that one for adult diapers, Soak'Ems.
Hani şu yetişkin alt bezleriyle ilgili olan var ya.
Chicago's beloved Fuzzy McGee better known to our younger viewers as Sheriff Soak'Ems died today.
Daha genç izleyicilerimizin Şerif Alt bezi olarak tanıdığı Şikago'nun sevgili Fuzzy McGee'si bugün öldü.
I've got the comparative serology results, the EMs the gels for the different proteins, GP... 120, 41, 24...
Seroloji sonuçlarının, elektron mikroskopilerinin karşılaştırmasını aldım farklı proteinler için jelleri, GP... 120, 41, 24...
- What's the trouble? - Is that the EMS?
- Acil servis mi?
- I called EMS, but it was too late.
- Acili aradım, ama geç kalmıştık.
Call the EMS.
Çabuk itfayeyi ara.
The EMS people say the clerk is going to be just fine.
- O kadar sert konuşma. İtfaye ekibi ie konuştum. Kasiyer kız iyiymiş.
EMS plan one at Wabash and Balboa for night club fire.
İlkyardım planı 1, Wabash'la Balboa arasındaki gece kulübü yangınında.
Somebody get the EMS guys!
Biri acil servis görevlilerini çağırsın!
I just talked to one of the EMS workers.
Ambulans görevlilerinden biri ile konuştum.
Send out an EMS pulse.
Acil durum mesajı gönder.
We don't know if the EMS pulse got through.
Acil durum sinyalinin ulaşıp, ulaşmadığını bile bilmiyoruz.
KIT : My name is Latura, with EMS.
Adım Latura, İlkyardım Servisi'nden.
Have yourself checked out with EMS before you leave.
Gitmeden önce Acil Servis'te kontrolünüzü yaptırın.
Get your EMS people up here now.
AciI sağIık ekibi geIsin.
Let the world say, thank you... with Soma.
Herkes soma için EMS'ye şükran duyar.
Let the world say, Thank you with Soma.
Herkes soma için EMS'ye şükran duyar.
Let the world say, "Thank you" with Soma.
Herkes soma için EMS'ye şükran duyar.
District medical director for EMS.
Acil sağlık servisinde bölge yöneticiliği.
We're the EMS team with County.
Bölge Genel'in İlk Yardım'ındanız.
- Are you taking the EMS job?
- Acil servis ekibinde mi çalışacaksın?
Mark's considering a future in EMS.
Mark, acil servis ekibinde çalışmayı düşünüyor.
Hold on. The EMS Medical Director's a real person?
Yani acil servis hizmetlerindeki yönetici gerçek biri mi?
Great research opportunities in EMS.
Acil servis hizmetlerinde harika araştırma olanakları var.
He has EMS training!
Onun acil yardım eğitimi var!
He has EMS training!
Onun ilk yardım eğitimi var.
I hear the EMS boys.
İlkyardım seslerini duyuyorum.
EMS and Fire are rolling. - Injuries?
Acil durum ekibi ve itfaiye yoldaymış.
- Where's EMS? - Sound close.
Acil servis ekibi nerede kaldı?
- Your EMS meeting's at 10.
- Acil Servisler toplantın 1 0'da.
He called it in and stayed there while EMS tried to resuscitate.
Suçu bildiren kişi hakkında konuşuyoruz. Üstelik ambulans ekibi kadını hayata döndürmeye çalışırken orada durup bekledi.
I have some Fudge'Ems up my ass.
Kıçımda biraz bonibon var.
Make sure EMS is standing by.
Sağlık ekibi beklemede kalsın.
EMS rushed him out of here. They said it's likely he'll die.
Yine de hemen ambulansa bindirip götürdüler.
I'm afraid I have an awful case of the gotta-see -'ems.
Korkarım aniden "onları görmem gerek" durumu başgösterdi.
I'II call EMS.
Ambulans çağırayım.
So, say a bittersweet farewell to such old friends as mud pies, Bite'Ems, Eclairios, Chew'Ems, Kellogg's All-Fudge, Big Red Snack Foam, Milk Chuds, Eat'Ems.
Şimdi bu eski arkadaşlara elveda diyoruz : elveda Mud Pie, Bite'Ems, Eclairios, Chew'Ems, Kellogg's All-Fudge, Big Red Snack Foam, Milk Chuds, Eat'Ems.
The patient was brought in by EMS five minutes ago.
Hasta beş dakika önce Acil Tıbbi Servis tarafından getirildi.
I'll have 16 gravy scrape'ems, a bucket of twisty lard, and two super-choker breakfast burritos with macho sauce.
16 tane gravy scrape'em, bir kova kızarmış domuz yağı, ve iki büyük, macho soslu meksika dürümü.
I need an EMS team immediately.
Acil EMS takımı lazım.
And I call them "Fudge'Ems."
Ben onlara "Sütün Bunları" diyorum.
I need EMS.
Anlaşıldı, ambülans geliyor.
EMS just got here.
Acil tıbbi müdahale ekibi şimdi geldi.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]