English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ E ] / Encrypt

Encrypt translate Turkish

68 parallel translation
Before we left, I had Luis encrypt the files.
Biz ayrılmadan önce, Luis'e dosyaları gizlemesini söyledim.
Encrypt log entry.
Seyir defterine girişi şifrele.
We'll erect a security field around the main computer and encrypt all pathways leading to your program.
Ana bilgisayarın etrafında bir güvenlik duvarı oluşturacağız, ve programına giden bütün yolları şifreleyeceğiz.
I've modified these comms so that they'll encrypt all transmissions we can communicate safely at all times and this passkey has been calibrated to control all their doors.
Bu telsizleri tüm yayınları şifreleyecekleri şekilde modifiye ettim. Her zaman güvenli bir şekilde haberleşebiliriz ve bu şifre anahtarı onların tüm kapılarını kontrol etmek için kalibre edilmiştir.
Well, I had to encrypt it.
Pekala, sinyali şifreledim.
Worst case, I'll encrypt the code on an MP3 and leave it on Audiogalaxy.
En kötü durumda şifreyi bir MP3'e kaydederim ve Audiogalaxy'ye bırakırım.
Encrypt.
Şifreleme.
Encrypt. Initiate reactor overload.
Reaktör aşırı yüklemesini başlat.
Maybe Vulcans encrypt all their personal letters.
Belki de bütün Vulkan şahsi mektupları böyledir.
All they had to do was send it through regular channels, mark it personal, and we'd have left it alone. But no, they had to encrypt it, force me to start snooping.
Her zaman açık kanal üzerinden gönderselerdi... kişisel işaretli olarak bizde onu yanlız bırakırdık ama yapmadılar, şifrelediler, bizde onu gizlice izlemeye başladık.
Isn't it to encrypt stuff?
Birşeyleri şifrelemek için değil mi?
Someone went through a lot of hoo-ha to encrypt a longitude and a latitude.
Biri bu enlem ve boylamları şifrelemek için epey uğraşmış.
Why would he encrypt the coordinates if they weren't accurate?
Eğer koordinatlar doğru değilse niye şifrelesin ki?
And then I would encrypt it onto a disk and leave it at the drop point.
Sonrada her şeyi diske yazıp teslim noktasında bırakıyorum.
- Encrypt immediately and send it to General Kruedener's HQ via the field telegraph.
Bu emrin telgrafla gönderilmek üzere derhal şifrelenmesi gerekiyor. Çabuk!
- Yablokov! Encrypt this.
Yablokov, çabuk şifrele şunu.
My father used to encrypt my crossword puzzles when I was a kid.
Çocukken babam, çapraz bulmacalarımı şifrelerdi.
What kind of idiots don't double-encrypt their firewalls?
Hangi salak güvenlik duvarına çift şifre koymaz ki?
And this is the size of the numbers used to encrypt Internet transactions.
Ve bu da internet hareketlerini şifrelemek için kullanılır.
Well, whatever it is, he went through a lot of trouble to encrypt it.
Her neyse kodlamak için bayağı sıkıntıya girmiş. Elindekileri Lucas'a gönder.
Try to copy, delete, print, or transfer any of them... they auto encrypt on a 256-bit key.
Kopyalamaya çalışmak, silmek ya da herhangi birini transfer etmeye çalışmak 10256 uç anahtar şifrelerler.
why would he encrypt that?
bunu neden şifrelesin ki?
You do know it was stupid to encrypt that file.
O dosyayı şifrelemenin aptallık olduğunu biliyorsun.
All right, encrypt it and forward it to Carlson.
Pekâlâ, şifrele ve Carlson'a gönder.
We need to think about what we write and encrypt it.
Yazdıklarımıza dikkat etmeliyiz, belki şifrelemeyi düşünebiliriz.
Fulcanelli believed that the stone masons, that many of Europe's Gothic cathedrals built, symbols used, that a significant alchemical to messages about a future disaster and when to encrypt.
Fulcanelli sağdık masonların, Avrupa'daki bir çok Gotik katedralini semboller kullanarak... yaptıklarına inanmakla, gelecekteki felaket hakkında simya kullanarak şifrelenmiş mesajlar bıraktıklarına inanmakta.
You got the neighbor to encrypt his wireless?
Komşunun internetini mi şifrelettin?
I'm going to have to re-encrypt all the com frequencies.
Tüm iletişim frekanslarını yeniden şifrelemek zorundayım.
You can't just un-encrypt something.
Shawn, bir şeyleri öylece çözemezsin.
Companies hire them to protect and encrypt data sent over networks.
Şirketler onları veri gönderim ağlarını korumaları ve şifrelemeleri için tutarlardı.
Go secure for encrypt.
Şifrelemeyi unutma
Mr. Bauer, I have a suspect in hand with a file she felt damning enough to encrypt.
Bay Bauer, elimde dosyaları şifreleyecek kadar ileri giden bir şüpheli var.
And then encrypt the crap out of it.
Ve içindeki saçmalıklara şifre koyarsın.
Use 128 bit link keys To encrypt communication. Crack the key,
İletişimi şifrelemek için 128 parça bağlantı anahtarı içerir.
The army uses'em to encrypt transmissions in the battlefield.
Ordu, bunu savaş alanındaki veriyi iletişimi şifrelemek için kullanır.
- I encrypt them while he watches me.
Ben onları şifreliyorum. Onun da beni izlediği bir anda.
Before we proceed, please encrypt this transmission using security protocol 27-46-32.
Devam etmeden önce lütfen görüşme protokolünü doğrulayınız. Protokol no : 27-46-32.
But if you do want to move forward, use this to encrypt your data.
Ama eğer devam etmek istiyorsanız, verilerinizi şifrelemek için bunu kullanın.
When it's complete, I'll encrypt the OS so completely that no computer on Earth will ever crack it.
Tüm bunlar bitince, işletim sistemini öyle güzelce şifreleyeceğim ki dünyadaki hiçbir bilgisayar onu kırmayı başaramayacak.
He or she is using TOR to encrypt their TCP streams and cover their tracks, but I've been following the gaps between incoming and outgoing packets and they're narrowing.
TCP'lerini şifrelemek ve izini saklamak için TOR kullanıyor. Ama giren ve çıkan verilerin farklarını kontrol ettim ve daralıyorlar.
And if he's gonna remotely monitor a wireless camera with his phone, He should take better care to encrypt its IP address.
Ayrıca telefonuyla kablosuz bir kameraya bağlanacaksa IP adresini daha iyi şifrelemeli.
What kind of secret does Sheldon have to encrypt?
Sheldon'ın şifrelemek isteyeceği nasıl bir sır olabilir ki?
They could encrypt the information on a numeric transfer key.
Bilgiyi dijital bir transfer anahtarına kodlayabilirler.
Then tell Roger to re-encrypt all the methane plans.
Roger'a metan planlarını tekrar şifrelemesini söyle.
Anakata the don't-know-how to-fucking-encrypt-his-computer!
Anakata - sikik bilgisayarını nasıl şifrelemesi gerektiğini bilmeyen adam!
- It's an interference modulation Used to encrypt covert transmi- -
Gizli şifreler için kullanılan karışık modülasyonların -
See, they didn't want to spend the cash to encrypt civilian GPS like they did military.
Gördüğünüz gibi, orduda yaptıkları gibi sivil GPS'i şifrelemek için para harcamak istemediler.
You know... your men should really encrypt their text messages.
Adamlarinizin mesajlarini sifrelemesi gerekiyor.
It's a good thing our standard operating procedure is to heavily encrypt all data.
Çok şükür standart işletim yordamımızda tüm verileri sağlam şekilde şifreleniyor.
We know that he's using an English cipher meant to encrypt sensitive information.
İngilizlere ait, mesajları çözmek için kullanılan şifre çözücü bir alete sahip olduğunu biliyoruz.
Ross was apprehended before he could encrypt his laptop.
Ross yakalandı elinden önce Onun dizüstü şifrelemek.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]