Ennis translate Turkish

For Christ's sake, Dick Ennis!

Allah aşkına, Dick Ennis.

Hey, Ennis, I got a fantastic story for you.

Hey, Ennis, senin için harika bir hikayem var.

Hey, Ennis.

Hey, Ennis.

Ennis, you son of a bitch.

Ennis, seni orospu çocuğu.

Oh, Mr. Ennis.

Bay Ennis.

You're a fierce friend to have, Mr. Ennis.

Siz arkadaş olarak çok sert huylusunuz, Bay Ennis.

Ennis, sir.

Bunu kim söyledi?

Dick Ennis, International Press.

Ennis, efendim. Dick Ennis, International Press.

Well, Mr. Ennis, where do you find your information?

Peki, Bay Ennis, bu bilgiyi nereden aldınız?

I don't ordinarily court newspapermen, Mr. Ennis, like some generals I know. However, I would like to set the record straight on a few points.

Genelde gazetecileri pek sevmem Bay Ennis,... tanıdığım bazı generaller gibi,... mamafih, kayıtlarımda az sayıda konuya değineceğim.

Do you know what success in battle really means, Mr. Ennis?

Savaşta başarının aslında ne anlama geldiğini biliyor musunuz, Bay Ennis?

I have two responsibilities tonight, Mr. Ennis : one to my mission, and the other to my men.

Bu gece hem görevimden hem de adamlarımdan- -... sorumlu olacağım, Bay Ennis.

I may be a cautious man, Mr. Ennis, but I am certainly not a pacifist.

Tedbirli bir adam olabilirim, Bay Ennis, Ama kesinlikle barışsever değilim.

We do it to survive, Mr. Ennis.

Bunu sağ kalabilmek için yapıyoruz, Bay Ennis.

Excuse me, Mr. Ennis.

Affedersiniz, Bay Ennis.

Whose neck are you after now, Ennis? All right.

Bu defa kimin kellesinin peşindesin, Ennis?

I'm getting out of here, Ennis.

Buradan gidiyorum, Ennis.

Come on, Movie, let's go on in. No, no, Ennis.

Gel haydi, içeri girelim.

You said Rome, Mr. Ennis?

Roma'mı dediniz, Bay Ennis?

Thank you, Mr. Ennis.

Teşekkür ederim, Bay Ennis.

Hey, Mr. Ennis?

Komik. Hey, Bay Ennis?

You know that you don't have to go along, Ennis.

Gelmek zorunda olmadığını biliyorsun, Ennis.

I've been where it's rough before.

- Orada hayli çetin şeyler olabilir, Ennis. Daha önce de böyle yerlerde bulundum, Richardson.

Hey, Ennis! Small world.

Hey, Ennis, dünya küçük.

Mr. Ennis? Yeah.

- Bay Ennis?

Look, we can't play dead, Ennis.

Ölü taklidi yapamayız, Ennis.

Hello, Beachhead, this is Dick Ennis.

Alo. Alo, çıkartma üssü, ben Dick Ennis.

That won't quite get it, will it? That's it, Ennis.

Bu işe yaramayacak, değil mi?

They can't hear you.

Seni işitemezler, Ennis.

You're fighting instinct, Abe. No, Ennis, I get tired of...

İçgüdüyle savaşıyorsun, Abe.

Might find this will come in handy.

Hey, Ennis, bunu yararlı bulabilirsin.

You know, I missed it, Ennis. I want this.

Bilirsin, onu özledim, Ennis.

Come on, you can't stay here. For God's sake, Ennis, come on!

Haydi, burada kalamazsınız.

You did a great job, Mr. Ennis. Thank you.

- Büyük bir iş başardınız, Bay Ennis.

It's no longer my show, Mr. Ennis. I'm going home.

Artık benim gösterim değil, Bay Ennis.

Hey, Mr. Ennis! She's mine!

Hey, Bay Ennis!

Hey, Mr. Ennis, look!

- Hey, Movie! Ciao!

( imitating child ) "Um, um, um, Mom? " Um, um, um, Mom, um, um, um, " Ennis is upstairs in trouble

"Anne, anneciğim, ağabeyim popoma havluyla vurdu."

"Go upstairs and tell Ennis I said not to do that anymore."

Yukarı çık ve Enis'e bunu yapmamasını söyle.

"Ennis took and poured water on the baby and the shampoo run into her eye and she may be blinded for life."

Enis ona da vurdu ve kör kalabilir yaşamınca. "

Hey, Mr. Ennis, what's the scoop?

- Bay Ennis, hedef nedir?

They got Ennis!

Ennis'i yakaladılar!

What's with rocks, Ennis?

- Taşları ne yapacağız, Ennis?

We lost them.

Tamam, Ennis.

Hey, Ennis.

- Tamam.

You okay to move, Ennis?

Yürüyebilir misin?

Ennis, let's move!

- Ennis, haydi gidelim!

Welcome to the club, Mr. Ennis.

Kulübümüze hoş geldin, Bay Ennis.

Mr. Ennis, thank you.

Bay Ennis, teşekkür ederim.

That's a hell of a condemnation of mankind, Mr. Ennis.

Bu insanlık için çok kötü bir itham, Bay Ennis.

On the arch!

- Hey, Bay Ennis, bak...