English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ E ] / Enrages

Enrages translate Turkish

19 parallel translation
Question enrages him. At once, good night.
Bir şey soruldu mu çileden çıkar büsbütün.
It enrages him.
Onu çileden çıkartıyor.
Question enrages him.
Sorular onu öfkelendiriyor.
What is it that enrages you?
Seni böyle sinirlendiren şey nedir?
Well, this so enrages Vincent... that he stumbles down the stairs in a trance... twirling his straight razor... and he screams at the top of his lungs...
Tabii, bu Vincent'ı son derece çileden çıkarttı. Ve sanki hipnoz halindeymiş gibi merdivenlerden aşağı indi düzgün usturasını sallıyor ciğerlerini zorlayarak bağırıyordu.
- It enrages me.
- Beni öfkelendiriyor.
- Enrages?
- Öfkelendiriyor mu?
-... and enrages the mind.
-... ve insanı kızdırtıyor.
It enrages me to see her in a pitiful state like this!
Onu böylesi acınası bir halde görmek yüreğimi dağlıyor! İçim parçalanıyor!
He listens to abby denounce him and his work, it enrages him, and so that's the trigger.
Abby'nin kendini ve işini kınadığını duydu, sinirlendi ve bu da saldırıyı tetikledi.
It enrages me!
Beni çileden çıkarıyor!
The cruelties that you unlawfully committ the pressures which touch my veins terrorize everyone but enrages me.
Kanunsuzca yaptığınız zuIümIer damarlarıma dokunacak şekilde yaptığınız baskılar herkese korku veriyor. Beni hiddetlendiriyor.
Your ignorance enrages me.
Cehaletin beni çileden çıkarıyor.
Question enrages him.
Soru sorulunca çileden çıkar.
And their targets embody a belief that enrages their would-be assassins.
Ve hedefleri onları çileden çıkaran inançlar geliştiriyorlar.
My success enrages you.
- Başarım seni çileden çıkarıyor.
'Cause when you talk, it enrages people.
Çünkü konuşman insanları sinirlendiriyor.
I only know John Constantine because he enrages me.
Tanıdığım tek insan John Constantine çünkü beni deli ediyor.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]