English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ E ] / Envoy

Envoy translate Turkish

397 parallel translation
What does a special envoy want?
Ne istiyorsun?
The Special Envoy was established in order to carry out our research.
Bu Özel Birlik araştırma ve geliştirme amacıyla kurulmuştu.
"An envoy from the Mikado awaits You, master!"
"Mikado'dan gelen bir elçi sizi bekliyor efendim!"
I must warn you about the impending visit of the Spanish envoy.
İspanyol elçinin ziyaretinin yaklaştığı hususunda sizi uyarmalıyım.
Knight of the Holy Roman Empire, Envoy Extraordinary... from His Majesty Philip, King of Spain, Aragon and Castile.
Roma İmparatorluğu Şövalyesi. İspanya, Aragon ve Kastilya Kralı Majesteleri Philip'in Özel Elçisi.
The Spanish envoy will be dazzled.
İspanyol elçi büyülenecek.
My maid met the Ambassador's valet. And she said that he said that the Spanish envoy- -
Benim hizmetçim, Büyükelçi'nin uşağı ile görüşmüş ve o da ona demiş ki, İspanyol...
Envoy Extraordinary from His Most Gracious Majesty, Philip iv...
İspanya, Aragon ve Kastilya Kralı Majesteleri 4.
In the meantime, be assured of our warm consideration to your sovereign... and to you, his envoy.
Kralınıza ve onun elçisi olan size karşı duyduğumuz samimiyetten emin olabilirsiniz.
In that case, the presence here of the Spanish envoy is superfluous.
O halde İspanyol elçinin burada kalmasının anlamı yok.
Prepare the passport for the Spanish envoy.
İspanyol Elçisi'nin gidiş belgesini hazırlat.
" Envoy Extraordinary arrives Thursday 5 : 20 p.m. with full power.
"Olağanüstü Elçi, perşembe günü 17 : 20'de tam yetkiyle geliyor."
Listen, a special envoy is coming from Moscow today.
Dinleyim, bugün Moskova'dan özel bir elçi geliyor.
I am Nina Ivanovna Yakushova, Envoy Extraordinary... acting under direct orders of Comrade Commissar Razinin.
Ben Olağanüstü Elçi Nina Ivanovna Yakushova... Başkan Razinin'in emirleri doğrultusunda görev yapıyorum.
A special envoy arrived.
Özel bir elçi geldi demek.
Or should I say "Special Envoy Yakushova"?
Yoksa "Özel Elçi Yakushova" mı demeliyim?
Everything was going perfectly until three days ago... when some horrid female envoy arrived from Moscow.
Üç gün önce Moskova'dan korkunç bir kadın elçinin... gelmesine kadar her şey çok iyi gidiyordu.
Won't it be rather embarrassing for a Soviet envoy... to disclose the circumstances under which she lost them?
Mücevherleri nasıl kaybettiğini açıklamak... bir Sovyet elçisi için biraz sıkıntılı olmaz mı?
When an envoy goes back to Russia and they don't like what he's done... they put him out of the way?
Bir elçi Rusya'ya geri döndüğünde yaptığı iş beğenilmemişse... onu ortadan kaldırıyorlar mı?
Cole Smith wasn't here. And we didn't like the envoy he'd sent either California Beal. That crooked line there is the Humboldt River.
Cole smith burada değildi ayrıca onun gönderdiği elçiyide beğenmedik California görevlisi... bu aradaki kırıklı çizgi gibi şey humboldt ırmağı yukarıdaki stage route da beraber gidiyor.
Special envoy to His Majesty.
Majestelerine giden özel elçi.
Lord, an envoy from Wang Khan.
Efendim. Hakandan bir haberci.
And sitting before you, Henry, eating this sowbelly and hardtack... is an envoy extraordinaire from President Pierce.
Başkan Pierce'in orta elçisi olarak seninle karşılıklı oturup tuzlanmış domuz ile peksimet yemek de öyle.
Mr. Envoy, tomorrow night, no salt pork.
Bay Elçi, yarın gece tuzlanmış domuz yok.
How thoughtful of the king to send so charming an envoy.
Böyle alımlı bir elçi göndermesi, ne kadar hoş bir davranış
Do you come as envoy from the king of Israel?
İsrail kralının elçisi olarak mı geldiniz,?
My envoy this day will come on this very important mission.
Hemen bugün bu önemli görev için elçimi göndereceğim.
Envoy of Rome, proconsul of all the Roman Empire to the east of Italy.
Roma'nın elçisi, tüm Roma İmparatorluğu'nun Doğu İtalya prokonsülü.
Too late. I am the King's envoy.
- Çok geç.Ben Kral'ın elçisiyim.
The envoy's returning.
Elçi geri geliyor.
There's the Grand Turk's envoy.
- Görkemli bir Türk elçi...
I may defeat your troops and talk with the king's envoy.
Belki senin bölüğünü bozguna uğratacağım ve kralın Boleslav'daki elçisine sesleneceğim.
This is Carl Wilson, a special US envoy who is about to succeed in affecting a vital exchange agreement between our government and a neutral country important to us.
Bu Carl Wilson, değer verdiğimiz tarafsız bir ülke ile bizim aramızda hayati önemi bulunan bir anlaşmayı yapması amacıyla karşı tarafı ikna etmesi için görevlendirilen özel Birleşik Devletler elçisi.
Now he's acting as the envoy's secretary.
Şimdi de elçinin sekreteriymiş gibi davranıyor.
He had kidnapped the American envoy, a man named Wilson, and replaced him...
Wilson adında bir Amerikan Elçisi'ni kaçırmış ve yerine geçmişti...
They believe, when we were envoy for London we raise the weapons to the maximum and we go off e we knew that no projectile it obtained to abate an airplane.
"Londra'ya gönderildiğimde, silahları maksimum güce ayarladık ve öyle ateş ettik." " Ancak hiçbir merminin bir uçağı vurma şansının olmadığını biliyorduk.
Hitler was the messias envoy to save the Europe.
Hitler, Avrupa'yı kurtarmak için gönderilen mesihti.
A secret envoy, General Castellano, was sent by Badoglio to find out on what terms Italy could join the Allies.
Gizli bir elçi, General Castellano, Badoglio tarafından İtalya'nın Müttefiklere katılması için şartları öğrenmeye gönderilmişti.
It's frightening to face this envoy from my childhood.
Çocukluğundan bir temsilciyle yüzleşmek korkutucu.
You mean you sent out that elf envoy... to investigate based on a vague feeling of your...
Yani diyorsun ki o elf elçilerini kendi... hüsnükuruntun için araştırmaya gönderdin...
There's a special envoy on Gamoray.
Gamoray'de özel bir delege var.
And, on this day, March 14, 1702, in the presence of the Emperor's envoy,
Ve işte bugün, 14 Mart, 1702, İmparatorun elçisinin huzurunda...
What were you and Asano speaking of? We were discussing my meeting with the Emperor's envoy on behalf of Lord Tsunayoshi's mother following the presentation of the Imperial Sword. Sir.
Sen ve Asano ne konuştunuz?
Asano, after being appointed intermediary for the Emperor's envoy, you drew your sword on Kira, disregarding your being in the castle.
Asano, İmparatorun temsilcisinin yerine atanmadan evvel, Kalede olduğuna aldırmadan Kira'ya kılıç çekmişsin.
It's a peace envoy!
Bu bir barış elçiliği.
Chamberlain, as I listen to the lmperial envoy, it's evident we samurai are worrying His Majesty.
Sayın nazır, İmparatorluk elçisi olarak sözlerinizi dinledim. Biz samurayların, Majestelerini endişelendirdiği besbelli.
Iemitsu left Edo with the lmperial envoy.
Iemitsu, İmparatorluk delegasyonu ile Edo'dan ayrıldı.
Imperial Envoy Sanjo was killed.
İmparatorluk elçisi Sanjo öldürülmüş.
He sent letters to the lords denouncing Tadanaga for the murder of the envoy.
Tadanaga'nın, elçinin öldürülmesinden sorumlu olduğuna dair suçlamalar içiren mektupları bütün lordlara gönderdi.
It's a peace envoy! What possible trouble could there be?
Ne sorun çıkabilir ki?
The envoy?
Elçi mi?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]