Epa translate Turkish
269 parallel translation
And, FYI, that pesticide was outlawed by the EPA years ago.
Ayrıca, bilesiniz diye söylüyorum, o ilaç Doğal Yaşamı Koruma Derneği tarafından bir kaç yıl önce yasaklatıldı.
- There's a man from the EPA here.
- Çevre Koruma Derneğinden biri var.
Nathan told me he wanted call the EPA
Nathan, EPA aramak istediğini söyledi.
Have you ever thought what would happen to our association, the EPA came intervene?
EPA müdahale durumunda. Hiç neler olacağını düşündün mü?
Aw, I didn't... Don't you remember at first? You had the EPA guy... so far up your ass, you had heartburn.
Aw, ben... ilk seferkini haıtlamıyorumusun?
This EPA oversight hearing of the committee on Power and Industry will come to order.
Enerji ve endüstri komitesinin olağan gözden geçirme toplantısı başladı.
I think it's very suspicious that the White House would kill an EPA report... saying that power lines probably cause cancer.
- Beyaz Saray'ın çevre koruma ajansını enerji hatlarının kansere yol açabileceğiyle ilgili raporunu hasır altı etmesi bence şüphe uyandırıcı.
I need to know how long it takes to get from there to the EPA building.
Oradan çevre koruma binasına gelmesinin ne kadar sürdüğünü öğrenmek istiyorum.
Okay, now. Loretta, get some information on the EPA and give that to the roper.
Loretta, çevre koruma ajansı hakkında bir şeyler öğren.
I got a call from an EPA guy.
Çevre korumadan biri aradı.
- All right. The White House is putting heat on the EPA.
Beyaz Saray çevre koruma ajansına baskı uyguluyor.
You hear about this EPA bullshit? Why, it could ruin Gulf Coast Power! They're goin'ahead with this goddamn power lines investigation.
Bu enerji hatları soruşturmasını yapmaya kalkarlarsa Golf Coast şirketinin işi bitmiş demektir.
- EPA, launching a big investigation on power lines. - They're gettin'a lot of pressure from the White House.
- Çevre Koruma, Beyaz Saray'ın baskısı yüzünden enerji hatlarıyla ilgili bir soruşturma başlatacakmış.
Thomas, if we got the EPA off Olaf Andersen's back, he'd be extremely appreciative.
- Olaf Anderson'ı, Çevre Korumadan kurtarabilirsek bize fazlasıyla minnettar olacaktır.
Hey, Dick, is there somebody you can call to make sure... the EPA's really doing the investigation?
Çevre Koruma'nın soruşturmayı gerçekten yapacağından emin olmak için arayabileceğin kimse yok mu?
This is the EPA. This is the president.
- Bu Çevre Koruma, bu başkan demek.
The subject of this meeting... was the possible EPA investigation on power lines... and the connection between them and increased cancer risks. Gentleman's out of order.
Bu toplantının gündem konusu, çevre koruma ajansının enerji hatları ve onların artan kanser riskiyle bağlantısını araştıracak muhtemel soruşturmasıydı.
My dad had been assigned to inspect the military southern sector of the EPA.
Babam EPA'nın güney askeri bölümünü denetlemek üzere atandı.
I'm Steve Malone. I'm with the EPA.
Merhaba, ben EPA'dan Steve Malone.
He's with the EPA.
O EPA'da çalışıyor.
EPA, cool!
EPA, harika!
I'm Carol Sherman, EPA field liaison.
Ben Carol Sherman, EPA saha bağlantısı.
A working list of all the cleanup sites from the EPA.
EPA'nın çalışma bölgelerinin listesi.
It seems that this site is not on the EPA list.
Görünen o ki bu bölge EPA'nın listesinde değil.
This is our certificate granting access to EPA Super Fund status.
Bu bizim EPA Süper Sermaye'sine erişim sertifikamız.
What did the EPA guys tell you... about the work they're doing on your property?
EPA'daki herifler arazin.. üzerinde ne yaptıklarını sana söylediler?
Our newspaper sent us to investigate an EPA cleanup.
Gazetemiz bizi EPA'nın çalışmalarını araştırmamız için gönderdi.
Local environmentalists want investigations by the EPA OSHA and the Department of Environmental Concerns.
Yerel çevreciler, EPA, OSHA ve Çevre Bakanlığının... araştırma başlatmasını istiyor.
A friend of mine at the EPA says he hears that they have an unnamed source making noises about substandard equipment at Aegis-1.
EPA'daki bir arkadaşımın söylediğine göre, adı açıklanmayan bir kaynak... Aegis-1'deki standart dışı teç hizat hakkında... şikayette bulünmuş.
They were the ones that you promised to supply the EPA with.
EPA'ya teslim etmeye söz verdiğin defterler.
According to our analyst, the presence of petroleum by-products and other toxins in Inulat Cove will be back down to acceptable levels according to EPA guidelines within three months.
Analistimizin dediğine göre, Inulat Körfezindeki... petrol yan ürünlerinin ve diğer toksik maddelerin oranı... EPA ölçütlerine göre üçay içinde... makul bir seviyeye inecek.
And your EPA environmental agency has got its thumb so far up my ass, - it's scratchin'my ear!
Ve senin E.P.A. çevresel ajans... kıçımdan uzak kulağımla uğraşan bir başparmak
'Cause if you're not happy with the EPA up your ass, try the IRS.
Kıçındaki E.P.A. ile mutlu olmadığın için, l.R.S.'yi dene
MAN 2 : You deal with the EPA. See what it costs you.
Çevre kuruluyla uğraş da kaça çıkacağını gör.
EPA.
EPA'dan.
I'm a federal agent for the EPA.
Federal ajanım. EPA için çalışıyorum.
He's a government man with some agency. I don't know, what is that... ... the EPA?
Hükümet için çalışıyor, bilmiyorum, adı neydi EPA, FDA?
The EPA's never been good at punishing criminals, catching them... ... helping the environment.
EPA suçluları yakalamak ve cezalandırmak konusunda hiç iyi olmadı, halka yardım etmedi.
I quit the EPA.
EPA'leyim.
So I can spend my every waking moment making your life miserable.
EPA'den ayrıldım ve hayatını çekilmez edeceğim.
We're in a... ... unique situation. I realize the EPA wasn't able to put you away.
Bu çok ender rastlanan bir durum, EPA'nın seni hapse atmayı başaramadığını fark ettim.
ethylene, which the EPA lists as a probable carcinogen.
Çevre Koruma Örgütü bu maddenin kansere yol açabileceğini söylüyor.
We used to have swamps, only the EPA made us take to calling''em wetlands.
Bataklıklar vardı, EPA onlara ıslak topraklar dememizi istedi.
I'm from the EPA.
Ben EPA'denim.
I couldn't write you this letter just a year ago... but then I met these friends from Canada when I had a summerjob at the EPA.
Bir yıl önce olsa sana bu mektubu yazamazdım. Yaz kampında çalışırken Kanadalı bu arkadaşlarla çalıştım.
Yeah, I met'em at an EPA in Brooklyn, and, you know, they was doin'business.
Onlarla Br ooklyn'deki yaz kampında tanıştım. Çalışıyorlardı.
- By the way... the EPA estimates that about 10,000 people... take a dump in that water every day.
- Bu arada... Sahil Güvenliğin hesaplarına göre her gün bu sulara yaklaşık 10,000 kişi giriyormuş... Ne kadar güzel öyle değil mi.
Right before the EPA got fangs.
Doğayı Koruma Derneği'nden önce.
- He's with the EPA.
- Çevre Koruma'dan.
- The EPA? - Yeah.
ÇKT mı?
- EPA?
- Çevre Koruma mı?