English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ E ] / Epifanio

Epifanio translate Turkish

98 parallel translation
That's Epifanio's house!
Epifanio'nun evi şurada.
This is Epifanio.
İşte bu Epifanio.
Güero took me to meet his godfather, Don Epifanio, the head of the cartel.
İlk Noelimizde Guero beni vaftiz babası kartelin başı Don Epifanio'yla tanıştırmaya götürdü.
Don Epifanio and Batman are asking for you, Güero.
Don Epifanio ve Batman seni soruyordu, Guero.
Felicitaciones Don Epifanio. I know you know that Camila is not happy about this, but if you think she and I are still in a negotiation about it, we are not.
Camila'nın bundan hoşlanmayacağını bildiğini biliyorum ama eğer bu konuda onunla hâlâ pazarlık içinde olduğumuzu sanıyorsan değiliz.
It's nonnegotiable, Epifanio.
Pazarlık payımız yok, Epifanio.
Epifanio.
Epifanio.
If you're ever in deep shit, all right, you take this notebook, and you take it to Don Epifanio, and you trade it for your life, all right?
Eğer başın belaya girerse, bu defteri al Don Epifanio'ya götür ve hayatınla takas et, tamam mı?
Go to Don Epifanio.
Don Epifanio'ya git.
_
Bu kız Epifanio için neden bu kadar önemli?
I was running from Epifanio and stumbled into Camila's mule route.
Epifanio'dan kaçarken Camila'nın kaçakçılık güzergahında buldum kendimi. Beni öldürebilirdi.
They killed Guero, and you're working for that puta?
Epifanio öldürdü, Camila değil.
Epifanio did, not her.
Aynı şey.
Epifanio's running for governor.
Epifanio vali olmak için aday.
_
- Oyum sizin. Halkın adamı Epifanio Vargas. - Teşekkürler.
What's the problem, Epifanio?
Sorun ne Epifanio?
They have an accord with Epifanio... allows them to use Dallas as a hub, get down to the ports if there's trouble with their other outlets.
Epifanio ile bir anlaşmaları var. Bu anlaşma ile Dallas'ı dağıtım merkezi olarak kullanabiliyorlar. Eğer diğer merkezlerinde sorun çıkarsa, buradaki limanlardan işleri yürütüyorlar.
I'm sure you understand by now that you're very important to me because of what you have against Epifanio.
Epifanio'ya karşı olan kozun sayesinde benim için çok önemli olduğunu eminim çoktan anlamışsındır.
You don't have to be afraid about Epifanio.
Epifanio'dan korkmana gerek yok.
Don Epifanio Vargas.
Don Epifanio Vargas.
You take this notebook, and you take it to Don Epifanio and you trade it for your life, all right?
Bu defteri al Don Epifanio'ya götür ve hayatınla takas et, tamam mı?
Epifanio's men are everywhere.
Epifanio'nun adamları her yerde.
Something you did to Epifanio?
Epifanio'ya yaptığın şeyi?
Will do, Don Epifanio.
- Edeceğiz, Don Epifanio.
Epifanio agreed to our terms.
Epifanio koşullarımızı kabul etti.
How did Guero steal from Epifanio?
Guero Epifanio'dan nasıl para çalmış?
Epifanio already killed off anything she cared about.
Epifanio neredeyse önemsediği kim varsa öldürmüş.
If you stay there, Epifanio will find you.
Eğer orada kalırsan Epifanio seni bulur.
Epifanio has men everywhere looking for her.
Epifanio'nun onu bulması için adamlarını gönderdi.
_
Epifanio'ya bir şey mi oldu?
_
Don Epifanio seni aramamı istedi.
_
Don Epifanio'ya yalan söylemek, sen...
_
Epifanio'nun beni istemesinin bir nedeni olduğunu biliyor ancak defteri bilmiyor.
_
Don Epifanio'ymuş.
_ _
Öncelikle bana, o kızın Epifanio için neden bu kadar önemli olduğunu söyle.
_ _
Don Epifanio konuşacaklarından korkuyordu intikam için.
_
Hayatımı ve planlarımı Epifanio'dan neden gizlediğim.
You decide whether to tell Epifanio what you know... or not.
Epifanio'ya ister söyler, ister söylemezsin.
Epifanio's going to win the governorship.
Epifanio vali olacak.
_ _
Ve sonra Epifanio akşam haberlerine çıkacak kartelin başını ezdiğini herkese anlatacak.
And then Epifanio's going to sleep peacefully that night, knowing he has everything.
O gece huzurlu uyuyacak her şeye sahip olduğunu bilerek.
We should've given her back to Epifanio in the first place.
En başından onu Epifanio'ya vermeliydik.
One of Epifanio's men, a very dangerous man, came down today to look into my business.
Epfianio'nun adamlarından biri, çok tehlikeli biri işlerime bakmak için geldi bugün.
♪ ♪
- Epifanio? - Haberi şimdi aldım, sevkiyat yakalanmış.
Epifanio? EPIFANIO :
Belki de evren sana bir şey anlatmaya çalışıyordur, tatlım.
Don Epifanio.
- Epifanio.
_
Peki Don Epifanio'yu tanıyorsun.
We cannot touch him. EPIFANIO :
İşe yarıyor.
EPIFANIO :
Elbette sadece iş.
Admit that this Dallas adventure was a mistake and come back home where you belong. EPIFANIO : Well, when you concede to your rival for governor, then we'll talk.
Sevkiyata, depoya kadar eşlik etmeni istiyorum.
- EPIFANIO : I don't know. It wasn't on my side of the border.
Çünkü, bildiğin gibi, deneyimlerime dayanarak, bu tür şeyler olunca, mutlaka arkasından biri çıkar.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]