Ernst translate Turkish
546 parallel translation
Direction : Ernst Lubitsch.
Oyuncak kutusundan dört tane keyif dolu gösteri.
- Sturmabteilungen )... succeeding Ernst Röhm
- Sturmabteilungen )... Ernst Röhm'ü izliyor
" Forty-eight hours have elapsed and still Lieutenant Ernst Hirth...
" Akıp giden 48 saatin ardında, Teğmen Ernst Hirth...
I am Ernst Hirth, a German citizen.
Ben Ernst Hirth, Alman vatandaşı.
Mr. Ernst.
Bay Ernst.
Mr. Ernst!
Bay Ernst!
Hans and Ernst were taken with him.
Hans ve Ernst de O'nunla birlikte götürülmüşler.
Don't wake Ernst up. Sleep.
Ernst'i uyandırma, uyusun.
Yes, I'm Ernst Gréber.
Okudum, adım Ernst Greaber.
Ernst Gréber, of course.
Ernst Greaber, tabii ya.
You feel it, Ernst?
Hissettin mi Ernst?
Ernst Gréber.
Ernst Greaber.
Why would they do a thing like that, Ernst?
Neden böyle bir şey yaptılar ki Ernst?
She... she still can't grasp it, Ernst.
Olanları henüz anlayamadı Ernst.
She doesn't know, Ernst.
Bilmiyor ki Ernst.
They were alive, Ernst.
Yaşıyorlardı Ernst.
What's bothering you, Ernst?
Canını sıkan nedir Ernst?
And if you want a woman, Ernst, or several women if that's your taste, this is the place for it.
Bir ya da birkaç kadın istersen Ernst, artık orası senin zevkine kalmış. Burada bulursun.
"Ernst, if you want to see me, I'll be home after 7."
"Ernst, beni görmek istersen 7'den sonra evdeyim."
What happened to you, Ernst? Are you blind?
Ne oldu sana Ernst?
I remember the boats going by, and the music playing... Oh, please, Ernst.
Teknelerin bir bir geçip gittiğini ve çalan müziği hatırlıyorum...
No "I remember when" talk.
Lütfen, Ernst. "Bir zamanlar" konuşmalarını bırak artık.
Ernst, look.
Ernst, bak.
There's no such place, Ernst.
Öyle bir yer yok, Ernst.
Ernst, where did you learn all that?
Ernst, tüm bunları nereden öğrendin?
Your hand, Ernst.
Elin Ernst.
Ernst, I want to go through with it.
Ernst, yine de istiyorum.
- But Ernst...
- Ama Ernst...
There's a package for an Ernst Gréber.
Ernst Greaber adına bir paket var.
It was sent to Ernst Gréber at the front and forwarded from there.
Cephedeki Ernst Greaber'a göndermişler sonra da buraya gelmiş.
- I'm Ernst Gréber, a former pupil.
Ben Ernst Greaber, eski bir öğrencinizim. Greaber!
But not this one, Ernst.
Bu gece olmaz Ernst.
Ernst, Josef.
Ernst, Josef.
Are your parents alive, Ernst?
Ailen hayatta mı Ernst?
I must know! No one can make that decision for you, Ernst, not even your teacher.
Hiç kimse, öğretmenin bile, senin yerine bu kararı veremez.
The war is lost, Ernst.
Savaşı kaybettik Ernst.
Ernst, boy!
Ernst, oğlum!
Heini, I want you to meet my friend, Ernst.
Hein? Seni arkadaşım Ernst ile tanıştırmak istiyorum.
Your vodka, Ernst.
Votkan Ernst.
Ernst could take my car and drive you...
Ernst benimkini alıp seni götürebilir...
Ernst, I'm very drunk.
Ernst, çok sarhoşum.
Good luck, Ernst.
İyi şanslar Ernst.
Ernst, I've nothing but good news!
Ernst, sana çok iyi haberlerim var!
Can't you see it, Ernst?
Bunu göremiyor musun Ernst?
Don't open it, Ernst.
Açma Ernst.
'We're going to have a child, Ernst.
Bir çocuğumuz olacak Ernst.
THE DOLL Four amusing acts from a toy-chest, freely adapted from Wilner, by Hanns Kräly and Ernst Lubitsch
OYUNCAK
Ernst!
Ernst!
Ernst.
Ernst.
Oh, Ernst!
Ernst!
Ernst?
Ernst?