Eros translate Turkish
448 parallel translation
Must I therefore renounce them? While the gods grant me the strength and inclination and for as long as you are indulgent, little nymph, I shall be your grateful lover and my pipes shall sing till their dying breath, the praises of Eros.
Tanrılar bana güç ve beğeni bahşetmeye devam ettiği ve senin de düşkün genç bedenin razı olduğu sürece senin müteşekkir sevgilin olacağım küçük perim ve kol kaslarım da son nefeslerine kadar Eros'un zaferini methedecekler.
Well, Cupid, this is your big opportunity.
Evet Eros, işte sana büyük fırsat.
Makes you look a little like Cupid.
Seni küçük bir Eros gibi gösteriyor.
Id be friends with the sparrows And the boy who shoots the arrows
Serçelerle konuşurdum Eros'la dost olurdum
he said to her, miss sparrow i've been struck by cupid's arrow will you share my cage with me?
kırlangıça dedi ki : "bayan kırlangıç, Eros'un aşk okuyla vuruldum kafesimi benimle paylaşır mısınız?"
'Tonight is the first night of Cupid and Psyche,'a new opera by a young British composer Julian Craster,'whose only well-known work has been the score for The Red Shoes.
Bu gece, tek bilinen çalışması Kırmızı Ayakkabılar'ın partisyonu olan İngiliz besteci Julian Craster'ın yeni operası Eros ve Psyche'nin ilk gecesi.
This is Eros, a space soldier from a planet of your galaxy.
Ben Eros, Sizinle aynı galakside yer alan bir gezegende askerim.
And what has this added time gained you, Eros?
Peki aradan geçen zamanda neler yaptınız, Eros?
I have taken two ships from your command.
İki geminin komutasını senden alıyorum Eros.
Even though you have risen three of the Earth dead,... the plan is far from successful,... and you Eros, must prove it an operational success before more time, energy, ships and your countrymen may be spent on it.
3 kişiyi diriltmenize rağmen planımız başarılı olmaktan uzak, Ve sen Eros, eğer daha çok zaman, enerji ve gemi istiyorsan Önce operasyonun başarılı olacağını göstermelisin.
Eros, the Earth people are getting closer to that which we fear.
Eros, dünyalılar bizi tehdit eden şeyi gerçekleştirmeye giderek yaklaşıyor.
Eros, do we have to kill them? - Yes.
- Eros, onları öldürmek zorunda mıyız?
- You're always right, Eros.
- Her zaman haklısın, Eros.
Hold on Eros, I'll have the ship in the air in a minute.
Dayan Eros, gemiyi harekete geçirmek üzereyim!
Eros everything's on fire.
Eros her şey yanıyor! Haydi, uyan Eros!
Hurry, wake up Eros.
Eros, Eros, kendine gel, kalk!
Eros wake up, Eros.
Eros uyan, Eros!
- Down Eros, up Mars!
- Aşağıda Eros, yukarıda Mars!
"Eros and Civilization"... "Eros and Civilization"...
Aşk Tanrısı ve Medeniyet.
I'm stuck by Cupid's bolt.
Eros'un şimşeği çarptı beni.
A curve like Amor... sensously swollen lips...
Eros gibi bir kavis... duyguyla ıslanmış dudaklar...
Caesar, with his great soul... and Eros, with his thousand charms, came down to Earth.
Gel! Sezar, onun yüce ruhu ile ve Eros, binlerce çekici yönü ile, dünyaya geldiler.
Eros protects me and always shows his friendship. Swindling and trafficking have made me master of the city.
Dolandırıcılığım ve karaborsacılığım beni bu şehrin efendisi yaptı.
Eros took possession of claude's heart.
Eros, Claude'un kalbini ele geçirdi.
Eros comes home.
Eros eve dönüyor.
Eros has abandoned you.
Aşk Tanrısı seni terk etti.
An old rubber made me think of all the nights of Eros... we have before us.
Kullanılmış bir prezervatif bizden önceki ateşli Eros gecelerini... düşünmemi sağlıyor.
His lips were pursed and looked like a cupid's bow.
Dudakları kırışıkmış ve Eros'un yayı gibi görünürmüş.
Let us have Caladonia do her highly erotic temple dance in praise of Eros.
Bırakın da Caladonia erotik mabet dansını yapsın Eros'a şükretmek için.
Says Eros Magazine :'The'Gone With The Wind'Of Adult Films.'
Magazin dergisi Eros'un ifadesiyle. "Yetişkin Filmlerinin Rüzgar Gibi Geçti'si."
Eros, Macho, Hot and Sexy Mature Women.
Eros, Maço, ve Seksi Olgun Kadınlar'ı.
Yeah, and it could have been the brain from Planet Eros.
Tabi, ya da Eros gezegeninden bir beyin.
It's kind of romantic actually, playing Cupid.
Eros'u oynamak romantik aslında.
"Eros stronger than death!"
"Eros ölümden daha güçlüdür!"
I must admit to not being the most worldly of women, but I can assure you I'm not oblivious... of the ways of Eros.
İtiraf edeyim ben öyle feleğin çemberinden geçmiş bir kadın değilim ama Eros'un işlerinden de bihaber değilimdir.
Here is the temple of Eros.
İşte Eros tapınağı.
Cupid has his foot in my ass.
Eros kiçima bir tekme atti.
On Comet, on Cupid! On Donner and Blitzen!
- Kuyrukluyıldız, Eros, Bilmiş, Tipi!
Eros, Eros, come here!
Eros, Eros, buraya gel!
Eros, why's he allowed?
Nasıl oluyor da Eros'a izin veriyorsun?
Eros is a dog.
Eros bir köpek.
After days drifting at sea... I found myself on the island of Eros.
Günlerce denizde sürüklendikten sonra kendimi Eros'un adasında buldum.
And so it was not so insane... that we all found ourselves on an airplane... flying to the island of Eros.
Ve bu yüzden kendimizi Eros adasına uçan bir uçakta bulmamız o kadar da delice değildi.
- What, like Zeus and Cupid and stuff?
Ne, Zeus ve Eros gibi şeyleri mi?
- Cupid, for instance, was a god who fell in love with a beautiful mortal, Psyche.
Eros, mesela, ölümlü bir tanrı olan güzel Psyche'ye aşıktı.
So, uh, Cupid stole her away to a secret palace...
Böylece Eros, onu gizli bir yere kaçırır...
But Cupid wouldn't let Psyche see him.
Fakat Eros Psyche'nin onu görmesine izin vermez.
It "s called," "Cupid" s Shaft. " "
Adı, "Eros'un Oku."
Eros.
Eros!
No doors are closed to me.
Eros beni korur ve daima bana arkadaşlığının dayanıklılığını verir.
"May I... " composed like them... " of Eros and of dust...
Ben de onlar gibi aynı inkâr ve çaresizlikle kuşatılmış aşk ve tozdan ibaret miyim bir tasdik alevi göster.