Everything's going to be okay translate Turkish
211 parallel translation
Everything's going to be okay now.
Şimdi her şey çok güzel olacak.
Listen, everything's going to be okay.
Dinle, herşey düzelecek.
Everything's going to be okay now.
Her şey düzelecek.
Everything's going to be okay.
Herşey yoluna girecek.
Everything's going to be okay, Dominic.
Her şey yoluna girecek, Dominic.
I really do think everything's going to be okay.
Her şeyin yolunda gitmesi için elimden geleni yapıyorum.
Everything's going to be okay.
Her şey yoluna girecek.
I'm tryin'to comfort him, telling him not to worry... everything's going to be okay, I'm gonna take care of him.
Onu sakinleştirmeye çalışıyordum, endişelenmemesini... herşeyin yoluna gireceğini, iyileşeceğini, ona yardım edeceğimi söylüyordum.
Everything's going to be okay, Gina.
Her şey yoluna girecek, Gina.
Everything's going to be okay.
Senin için buradayım.
Everything's going to be all right, okay?
Her şey yoluna girecek, tamam mı?
And I am a government official, after all, so everything's going to be perfectly fine, okay?
Hem zaten ben hükümet görevlisiyim,... bir sorun olmaz.
- Well, Dad said everything's going to be okay.
- Babam her şey yoluna girecek dedi.
Everything " s going to be okay.
Her şey düzelecek.
Everything's going to be okay.
- Her şey yoluna girecek, tamam mı? - Evet.
Louise, everything's going to be okay.
Louise, her şey yoluna girecek.
I'm sorry, but everything's going to be okay.
Üzgünüm. Herşey yoluna girecek.
Everything's going to be okay.
Her şey yoluna girer.
Everything's going to be okay.
Her şey iyi olacak!
But I'm confident... everything's going to be okay.
Ama kararımı verdim. Her şey güzel olacak.
"Everything's going to be okay."
"Her şey yoluna girecek." diyorum.
SO BASICALLY, I THINK EVERYTHING'S GOING TO BE OKAY.
Yani aslında, sanırım her şey güzel olacak.
Everything's going to be okay.
Her şey düzelecek.
Everything's going to be okay.
Her şey yoIuna girecek.
Everything's going to be okay.
Her şey güzel olacak.
Whatever happens, I want you to know everything's going to be okay.
Ne olursa olsun her şeyin yoluna gireceğini bilmeni istiyorum.
Everything's going to be all right, okay?
Herşey yoluna girecek, tamam mı?
We won the war. Everything's going to be okay.
Savaşı kazanmıştık.
- Everything's going to be okay.
Her şey yoluna girecek.
Eugene, everything's going to be okay.
Eugene, her şey yoluna girecek.
Everything's going to be okay, honey.
Her şey yoluna girecek canım.
Everything's going to be okay
- Her şey yoluna girecek.
Are you sure everything's going to be okay, Oka-chan?
Her şeyin yolunda gideceğinden emin misin Oka-chan?
Don't worry, honey. Everything's going to be okay.
Merak etme canım, her şey yoluna girecek.
Don't worry. Everything's going to be okay. Come on.
- Merak etme, her şey düzelecek.
And I think everything's going to be okay.
Etrafı düzenledik ve sanırım her şey düzelecek.
Look, everything's going to be okay, all right?
Her şey yoluna girecek, merak etme, tamam mı?
Everything's going to be fine. Okay, Georgia?
Her şey iyi olacak tamam mı Georgia?
Everything's going to be okay, alright?
Her şey yoluna girecek, tamam mı?
Daddy... it's okay, sweetie Everything's going to be all right
Baba... Geçti, tatlım. - Her şey yoluna girecek.
Everything's going to be okay, all right?
Her şey yoluna girecek. Tamam mı?
First off, the chances are that everything's going to be okay with this baby.
Öncelikle bu bebeğin bir sorunu olmama ihtimali yüksek.
You think just'cause she says she's better that everything's going to be okay?
Onun iyileştim demesiyle sence her şey düzelecek mi?
As Harold took a bite of Bavarian sugar cookie he finally felt as if everything was going to be okay.
Harold, Bavarya şekerli kurabiyeden bir ısırık alırken nihâyet, her şey yoluna girecekmiş gibi hissedebildi.
Don't worry- - everything's going to be okay.
Endişelenme, Her şey yoluna girecek.
Okay, and everything's going to be okay.
Ve her şey yoluna girecek.
I'm sure everything's going to be okay.
Her şeyin iyi olacağına eminim.
Everything's going to be okay. Come on, sweetie.
Her şey düzelecek.
Everything's going to be okay?
Herşeyin yoluna gireceğini mi?
And I'm just hugging people and it's just... it's like, I have arrived and everything is going to be okay now.
Onlarla kucaklaştım. Sanki ben oraya vardıktan sonra artık her şey yolunda gidecekmiş gibi geldi.
Everything's going to be fine, okay?
Her şey yoluna girecek, tamam mı?