English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ E ] / Excalibur

Excalibur translate Turkish

364 parallel translation
Take thou there from my brand, Excalibur
" Kılıcım Excalibur'u al
Ah, Excalibur!
Excalibur!
Captain, the M-5 unit has already identified the vessels as Federation starships Excalibur and Lexington.
M-5 bu gemileri Federasyon gemisi olarak belirlemiş durumda. Excalibur ve Lexington.
USS Enterprise from starships Lexington and Excalibur.
USS Enterprise, Lexington ve Excalibur yıldız gemilerinden.
The Excalibur, a direct hit.
Excalibur vuruldu.
Twelve on the Excalibur.
Excalibur'da 12 kişi.
Excalibur is manoeuvering away, sir.
Excalibur uzaklaşıyor.
Excalibur Captain Harris and first officer dead.
Excalibur Kaptanı ve ikinci kaptanı öldü.
The other three ships are holding station out of range.
Gemiler istasyonda. Excalibur'un işi bitmiş görünüyor.
Scan the starship Excalibur which you destroyed.
Yok ettiğin Excalibur'u tara.
The Lady of the Lake... her arm clad in the purest shimmering samite... held aloft Excalibur from the bosom of the water... signifying by Divine Providence... that I, Arthur, was to carry Excalibur.
Gölün Hanımı... kolu boydan boya parıltılı Samit ile kaplı halde... suyun koynundan yukarı Excalibur'u kaldırdı... ve ilahi Takdir... Ben, Arthur'un, Excalibur'u taşımasını işaret etti.
Excalibur.
Excalibur.
By Excalibur, I swear it.
Excalibur üzerine yemin ederim.
Nobody shall wield Excalibur but me.
Benden başka kimse Excalibur'u... sallayamayacak.
Your sword was stolen, but here is Excalibur.
Kılıcın çalındı ama işte Excalibur.
Did you free Excalibur from the stone?
Excalibur'u taştan sen mi çıkarttın?
I am King, and this is Excalibur sword of kings from the dawn of time.
Kral benim, bu da... Excalibur. Zamanın başlangıcından beri kralların kılıcı.
Excalibur I call on your power.
Excalibur... gücüne... ihtiyacım var.
I used Excalibur to change that verdict.
Bu sonucu değiştirmek için kullandım Excalibur'u.
And the land will have an heir to wield Excalibur.
Ve ülkemin, Excalibur'u devralacak bir varisi olacak.
Excalibur, into the spine of the Dragon!
Excalibur Ejderin omurgasına saplandı!
If only you could see me wield Excalibur once more.
Beni bir kez daha... Excalibur'u sallarken görebilseydin keşke.
Perceval take Excalibur.
Perceval... Excalibur'u al.
Excalibur cannot be lost.
Excalibur yok olamaz.
Up to your old Excalibur tricks again, eh, Centauri?
Yine senin eski Excalibur hilelerin mi, Centauri?
And, no, I did not use the Excalibur test.
Hayır, Excalibur testini kullanmadım.
I will take the keys to the rolls-Royce, the excalibur...
Rolls-Royce'un ve Excalibur'un anahtarlarını alayım...
45,000 for the Excalibur and now there's the four one-karat diamonds in the safe.
Spor araban 45 bin dolar. Simdi de kasada elmaslar var.
" So flashed and fell the brand Excalibur.
" Işıldadı ve düştü, kızgın demirden Excalibur.
Will, I want you to command the Excalibur.
- Emredersiniz Efendim. Will, Senden Excalibur'u komuta etmeni istiyorum.
Open a channel to the Excalibur.
Excalibur'a bir kanal açın.
Excalibur will fall back with engine problems.
Excalibur, motor sorunları yüzünden geride kalacak.
Look at all the wonderful things you have, Mr. Burns : King Arthur's Excalibur ; the only existing nude photo of Mark Twain ;
Şu sahip olduğunuz harika şeylere bakın, Bay Burns, Kral Arthur`un kılıcı ; Mark Twain'in var olan tek çıplak fotografı ; ve içinde "asalaklar" yazan anayasanın nadir bulunan ilk taslağı.
It was the base for Project Excalibur.
Ekskalibur Projesinin üssüydü.
No man takes Excalibur from me and lives.
Excalibur'u elimden alan kimse sağ kalamaz.
Three times I asked Bedivere to return Excalibur to the Lady of the Lake.
Bedivere'den üç kez Excalibur'u Gölün Hanımı'na geri götürmesini istedim.
Son of Uther Pendragon, heir to the throne of England... and the only man allowed to wield Excalibur.
Başbuğ Uther'in oğlu. İngiltere krallığının veliahdı ve Excalibur'u taşımasına izin verilen tek kişi.
I must return Excalibur to the Lady of the Lake.
Excalibur'u Gölün Hanımı'na geri götürmeliyim.
- Excalibur.
- Excalibur.
Arthur's journey began when the Lady of the Lake gave him Excalibur.
Arthur'un yolculuğu Gölün Hanımı ona Excalibur'u verince başladı.
As he lay dying, he asked Bedivere to return Excalibur to the Lady of the Lake.
Ölürken, Bedievere'den Excalibur'u Gölün Hanımı'na götürmesini istedi.
Now, he said he couldn't know peace or rest... until the Lady took back Excalibur... the king's burden.
Hanım, kralın yükü olan Excalibur'u alana kadar ne huzur bulabileceğini ne de dinlenebileceğini söyledi.
But... if that's Excalibur, and you're Bedivere, who's the Lady of the Lake?
Ama o Excalibur'sa, sense Bedievere'ysen Gölün Hanımı kim?
The Excalibur and the Schwartzkopf have been hit... allowing Hague and his companion vessels to escape.
Excalibur ve Schwarzkopf gemilerinin isabet alması General Hague ve yanındaki gemilerin kaçmasına fırsat sağladı.
The only hope for peace was in the legend of the sword Excalibur.
Barış için tek umudumuz Excalibur kılıcı efsanesiydi.
With Excalibur at his side he led us out of the darkness and together we built the greatest kingdom on earth.
Elinde Excalibur ile bizi karanlıktan kurtardı ve hep birlikte dünyanın en büyük krallığını inşa ettik.
As a knight, I took an oath to protect Camelot, King Arthur and Excalibur.
Ben ise Camelot, Kral Arthur ve Excalibur'u şövalye olarak korumaya yemin ettim.
Excalibur has given us the strength to stand together against all injustice.
Excalibur diğerlerine karşı hep birlikte ayakta kalabilmemiz için bize güç verdi.
- It's taken Excalibur!
Excalibur'u çaldı!
With this sword, Excalibur,
Bu Ekskalibur kılıcıyla ben Artur tüm britanyanın krali
With this Excaliber, in the name of God,
Bu Excalibur'la ;

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]