Excuse me for a moment translate Turkish
409 parallel translation
Excuse me for a moment.
- Bir dakika.
Excuse me for a moment
İzninizle, hemen geliyorum.
And if you'll all excuse me for a moment, I'll supply that too.
Ve eğer bana bir saniye izin verirseniz, onu da söyleyeceğim.
Will you excuse me for a moment?
Bir dakika izin verir misiniz?
- Excuse me for a moment.
- Bir saniye lütfen.
- Will you excuse me for a moment, please?
- Bir dakika müsaade eder misiniz?
Would you excuse me for a moment?
- Bize biraz izin verebilir misiniz?
- Oh, would you excuse me for a moment?
- Bana biraz izin verir misiniz?
Will you excuse me for a moment?
- Biraz izin verir misiniz?
Excuse me for a moment.
Müsaadenizle.
Excuse me for a moment.
Bir dakika müsaadenle.
Excuse me for a moment.
İzninizle.
Excuse me for a moment.
İzninle, hemen dönerim.
Excuse me for a moment, Mrs. Lampert.
Bana biraz müsade edin, Bayan Lampert.
Would you excuse me for a moment, please?
Bir dakika izin verir misin, lütfen?
Excuse me for a moment while I take care of him.
Onunla ilgilenmem için bana biraz izin verin.
Excuse me for a moment, darling.
Bir dakika, sevgilim.
Excuse me for a moment.
Müsaadenle.
Excuse me for a moment.
Bir dakika müsaade edin.
Would you excuse me for a moment, please?
Bir saniye müsaade eder misiniz, lütfen?
Well, I was- - Would you excuse me for a moment, gentlemen?
- Bana biraz izin verir misiniz?
EXCUSE ME FOR A MOMENT.
Bir dakika izninizle.
Excuse me for a moment.
Bir dakikalığına özür diliyorum.
Excuse me for a moment.
Az müsaade edin.
Won't you excuse me for a moment while I slip into something a little bit more comfortable?
Müsaadenizle... üzeğime daha rağat bir şeyleğ geçiğeyim?
Excuse me for a moment, would you?
Bana izin verebilir misiniz?
- Excuse me for a moment.
- Şimdilik beni affet.
Excuse me for a moment.
Bir dakika müsaadenizle.
Excuse me for a moment.
Bir dakika izin verir misiniz?
Would you excuse me for a moment?
Bana bir saniye izin verir misiniz?
Excuse me for a moment.
Bana bir dakika izin ver.
Would you excuse me for a moment?
Biraz izin verir misiniz?
Oh, er... Siress, I wonder if you'd be so kind as to excuse me for a moment?
Siress, bana kısa bir süreliğine izin verebilir misin?
Oh, er... Stress, I wonder if you'd be so kind as to excuse me for a moment?
Siress, bana kısa bir süreliğine izin verebilir misin merak ediyorum?
I'm sorry, would you excuse me for a moment?
Afedersiniz, bana bir dakika izin verir misiniz?
If you'll excuse me for a moment.
İzninizle.
Would you excuse me for a moment?
Bana bir dakika izin verir misiniz?
Would you excuse me for a moment, please?
İzninizi rica edeyim.
Would you excuse me for a moment?
Bir saniye izin verir misiniz?
Would you excuse me for a moment, sir?
- Bir saniye izin verir misiniz, efendim?
- Please excuse me for a moment.
- Lütfen bir saniye izin ver.
Would you excuse me for a moment, please?
İzin verir misin?
Would you excuse me for a moment?
Bana izin verir misiniz?
Excuse me for just a moment.
Biraz izin verin.
Excuse me for just a moment.
Bana biraz izin,
Excuse me, mister. Please leave us for a moment.
Lütfen bizi yalnız bırakır mısınız?
Excuse me, for a moment.
Pardon, bir dakika bekle.
If you'll excuse me just for a moment.
Bir dakika izin verir misiniz?
could you excuse me, just for a moment?
Bana biraz izin verebilir misiniz?
Excuse me, please wait for a moment!
Affedersiniz, lütfen bekleyin!
Now, everyone, if you would excuse me... I would like to talk to my son-in-law alone for a moment.
Millet, bize biraz müsaade ederseniz... damadımla bir süre yalnız konuşmak istiyorum.