Exemple translate Turkish

For exemple, why would I wanna know why you are here?

Örneğin, niye senin burada olduğunu öğrenmek isteyeyim ki?

I'm not a Carl Weathers, par exemple.

Bir Carl Weathers değilim, örneğin.

The broken mirror, par exemple. It was beneath the dinner tray.

Örneğin kırık ayna, yemek tepsisinin altındaydı.

This will be a shining exemple of two agencies working together for the public good.

Bu dava iki birimin,... halkın iyiliği için beraber çalışmasına bir örnek olacak.

For exemple, to not take advantage of the vulnerability of a recently separated, but not yet divorced woman.

Örneğin ; kocasından henüz ayrılmış fakat boşanmamış, savunmasız bir kadından faydalanmak gibi.

Par exemple.

Örneğin.

Again an exemple - - That your client has no ability to differentiate fantasy from reality.

Bu yine müvekkilinizin gerçek ve hayal arasındaki farkı anlayamamasının bir örneği.

Non, non. she's not in the same class as par exemple, monsieur Garry Gregson. - You are acquainted with his books?

Hayır, kendisi tabii ki Bay Garry Gregson ayarında değil.

Par exemple, she knows straight away that Hattie Stubbs is dead.

Söz gelimi, Hattie Stubbs'ın öldüğünü hemen bildi.

Like his husband, par exemple?

Kocası gibi mesela. Örneğin.

Right after my boss fired me, my wife threw me out too. Take me, for exemple.

örneğin, ben.