English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ E ] / Exfoliating

Exfoliating translate Turkish

28 parallel translation
Eating, sleeping, exfoliating.
Yemek, uyumak, cilt bakımı.
Well, there's a layer of skin I'll be exfoliating this evening.
Bu akşam cildimin bu kısmını temizlemekle geçecek.
Exfoliating?
Kendimi aşşalığıyorum.
Mud bath, cellulite dissipation, an exfoliating facial.
Çamur banyosu, selülit eritme, yüz bakımı.
12 : 00- - exfoliating treatment- -
Oniki, cilt bakımı.
Are you using any exfoliating products at all?
Hiç silinebilen ürünleri kullanmaz mısın?
No, I just got some exfoliating cream in my eye.
Hayır gözüme nemlendirici krem kaçtı.
I spent $ 200 on a mineral exfoliating scrub.
Yüzümü derinlemesine temizlemek için kreme 200 dolar verdim.
Okay, not really into exfoliating right now.
Tamam, şu an tam havamda değilim.
What comes first, astringent or exfoliating lotion?
Önce sıkıştırıcı losyon mu, temizleyici losyon mu?
How about an exfoliating massage?
Deri yenileme masajı nasıl olur?
Vintage Press, in conjunction with Eternal Spring, the exfoliating cream that gently peels away the years, are delighted to welcome Miss Eve Walton.
Vintage Press ve Eternal Spring yılların eskitemediği ve gelişiyle bizi onurlandıran... Bayan Eve Walton'u takdim eder.
And I'm using Aunt Dolly's peach body wash with exfoliating loofah glove.
Dolly Hala'nın şeftalili vücut şampuanıyla lif kabağı eldivenini kullanacağım.
I'm exfoliating.
Maske yaptım.
I just took off an exfoliating mask, and I am watching movies that you normally make me put back at the video store.
Pullu maskemi çıkardım, ve film mağazasındayken, genelde geri koydurduğun türden filmler izliyorum.
Exfoliating scrub with pumice. Whatever, Shawn.
Süngertaşı katkılı cilt temizliği.
I'm getting some pretty strong vibes that Erwen didn't have the big one while he was exfoliating his armpits.
Erwen'in, koltukaltı pul pul dökülürken buna cesaret edemeyeceğine dair güçlü bir titreşim alıyorum.
Sorry about the ruse, but I have something better Than exfoliating soap to rub on you.
Kandırdığım için kusura bakma, sana kese atmakdan daha iyi bişeyim var.
It's an exfoliating... scrub.
İnsanın saçlarını döküyor.
Well, we could use it to store the his and hers exfoliating bath gloves in pink and baby blue that Gus gave us.
Gus'ın bize verdiği pembe ve süt mavisi renkli banyo keselerini koymak için kullanabiliriz.
Attack me with your exfoliating loofah?
Liflerinle mi bana saldıracaksın?
BUT HE MAKES A NICE EXFOLIATING ROCK.
Ama sonuçta güzel soyucu taşlar ortaya çıkmış.
Keep exfoliating those pores.
Gözeneklere simleri dökmeye devam et.
Cucumber micro-exfoliating treatment.
Salatalıkla mikro-peeling tedavisi.
Just so you know. Exfoliating with a dry brush pre-shower will really help you with all of this.
Haberin olsun duştan önce kuru bir fırçayla ölü derilerini atarsan çok yardımı olur.
- I have to go right now, but I have been given the honor of exfoliating your feet, so I will see you and serve you soon, my queen.
Şu anda gitmem gerek ama yollarında taş olma onuruna eriştim. O yüzden yakında görüşeceğiz ve size hizmet edeceğim kraliçem!
In the shower, I use a water-activated gel cleanser, then a honey-almond body scrub, and on the face, an exfoliating gel scrub.
Duşta suyla kullanılan bir temizleme jeli ardından bal - bademli vücut losyonu sürüyorum.
I'M EXFOLIATING. "
dökülüyorum " haline gelir.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]